Van depremi sonrası halkın mağdr olduğunu iddia eden Metin Feyzioğlu'na Vanlılar ateş püskürdü.
Abone olVan'da yaşanan depremlerin ve yapılan çalışmaların en yakın tanıkları olan depremzede aileler, TBB Başkanı Feyzioğlu'nun açıklamalarına tepki gösterdi.
Feyzioğlu'nun Van depremiyle ilgili açıklamalarına Başbakan Erdoğan, "Van ile ilgili söylediklerin baştan aşağıya yalan. Yalan konuşuyorsun. Van'da neler yapıldığından haberin var mı?" diye tepki göstermişti. Hafta sonuna damga vuran olay sonrası gözler Van'a çevrildi.
FEYZİOĞLU NE DEMİŞTİ?
Başbakan Erdoğan'a salonu terkettiren Feyzioğlu'nun sözleri neydi? İşte o konuşma:
"Sayın Cumhurbaşkanım,
Zat-ı Alinize ve buradaki muhterem heyete iletmek üzere, üzerimde bir selam borcu var. Van’da konteyner kentte yaşamaya devam eden kiracıların selamı. Türkiye Cumhuriyeti sosyal bir hukuk devletidir. Sosyal devlet, yurttaşın barınma ihtiyacını gidermek zorundadır. Deprem, kiracı-mal sahibi ayrımı yapmadan binaları yıkıp insanlarımızı öldürmüş, deprem konutları ise öncelikli olarak mal sahiplerine ve yalnızca bir kısım kiracıya ise kurayla tahsis edilmiştir. Türkiye Cumhuriyeti bu insanlarımızın mağduriyetini giderebilecek kudrete kuşkusuz sahiptir. Basit bir yönetmelik değişikliğiyle bile çözüm bulunabileceğini düşündüğümüz bu sorunun kısa sürede giderilmesini dileyerek bu selamı sizlere iletiyorum."
ERDOĞAN: ARTAN KONUTLARI KİRACI OLANLARA KURA İLE SATTIK
Başbakan Erdoğan, Danıştay'daki toplantı sonrası AK Parti kampında Feyzioğlu'nun sözlerine şu cevabı vermişti:
"Biz Van'da kiracılara ev vermedik.' Bir defa konuyu bir öğren. Biz Van'da yaklaşık 18 bin konut yaptık. Bunların içerisinde öncelikli olan nedir? Ev sahiplerine konutlarını vermektir. Biz ev sahiplerinin konutlarını verdik. Artan konutlarımızı da kiracı olanlara kura ile sattık. Bunun dışında orada kiracılardan konut sahibi olmak isteyenler TOKİ orada konut yapmaya devam edecek. TOKİ konutlarından gider alırlar. Bunlar orada konut sahibi değildi ki. Sen nasıl hukukçusun?"
VANLILAR NE DEDİ?
Kentte 23 Ekim ve 9 Kasım 2011'de meydana gelen, 644 kişinin hayatını kaybettiği, binlerce kişinin yaralandığı depremlerden sonra Türkiye'nin farklı bölgelerinden çok sayıda arama kurtarma ekibi ile başta Başbakan Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere bakanlar ve üst düzey yöneticiler Van'a geldi.
Yaklaşan kış mevsiminde depremzedelerin soğukta kalmaması için Başbakan Erdoğan'ın talimatıyla hummalı bir çalışma başlatan ekipler, önce çadır kent ardından kurulan konteyner kentlerde 175 bin kişiye hizmet vermeye başladı.
Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) ile Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ) tarafından depremden 39 gün sonra Van merkez ile Edremit ve Erciş ilçelerinde kalıcı konutların temeli atılırken, kentten ayrılmak isteyen çok sayıda aile de batı illerindeki misafirhaneler ve otellere yerleştirildi.
Depremin henüz birinci yıl dönümünde 18 bini aşkın konutun hak sahiplerine teslim edildiği kentte, konutların bulunduğu bölgelerde inşa edilen 27 okul, 24 cami, 10 ticaret merkezi ve sosyal donatı alanlarıyla adeta yeni bir Van kuruldu.
Yaklaşık 1,5 yıldan bu yana TOKİ konutlarında yaşamlarını sürdüren aileler, bir taraftan deprem öncesi zor şartlar altındaki hayatlarını geride bırakmanın mutluluğunu yaşıyor, bir taraftan da sıcak ve güvenli yuvalarında huzur içinde hayatlarını sürdürmenin keyfini çıkarıyor.
BAŞBAKANIMIZ BİZE YAPABİLECEKLERİNİN EN İYİSİNİ YAPTI
Deprem öncesi yaşantıları, deprem anı ve sonrasındaki sıkıntıları ile şu anki hayatlarına ilişkin AA muhabirine açıklamada bulunan depremzede aileler, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a yaptıkları için teşekkür etti.
Kalecik TOKİ konutlarında yaşayan Fatma İzcier, deprem günü yaşadıklarını hiçbir zaman unutmadığını ve asla unutamayacağını belirterek, devletin bu sürede kendilerine her türlü desteği verdiğini söyledi.
