Uşak'ta AK Parti'yi TOKİ uçuruyor!

Uşak... Cıvıl cıvıl... Yıllar önce gördüğüm Uşak'tan çok farklı.. 4,5 yılda bir başbakan 5 kez bu ile gidiyorsa, göze çarpan değişikliği çok da abartmamak gerek diye düşünüyorum.
Şehrin göbeğinde hatırı sayılır bir kalabalık var.
Başbakan Erdoğan konuşuyor.
Uşak'ın tanınmış genç esnafı Nazmi Bilen pür dikkat...
-Nasıl konuşuyor?
-İyi.
-Kalabalık nasıl?
-Bu havaya göre iyi...
-Oyun kime Nazmi Bey?
-Çok kez CHP'ye verdim.
-Ya şimdi?
-Valla hemşehrim, bugün kafama silah dayasalar, CHP'ye yine de oy vermem. Baykal varoldukça o partiye bir daha oy vermeyeceğim.
-AK Parti'ye mi?
-Hayır!
-MHP?
-Oy verecek parti bulamıyorum.
Hava kavurucu... AK Parti'nin dağıttığı şapkalar da kar etmemiş, miting meydanının yarısı gölgede.. Ağaçların altı tıka basa dolu.. 
İki genç yan yana konuşuyor...
Kulaklar Erdoğan'da...
Halil Kaya henüz 26 yaşında.
Mehmet Yaşar 28'ne yeni girmiş.
-Kararınızı verdiniz mi?
-Hayır.
Gençlerin beklentisi büyük. İş istiyorlar. İş imkanı her kim sağlarsa, kararsızlık bir anda kararlı hale dönüşebilir. Yani işe karşı oy..
Durmuş Kılınç...
Tayyip Bey'i dinlerken bayılmış...
Gölgeye götürmüşler ayılmış...
-Dinlemeden eve gitmeyeceğim.
-Niye?
-Karar verecem ya...
Tayyip Bey'in konuşması bitti, tekrar Dündar Bey'in yanına gittim:
-Karar verdiniz mi?
-Yok biraz daha düşüneceğim. Siyasette 1 saat önemlidir Demirel'in dediği gibi.
-Sen ne diyorsun Mehmet dayı?
-Sandık bilir evladım.
Emekli Memur Muammer Eren itiraz ediyor:
-Sandık değil sen bilecen sen...
-Sizin oyun rengi belli o halde.
Bir genç laf atıyor:
-MHP, MHP.
Muammer Bey sinirleniyor:
-Hadi oradan MHP'ymiş!
-...?
-Enflasyon düştü. İstikrar var. Demokrasi için bir mücadele var. Cumhurbaşkanlığı sürecinde yapılan bir de haksızlık var. Tüm bunlara dört dörtlük bir de iktidar ekleyiver.
-Eee..
-Yahu sen nasıl gastecisin anlasana artık!
-AK Parti yani.
-Evet.
Eren'in söylediklerini kafa sallayarak onaylayan Mahmut Sonar'a sordum:
-Sen ne diyorsun Mehmet Dayı?
-Aynısını diyorum.
TOKİ'nin anahtar teslim törenindeyiz...
Tatlı bir heyecan var.
Çocuklar Erdoğan'dan hediye almanın sevincini yaşarken, büyükler ilk kez kendi evine sahip olmanın mutluluğu içinde.
Başbakan, yapılan konutlar için "Bu bir devrimdir" diyor.
O konutlardan edinenler aynı görüşte.
-Osman Bey (Yaşar) siz de ev sahibi oldunuz mu?
-Oldum çok şükür.
-Ne iş yaparsınız?
-Ben simitçiyim abi.
-Simit satarak ev sahibi oldum demeyin.
-Dedim bile. Ayda 225 YTL taksit.. Ben günde 25 YTL kar ediyorum. İşte bu parayla ev sahibi oldum.
Bitmedi...
Şaşırmaya devam...
Asgari ücretli bir işçi. (Cüneyt Türk)
-Ev aldınız mı?
-Aldım? 220 YTL taksitle.
Ömür boyu kiracıymış Türk ailesi. Şimdi kira öder gibi ev sahibi. Üstelik asgari ücretle. Üstelik iki çocuğunu üniversitede okutarak.
Bunun adı mucize değil de nedir?
2001 krizinin mağduru bir emekli (Yılmaz Uzar)
Evini arabasını satmış...
Yıllardır kirada...
O da şimdi ev sahibi artık:
-Tayyip Abim ev verdi.
-...?
-Ondan başka kimseyi görür mü gözüm. Oyum AK Parti'ye...
TOKİ'nin yaptığı her şey, iktidara oy olarak geri dönüyor yani.
Uşak'ta bunu açık bir şekilde gördüm.
Uşak, CHP'nin eski kalesi...
CHP burada eski gücünde değil. MHP'de sıçrama var. AK Parti biraz daha önde.. Tecrübeli politikacılar 2-1 AK Parti-CHP diyor. MHP işin içine girince, üç parti üç milletvekilini paylaşıyor.