BIST 9.660
DOLAR 34,60
EURO 36,33
ALTIN 2.925,10
HABER /  MAGAZİN  /  KÜLTÜR VE SANAT

Üst Kattaki Cinler

Yeni çıkan kitaplar, okuyucunun ilgisini bekliyor. 16 yeni kitap sizleri bekliyor.

Abone ol

Yeni çıkan kitaplar, okuyucunun ilgisini bekliyor. AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, Eylül ayının ikinci haftasında 16 yeni kitap, okuyucuyla buluştu. Bosnalı Yazar Mirsad Sinanoviç'in kaleme aldığı tarihi roman ''Sinan'ın Gizli Eseri'', Sinanoviç'in, Bosna-Hersek'in Foça kentinde bulunan Alaca Cami'nin 1992 yılında Sırplar tarafından yıkılmasının ardından yaptığı araştırmalar sonucu ortaya çıktı.

Bosna'da ''Hasan Nazir'in Düşü'' adı ile yayımlanan romanın kahramanı Hasan Nazir, bugünkü Bosna Hersek sınırlarında bulunan ve Kanuni Sultan Süleyman döneminde fethedilen Hotça'nın (Foça) dürüst ve sevilen defterdarıdır. Ansızın İstanbul'a çağrılan Nazir, karşısında Kanuni'nin haremindeki gözdelerinden Asiye'yi bulur.

Asiye, Hasan Nazir'in yaptırdığı söylenen büyüleyici camiden haberdar olmuş ve kıskançlığı Hasan Nazir'in yerine kardeşi Eyüp'ü Hotça Defterdarı yapma entrikasına dönüşmüştür. Olaydan haberdar olmayan Hasan Nazir'i ise kardeşini öldürmekle suçlamaktadır.

Diğer taraftan caminin güzelliği, onun herhangi bir ustanın elinden çıkmadığını apaçık ortaya koymakta ve bir defterdarın böyle bir camiyi yaptırmaya güç yetiremeyeceği söylentileri tüm imparatorlukta dolaşmaktadır.

Padişahın haberi olmadan dönen entrikalara göğüs germede Hasan Nazir'i sadece saygı duyduğu kişilere yüce gönüllülüğünü gösteren Mimar Koca Sinan destekleyecek ve ona yol gösterecektir. Yazar, roman boyunca bir taraftan cami etrafında dönen entrikaları ve başını kurtarmak için Eyüp'ü bulmaya çalışan Hasan Nazir'i anlatıyor.

Bir taraftan da Hasan Nazir'in diliyle savaş, farklı din ve milletten insanların imparatorluk sınırları içindeki konumları ele alınarak yeni bir atmosfer kuruluyor. Kitap birçok yönüyle samimiyet, dürüstlük ve tevazu gibi ahlakî erdemlere de atıf yapıyor.

CEM SULTAN

''Cem Sultan'' üzerine araştırmaları ile bilinen Münevver Okur Meriç, kitabında Şehzade Cem'in hayatı, esareti, edebi kişiliği, eserleri ve şiirlerini ele alıyor. Kitapta, Şehzade Cem'in Rodos'ta siyasî bir esir olarak alıkonulması, 7 yıl hapsedilmesi, gözaltı süresince zarif kişiliği, derin kültürü ile sırasıyla değişen papaların ziyafetlerinde hep yer alan Sultan Cem'in papanın, Hristiyanlığı kabul ederse Avrupa devletlerinin kendisini Osmanlı padişahı yapacakları vaadini, aldığı iyi eğitimin, din terbiyesinin ona kazandırdığı vatan, millet şuuru gibi kutsal ve manevî değerler, esaret altında olmasına rağmen şiddetle reddetmesi anlatılıyor.

Meriç, kitabında, Şehzade Cem'in, Osmanlı imparatorluk sülalesinden aldığı sanatkarlık hünerine özel yeteneğini de katarak yazdığı pişmanlık ipleri ile ördüğü zengin hayal yüklü zarif gazellerine de yer veriyor. Meriç, Şehzade Cem için, ''O, atasözleri ve mecaz zenginliği ile süslediği mesnevilerini, ancak okudukça tadına varılacak duru, güzel Türkçemizin en zarifi cümleleriyle tamamladı'' diyor.