Özellikle çadır, konteyner ve konut yardımlarının unutulamayacağını anlatan İzcier, devlet ve milletin verdiği desteklerle şu ana kadar rahat şekilde yaşamlarına devam ettiklerini dile getirdi. İzcier ile aynı evi paylaşan torunu Merve İzcier ise şunları kaydetti:
"Çok şükür depremin o kötü günlerini Başbakan Recep Tayyip Erdoğan sayesinde atlattık. Kendisine çok çok teşekkür ediyoruz. Deprem döneminde büyük zorluk çektik. Ama bize zaten elinden gelenin en iyisini yaptı. Feyzioğlu'nun söylediklerine kesinlikle katılmıyorum. Yaşamadan hiç kimse bilemez. Bu üç beş kişinin söylemiş oldukları bir Van'a mal edilemez. Çünkü Başbakan'ımız bize zaten yapabileceğinin en iyisini yaptı. Bize en kısa süre içerisinde ev verdi ve şu an rahat içerisindeysek onun sayesindedir. Konteyner döneminde de küçük olmasına rağmen 24 saat sıcak suyumuz, elektriğimiz, sıcak yuvamız vardı, üç öğün yemek veriliyordu."
Depremde evlerinin yıkıldığını, çadır kent ve ardından konteyner kente yerleştiklerini anlatan Sefa İzcier de deprem öncesi evlerinin toprak ve bahçeli olduğunu şimdi ise doğal gazı olan, 24 saat sıcak suyu, parkı ve bahçeleri bulunan daha güzel bir yerde yaşadıklarını ifade etti.
Feyzioğlu'nun açıklamalarının gerçeği yansıtmadığını vurgulayan İzcier, "O, Van depremini yaşamadı. O süreci geçirmediği için bilemez. Bu tarz şeylerin konuşulması çok yanlış bir şey. Biz burada bunları gördük ve yaşadık. Başbakan'ımız her zaman bizim yanımızdaydı. Şu an hayatımızdan çok memnunuz ve Başbakan'ımıza çok teşekkür ediyoruz" diye konuştu.
HER NAMAZDA BAŞBAKAN'A DUA EDİYORLAR
Depremden sonra üç ay Mersin'de kaldıklarını, ardından Van'a döndüklerini anlatan Kalecik TOKİ sakinlerinden Osman Partak da konut kuraları çekildiği gün yaşadığı sevinci hiçbir zaman unutamayacağını ifade etti.
Partak, evinin yanı başındaki camide ibadetini yapıp, ailesiyle sıcak yuvada huzur içinde yaşadıklarını bildirerek, camide kıldığı her namazda Başbakan Erdoğan'a, Türkiye Cumhuriyeti devletine ve milletine dua ettiğini söyledi.
75 yaşındaki depremzede Nurettin Akkuş ise bir yıl gibi kısa sürede konut yapmanın herkesin harcı olmayacağına değinerek, "Allah, bana caminin yanında ev sahibi olmayı nasip etti. Bu nedenle her zaman Başbakan'a dua ediyorum. Allah ona hiçbir zaman keder vermesin. Köyde bir oda yapmak istesek bir senede zor yapardık, şimdi burada bir yılda şehir yapıldı. Bunları bilmeyen bilmez. O konuşanların ne bu dünyadan ne de ahiretten haberi var"
KİRA YARDIMI ALAN AİLELER DE AÇIKLAMADAN RAHATSIZ
Depremden önce kiracı olan ve uzun zaman konteynerde yaşadıktan sonra valilik tarafından ödenen kira yardımıyla Sıhke mevkisinde kiraladığı konutta yaşayan 5 kişilik Kaya ailesi de deprem anı ve sonrasında yapılan çalışmaları görmezden gelmeyi hiçbir vicdanın kabul etmeyeceğini belirtti.
9 Kasım'daki depremden yaralı kurtulan ve Van Asker Hastanesindeki tedavisinin ardından sağlığına kavuşan Levent Kaya, "Çadır kentte belirli bir süre kaldık. Sonra konteyner kente yerleştirildik ve orada da bir yıldan fazla kaldık. Daha sonra ailemize valilik tarafından kira destekli konut temin edildi. Cenab-ı Allah bu devleti kimsenin başından eksik etmesin. Bazıları, yapılanları bilmezlikten, görmezlikten geldi. 2-3 yıldır hiçbir sorun yaşamadık. Allah devletimize zeval vermesin. Tabii ki bazı sorunlar yaşanacak, sıkıntılar olaak fakat biz Gölcük depremini de hatırlıyoruz" dedi.
Depreme kirada oturduğu evde çocuklarıyla yakalandığını, deprem sonrası çadır kent, ardından da konteyner kentte yaşamlarını sürdürdüklerini anlatan Bedriye Çınar ise "Allah devletimizden razı olsun ve hiçbir zaman zeval vermesin. Her türlü sıkıntımızda yanımızda oldu. Şu an kiradayız ve kiramızı da devlet karşılıyor. Bizler için çok şey yapıldı. Bunları görmezden geliyorlar. O dönem bize gıda, giyim gibi bütün yardımlar kapımıza kadar getiriliyordu. Halen de yardım alıyoruz" ifadelerini kullandı.
