Uzaktaki büyük değer: Hoca Ahmet Yesevi Uluslararası Türk-Kazak Üniversitesi
Bir önceki yazımda Kazakistan’da geçen bir haftayı özetlemiş ve ülkemizin katkılarıyla oluşturulan büyük bir değerden Hoca Ahmet Yesevi Uluslararası Türk-Kazak Üniversitesinden ayrıca bahsedeceğimi belirtmiştim.
İki ülkenin ortak değeri, özerk statüye sahip bu Üniversitenin temeli, Kazakistan’ın Kurucu Cumhurbaşkanı, Türk dünyasının bilge ulu kişisi Nursultan Nazarbayev'in 6 Haziran 1991 tarihli kararıyla, Sovyetler Birliği'nin dağılmasından kısa bir süre önce Türkistan Devlet Üniversitesi olarak atıldı.
'Orta Asya'nın tarihî ilim ve kültür merkezi olan Türkistan şehrini kalkındırmak' olarak görevi tanımlanan Üniversite, bugün Hoca Ahmet Yesevi Uluslararası Türk-Kazak Üniversitesi olarak faaliyetini sürdürmektedir. Bu üniversitede çok emek vardır. Süleyman Demirel vardır, Turgut Özal vardır, Nursultan Nazarbayev vardır.
31 Ekim 1992'de 'Türk Dili Konuşan Ülkeler Devlet Başkanları Zirvesi'nde Ankara'da imzalan 'Türkistan Şehrinde Uluslararası Hoca Ahmet Yesevi Türk-Kazak Üniversitesi Kurulmasına Dair Anlaşma' Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından 29 Nisan 1993 tarih 3904 sayılı Kanun ile onaylanmış ve Resmi Gazetenin 4 Mayıs 1993 tarih ve 21571 sayılı nüshasında yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.
O günden bu güne üniversite büyük mesafeler kat etmiştir. Üniversite, en son Kazakistan’ın yeni Cumhurbaşkanı Kasım-Jomart Tokaev’in kararnamesi ile 15 Ocak 2020 tarihinde 'Milli Üniversite' statüsüne taşınmıştır. Bizdeki Araştırma Üniversitesi statüsüne denk bir statü bu.
Üniversitede şu anda 19 ülke ve 33 Türk Dünyası ve Akraba Topluluklarından gelen yaklaşık 10,000 öğrenci Kazak, Türk, Rus ve İngiliz dillerinde 54 lisans, 30 yüksek lisans ve 11 doktora programında eğitimlerine devam etmektedir.
Ankara TÜRTEP eğitim merkezi tarafından 23 uzmanlık alanında 7,000 öğrenci uzaktan eğitim almaktadır. Üniversite bünyesinde 4 bilimsel araştırma merkezi ve Avrasya Araştırma Enstitüsü ile bunun yanı sıra 7 araştırma laboratuvarı ve 70 araştırma birimi bulunmaktadır.
Üniversite, kurulurken küçük bir yerleşim yeri olan Yesi, iki yüz bini aşan nüfusuyla Türkistan şehrine dönüşmüştür. Türkiye, Üniversiteye her zaman çok önem vermiş, çok iyi akademisyenlerle takviye etmiş, hükümetler de kaynak ve yöneticiler noktasında hep özen göstermişlerdir. Rahmetli Cumhurbaşkanlarımız Turgut Özal da, Süleyman Demirel de iki ülke ilişkilerine önem verirdi.
Şimdi, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan da aynı şekilde iki ülke ilişkilerine de bu üniversitemize de çok büyük bir önem ve değer veriyor.
Şu anda iki devletten ortak bir yönetimle devam eden üniversitenin değerli Mütevelli Heyet Başkanı Prof. Dr. Musa Yıldız, muazzam bir Yesevi dostudur. Musa Hoca’nın Divan-ı Hikmet sohbetleri her gencimize önerilerim arasındadır. Sosyal mecralardan bunlara çok rahatça ulaşmak mümkündür.
Yesevi Üniversitesinin, bilimselliği adına ve misyonuna yakışır şekilde en yüksek seviyede. Üniversitenin akademik dergisi 'Bilig', yıllardan beri tüm akademisyenlerce takdir gören ve uluslararası saygınlığı olan bir dergi.
Üniversite büyük bir ihtiyaca cevap veren bir kurum daha oluşturdu. Avrasya Araştırma Enstitüsü… Uluslararası Türk-Kazak Ahmet Yesevi Üniversitesine bağlı olarak 1 Ağustos 2014 tarihi itibariyle kurulan Almatı merkezli bu araştırma kurumunun başında çok değerli bir akademisyen olan Doç. Dr. Vakur Sümer var.
Enstitü; Kazakistan ve Orta Asya ve tüm Avrasya coğrafyasında ekonomi, enerji, finans, siyaset ve kültürel konular başta olmak üzere birçok alanda çeşitli konular üzerine İngilizce, Türkçe, Kazakça ve Rusça akademik çalışmalarını yayınlamakta, Orta Asya bölgesini ilgilendiren önemli konularda İngilizce ve Türkçe yayınların artırılmasına katkı sağlamaktadır.
Bilgiyi stratejiye dönüştürme hedefi ile çalışan enstitü bünyesinde, Türkiye ve Kazakistan arasındaki ilişkilerin geliştirilmesine katkı sağlayacak araştırmalara ayrıca önem verilmekte.
Enstitünün akademik yayınları arasında yılda iki defa yayınlanan Uluslararası hakemli 'Eurasian Research Journal' bilimsel dergisi, gündemi yakından takip eden aylık Asya Avrupa dergisi ve her hafta çıkarılan E-bülten elektronik bülteni yer almakta.
Enstitü, 'Küresel Düşünce Kuruluşları Endeksi' başta olmak üzere, uluslararası düşünce kuruluşları endekslerinde yer almış ve yıllar itibariyle de üst sıralara tırmanmakta, gerçekten gurur verici bir durum iki ülke bilimi adına. Etkinlikleri arasında Avrasya seminerleri, toplantıları ile çalıştay ve sempozyumlar yer almaktadır.
Böylece Avrasya bölgesi üzerine çalışmalar yapan uzman ve akademisyenleri bir araya getiren bir platform görevi görmektedir. Ayrıca toplantı ve çalıştaylarda yeni proje ve çalışma imkânları görüşülmektedir. Enstitü, yerli ve yabancı üniversiteler, araştırma enstitüleri ile uluslararası kuruluşlarla düzenlediği toplantı ve çalıştaylarla bölge ülkelerini ilgilendiren önemli sorunların tartışılması ve çözüm önerileri üretilmesi konusunda yeni proje ve çalışmalara da ev sahipliği yapmaktadır.
Öte yandan Yurt Dışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı ve Uluslararası Türk Akademisi ile birlikte düzenlediği Avrasya Yaz Okulu ve Avrasya Düşünce Kuruluşları Buluşması gibi etkinlikler ile de Avrasya bölgesini çalışan akademisyenleri ve kurumları bir araya getirerek Avrasya bölgesi çalışmalarının geliştirilmesine ön ayak olarak önemli katkılar sağlamaktadır.
Dahası Avrasya Araştırma Enstitüsünün bir markası haline gelen Uluslararası Ekonomi, Finans ve Enerji (EFE’2020) Kongresi, 2014’ten beri her iki yılda bir düzenlenerek ilgi alanı Avrasya Bölgesi olan alanında uzman bilim insanlarını bir araya getirmektedir. Kongrenin dördüncüsü bu yıl Niğde’de 16-18 Nisan 2020 tarihleri arasında Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi ile birlikte düzenlenecektir.