KABALA'NIN İNTİKAMI

Araştırma türündeki kitabında Kabalistlere göre Hazreti Musa'nın Tevrat'ı Mısır Hiyeroglif diliyle üç kat sır perdesi altında yazdığını ve bu Tevrat'ı Kabalistler adı verilen 70 kişilik bir gruba verdiğini anlatan İlhami Yangın, kitabında, Kabala öğretilerinin ilahi dinlere ve mezheplere de tarih boyunca nasıl sızdığını ele alıyor.

Yangın, Aleviliğin kurucusu Şeyh Safiyüddin'in İlhanlıların Yahudi Veziri Reşideddin ve oğlu Erdebil Valisi Mir Ahmed'den büyük destek aldığını, Alevilerin tavşan eti yememesinin İslamiyet değil, Tevrat ile yasaklandığını kutsal metinlerden örneklerle açıklıyor. İlhami Yangın, ''yaptığı araştırmalarda Oğuzname zannederek yıllardır Tevrat okuduğumuzu'' öne sürüyor ve gerçek olduğunu iddia ettiği Oğuzname'yi okuyucuya sunuyor.

KAPALI İKTİSAT

Selim İleri'nin 1970'lerin İstanbul'unda yaşayan bir mirasyedinin geçirdiği değişimin anlattığı ''Kapalı İktisat'', dönemin siyasal olaylarına da değiniyor. İlere, içinde yaşadığı toplumdan habersiz bir bireyin, bir kadın imgesi ile bir kitabın sayfalarının ardından, geçmişi ve kendiyle yüzleşmesinin öyküsünü anlatıyor.

AY ŞARKISI

Gürsel Korat'ın ''Ay Şarkısı'' adlı romanı, 12 Eylül'e acı bir gülümseyişle bakmanın romanı olarak nitelendiriliyor. 1968-78 kuşağının birlikte anlatıldığı romanda Korat, 12 Eylül'ün cezaevlerine farklı bir açıdan bakıyor. Romanın kahramanlarına eleştirel mesafede duruşu dikkat çekiyor.

İSTANBUL DEPREMİ

Şener Üşümezsoy, kitabında, uydu görüntüleri ile Türkiye fayları ve fay hatları, 17 Ağustos 1999 Marmara Depreminden bu yana ülkenin merak, endişe ve bir o kadar da korku içinde izlediği İstanbul Depremi tartışmalarına tarihsel bir perspektif de katmaya çalışıyor. Üşümezsoy, İstanbul ve çevresinde bugüne kadar yaşanan depremleri de inceliyor. Üşümezsoy ayrıca, İstanbul Depremine ilişkin pek çok senaryoyu da ele alarak kendi modelini ortaya koyuyor.

DİĞER KİTAPLAR

Aşkları, ihanetleri ve önlenemez hazin sona doğru sürüklenişiyle Truvalı Helen'in hikayesini birinci ağızdan anlatan Margaret George romanı ''Truvalı Helen'', Prof. Dr. İskendar Pala tarafından kaleme alınan ''Mevlana'', Umut Dağıstanlı'nın romanı ''Üst Kattaki Cinler'', Chris Kuzneski'nin ''Haçın Şifresi'', Nezih Kuley'in ''Hayat İçin Kahve Molası'', M. Enis Tayman'ın ''Bin Delikli Ev'', İsa Tatlıcan'ın araştırma kitabı ''Türkiye'de Masonluğun Gizli Tarihi'' de okuyucu ile buluştu. İsmet Kür'ün anılardan derlediği ''Anılarla Mustafa Kemal Atatürk'', Ali Haydar Haksal'ın şair incelemesi ''Sezai Karakoç: Eleğimsağmalarda Gökanıtı'' adlı eseri, Ali Smith'in ''Rastlantısal'' adlı romanı kitap raflarında yerini aldı.