İstanbul Medipol Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Aysel Gündoğdu, "Yatırım yaptığınız kripto para düşük seviyelere geldiyse panik satışı yapmaktan kaçının. Sürekli aşağı seyretmeyecek, mutlaka bir süre sonra toparlayacaktır." ifadelerini kullandı.
Abone olMedipol Üniversitesi'nden yapılan açıklamada Gündoğdu, son haftalarda sert düşüşler yaşayan kripto paralar hakkında değerlendirmede bulundu.
Gündoğdu, konuya ilişkin şunları kaydetti:
"Normal para birimlerine baktığımız zaman arkasında devletlerin sağladığı güveni, içsel değeri görebiliyoruz. Siyasi, ekonomik ve sosyal koşullar paranın değerinin artmasında ya da azalmasında rol oynuyor.
Peki kripto paranın arkasında ne var? Elektriğin üretimine göre mi, kodların sırasına göre mi değer kaybediyor? Hayır. Tamamen alıcıyla satıcının oluşturduğu bir güven mekanizması. Aslında bir beklenti mekanizması üzerine kuruluyor. Dolayısıyla kripto paraların içsel değeri yok. Yazılım tarafından üretilmiş madencilik işlerini normal para gibi kesinlikle değerlendirmemek lazım."
Kripto para denildiği zaman akla ilk olarak Bitcoin’in geldiğini ifade eden Gündoğdu, dünya genelinde 10 bini aşkın sayıda kripto para olduğunu ifade etti.
Kod yazmasını bilen ve belli bir değer üretebilen herkesin kripto para üretebileceğini kaydeden Gündoğdu, “Kripto paralardan ilk 10 tanesinin çok yüksek hacimli olduğunu söyleyebiliriz. Yüksek işlem hacim ne demek? İstediğiniz zaman elinizde kripto parayı satabilmenize imkan sağlıyor. Eğer çok sığ bir kripto paraya yatırım yaptıysanız, bu, çok rasyonel bir yatırım olmayacaktır. Bunlardan uzak durmak gerekir. Çok iyi kurgulanmamış şirketler kriz zamanlarında çürük elma misali dökülürler. Kripto paralarda da aynı durum söz konusu. Burada şunu düşünmek lazım; iyi olanları araştırıp yüksek risk olduğunu bilerek yatırım yapmak her zaman daha iyidir. Kripto paralar batabilir. Bu, çok normal bir durum."
İsteyen herkesin kripto paralara yatırım yapabileceğini kaydeden Gündoğdu, şu uyarılarda bulundu:
“Kripto paralar yüksek risk barındırdığı için kaybettiğinizde yaşam kalitenizi düşürecek miktarlarla yatırım yapmayın. Kaybetmeyi göze alabileceğiniz rakamlarla bu piyasaya girmek mantıklı. Bu kadar risk varken ‘Peki neden bu piyasaya gireyim?’ diye düşünüyor olabilirsiniz. Çevrenizden olumlu örnekler duydukça bu adrenalin sizi sisteme çekiyor. ‘Ahmet Bey, 100 bin lira yatırıp 200 bin lira kazanmış, arabasını yenilemiş’ bunun gibi duyumlar davranışsal ekonomide insanlar arasında sürü psikolojisi oluşturuyor. Ancak gene de bu sistem bir koyup beş alınacak bir sistem değil. Kripto para konusu Türkiye’de yanlış anlaşıldı. Kripto paralar aracıyı ortadan kaldıran, çok kolay transfer yapma imkanı sağlayan paralardır. Ülkemizde insanlar kolay para kazanma hırsına yenik düştükleri için, kayıpla karşılaştıklarında sosyal sıkıntılar yaşayabiliyorlar."
Finansal piyasalarda hiçbir zaman sürekli yukarı ya da sürekli aşağı bir seyir olmayacağını ifaden eden Gündoğdu, “Pazartesi günü 100 bin liralık kripto para aldım, çarşamba günü yarı yarıya düştü, ne yapmalıyım?’ diye soruyor olabilirsiniz. Aslına bakarsanız kripto paralardan hüsrana uğrayanların sayısı, kazananlardan çok daha fazla. Bu işe yatırım yapanların şuna dikkat etmesi lazım. Finansal piyasalarda fiyatlar hiçbir zaman sürekli aşağı ya da sürekli yukarı gitmez. Elinizdeki kripto para eğer çok düşük seviyelere geldiyse, mutlaka bir süre sonra toparlayacaktır." değerlendirmesinde bulundu.
Gündoğdu, daha da düşerse diye düşünüp satmamak gerektiğini belirterek, "Daha da düşebilir evet ama panik yapmamak lazım, çünkü bir süre sonra elbette çıkacaktır. Sistemin mekanizması bu. Ancak beklediğiniz süre içinde fırsat maliyetiniz olabilir. Yani o süre içinde parayı başka yerde değerlendirseydiniz çok daha fazla kazanmış olabilirdiniz. Sonuç olarak dalgalanmalarda panik yapmadan beklemek daha mantıklıca olacaktır." yorumunu yaptı.