VAN'DA NELER OLDU? KONTEYNER KENTTE YAŞAYANLARIN TALEPLERİ NE? SONRAKİ SAYFADA
[PAGE]
Van depremlerinin ardından bölgede yaklaşık 23 bin konut ve 2 bin 325 ahır inşa edilirken, tüm iyileştirmelere ilişkin yapılan harcamaların toplamı bugün itibariyle 5 milyar 225 milyon 809 bin 743 lirayı buldu.
AA muhabirinin 23 Ekim ve 9 Kasım 2011'de meydana gelen Van Depremlerinin ardından bölgedeki hizmetlerle ilgili yaptığı derlemeye göre, afet bölgesine AFAD tarafından, ilgili kurum ve kuruluşlarla işbirliğinde, afetzedelerin geçici barınma ihtiyaçlarının karşılanması için bölgede, ilk etapta 13 çadır kent, daha sonra ise 35 konteyner kent kuruldu. Söz konusu konteyner kentlerde toplam 29 bin 486 konteyner kullanılırken, bu konteynerlerde 175 bin 70 afetzede geçici olarak barındırıldı.
Başbakan Erdoğan depremlerin ardından bölgeye gitti
Türk Kızılayı, AFAD ve diğer kamu kurum ve kuruluşlarının işbirliğiyle arama-kurtarma çalışmaları da titizlikle yürütülürken, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile ilgili bakanlar 23 Ekim'de depremin hemen ardından, 9 Kasım'daki depremden ise birkaç gün sonra bölgeye giderek çalışmaları yerinde inceledi. Kısa aralıklarla yaşanan iki depremde; toplam 644 kişi hayatını kaybetti, bin 966 kişi yaralandı, 252 kişi ise enkaz altından sağ olarak kurtarıldı.
İlk olarak meydana gelen 7,2 büyüklüğündeki deprem, bölgedeki yapı stokunun zayıf olması nedeniyle yıkıcı hasara neden oldu. Depremlerin ardından, Van merkez, köyleri, Erciş ve Edremit'te 21 bin 692 yapının enkazı kaldırıldı. Van genelinde 200 binden fazla konut, işyeri ve ahır incelenerek, hasar tespit işlemi yapıldı. İncelenen yapıların 50 bin 599'u (%26) ağır hasarlı, 15 bin 334'ü (%8) orta hasarlı, 72 bin 257'si (%36) az hasarlı ve 59 bin 951'i (%30) hasarsız olduğu tespit edildi.
Depremden 39 gün sonra kalıcı konutlar için temel atıldı
Depremin henüz 39. gününde kalıcı konutların temeli atılarak yapımına başlanırken, Van, Edremit ve Erciş'te toplam 17 bin 489 afet konutunun yanı sıra köylerde yapılan ve yapılmakta olan evlerle Van yeni bir görünüme kavuşturuldu.
Evini yapana yardım yöntemi ile köylerde 6 bin 202 konut ve 2 bin 325 ahır inşa edildi. Bu sayede Van depremleri sonrasında bölgede yaklaşık 23 bin konut ve 2 bin 325 ahır inşaatı tamamlandı. Tüm iyileştirmelere ilişkin toplam harcama bugün itibariyle 5 milyar 225 milyon 809 bin 743 lirayı buldu.
Hizmetler neticesinden, 13 bin 837 konut hak sahibi olanlara, bin 84 konut mülkiyet nedeniyle hak sahibi olamayanlara, 155 konut yakınlarını afette kaybedenlere, bin 926 konut afet sırasında kiracı olanlara (kurayla), 362 konut kamu kurum ve kuruluşlarına, 6 bin 202 konut ise köylerde hak sahibi olanlara teslim edildi.
Konteynerleri boşaltmayanların talepleri hukuki dayanaktan yoksun
AFAD yetkilileri, konteyner kentlerin geçici barınma yerleri olarak tasarlanıp uygulandığını belirterek, konteynerler teslim edilirken yapılan taahhütnamelere göre vatandaşlara istedikleri zaman bu geçici barınma merkezlerini boşaltabilme hakkının tanındığını vurguladı.
Afet konutlarını hiç görülmemiş bir hızla bir yıl gibi sürede tamamlandığını ve hak sahiplerine verildiğini ifade eden yetkililer, "Kalıcı konutların tesliminin ardından, 23 Ekim 2012'den itibaren konteyner kent sakinlerine konteynerlerin boşaltılması gerektiği birçok kez tebliğ edildi. Kendilerine konut verilmediği takdirde konteyner kenti boşaltmak istemeyen vatandaşlarımızın bu talebi hukuki dayanaktan yoksundur" değerlendirmesinde bulundu.