Diyarbakır'da sokakta çalışan çocuklar sorunu masaya yatırıldı. Vali Yardımcısının anlattığı hikaye göz doldurdu.
Abone olDiyarbakır'da Sokakta Yaşayan/Çalıştırılan Çocuklara Yönelik Yeni Hizmet Modeli ve İl Eylem Planlarının Değerlendirilmesi Çalıştayı başladı.
Dedeman Otel'de düzenlenen ''İl Eylem Planlarının Değerlendirilmesi Çalıştayı''nın açılışında konuşan Diyarbakır Vali Yardımcısı Suat Seyidoğlu, çocukların sokakta yaşamaları ve çalıştırılmalarının sosyal bir sorun olduğunu söyledi.
Diyarbakır'daki sokakta yaşayan ve çalıştırılan çocukların sayısının daha önce spekülatif olarak 20-30 bin olarak gösterildiğini ifade eden Seyidoğlu, ''Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü ve diğer kurumların yaptığı çalışmalarda bu rakam 2 bin 500 civarındadır. Ama bir tek çocuğun bile sokakta olması kültürümüz için bir kayıptır. Ben Diyarbakır'da bir ailenin evini ziyaret ettim. Anne, baba ve 5 çocuk tek gözlü bir odada yaşıyordu. Baba yatalak ve anne de çalışamayacak durumdaydı. Nasıl geçiniyorsunuz? diye sorduğumda; '2 çocuğumuzun eline bakıyoruz' dediler. Bu durumu görünce sokakta çalışan çocuklara para vermeye başladım. Ben bu çocuklara para veriyorum ve vermeye de devam edeceğim. Temennimiz sokakta çocuk kalmamasıdır. Çünkü, sokak risktir. Ama insanları kalp ve beynimizle değil, ruhumuzla sevdiğimizde bu sorunları da aşarız'' dedi.
GELECEKLE İLGİLİ ÜRKÜTEN TABLO
UNICEF Türkiye Çocuk Koruma Uzmanı Ceyda Dedeoğlu ise, sokakta yaşayan ve çalıştırılan çocuklar sorununun UNICEF'in öncelikli çalışma alanları içerisinde yer aldığına dikkati çekti.
Bu çocukların uygun koşullarda yaşamayan en dezavantajlı çocuk gruplarından birini oluşturduğunu anlatan Dedeoğlu, şunları söyledi:
''Bu anlamda tüm dünyada farklı programlar eşliğinde sorunun çözümüne ilişkin çalışmalara UNICEF destek sağlamaktadır. Dünyadaki istatistiklere baktığımızda sorunun bir bölümünün ekonomik yetersizlikle, göçle eşleştiğini görüyoruz. Artan şehirleşmenin ya da, yeterince şehirleşememenin bir kalıntısı olarak bu sorunla karşı karşıya kalmaktayız. İstatistikler gösteriyor ki, 2025 yılına kadar dünyada şehir nüfuslarında uygun şekilde yaşamayan insan sayısı 2'ye katlanacak. Yine rakamlar diyor ki, bu sayının dünyadaki şehirlerdeki nüfusların yüzde 60'ını çocuklar oluşturacak ve bunların yarısı da yoksullukla mücadele etmek zorunda olacak. Bunlar da bize gösteriyor ki, şehirler, kentler bu sorunlarla baş etmek için kendilerini hazırlamak durumundadır.''
Tüm dünyada, bu çocuklarla ilgili sorunlara en etkin çözümleri getiren yaklaşımların, yerel kaynakların kullanıldığı yerel çalışmalar olduğuna dikkati çeken Ceyda Dedeoğlu, bu anlayıştan hareketle 2005-2006 yıllarında SHÇEK'nin, bu sorunların çoklukla görüldüğü 8 ilde yerel çözümlerin üretilmesi için il eylem planlarına başladığını, UNICEF olarak da buna destek verdiklerini dile getirdi.
Dedeoğlu, bu sorunun sadece SHÇEK'in işe el atması ile çözülebilecek bir sorun olmadığını, bunun için sivil toplum kuruluşları, kamu kurumları ve üniversitelerin bu soruna el atması gerektiğini düşündüklerini sözlerine ekledi.
SHÇEK koordinasyonunda 2008 yılında 15 gün süreyle tüm semtlerde yapılan tespit çalışmalarında sokakta çalışan 3 bin 302 çocuğa ulaştıklarını anlatan Taş, ''2008 yılında sokakta çalışan çocuk sayısının tespiti için yaptığımız çalışmalar sonunda 2 bin 470 çocuğa ulaşılmıştır. 2 yıl içerisinde sokakta çalışan çocuk sayısında yüzde 30'luk bir düşüş gözlenmiştir. Her iki tespit çalışmasında da sokakta yaşayan çocuk olgusuna rastlanmamıştır'' diye konuştu.