Türk müteahhitlere düşen 300 milyon doların gizlice paylaştırıldığı iddiası sektörü karıştırdı
Abone olIrak operasyonu nedeniyle Türkiye'nin uğrayacağı zararları telafi edecek kalemler arasında gösterilen üs ve limanların genişletilmesi işi üzerine ortaya atılan iddialar sektörü karıştırdı. İddialara göre işin 300 milyon dolarlık bölümü, 3-4 firmaya önceden paylaştırıldı. Bu yöndeki iddialar, önceki akşam Amerika'nın eski Ankara Büyükelçisi Mark Paris'in katılımı ile Amerikan Denizaşırı Yatırımlar Örgütü'nün (OPIC) düzenlediği toplantıda da gündeme geldi. Toplantıya, aralarında Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım'ın da bulunduğu 90 civarında firmanın yönetici ve temsilcileri katıldı. İddialara göre, Amerikan Hükümeti ihaleyi geçen ay Brown & Rooth adlı bir inşaat şirketine verdi. ABD Ankara Büyükelçisi Robert Pearson da devreye girerek, malzeme ve emek temininden oluşan 300 milyon dolarlık bölümün mümkün olduğu kadar çok Türk firmasına paylaşımını önerdi. Ancak Brown & Rooth, bir süredir iş ilişkisi içinde olduğu Yüksel İnşaat'ı taşeron firma olarak seçti. Şirket de, Uluslararası Müteahhitler Birliği (UMB) Başkanı Nihat Özdemir'in sahibi olduğu Limak şirketinin de aralarında bulunduğu birkaç firmayı alt taşeron olarak seçti. ABD'li şirket ve ortağı, UMB Yönetim Kurulu üyesi Tepe, Makyol, Yaşar Özkan gibi şirketlere göstermelik bir yazı gönderip teklif istediği ancak gelen teklifleri, 'Uygun bulunmamıştır' diye geri çevirdikleri ileri sürülüyor. Türkiye'nin önde gelen müteahhitlerini bünyesinde toplayan İnşaat Tesisat Müteahhitleri Sendikası (İNTES) ise paylaşımdan hiç haberdar edilmedi. Bu iddialar üzerine hem UMB'de hem de İNTES'te müteahhitler peş peşe toplantılar düzenlerken; OPIC toplantılarının göstermelik olduğunu, gazetelere verilen demeçlerle sanki iş tüm sektöre açık olacakmış gibi bir hava verdiğini belirten İNTES Başkanı Şükrü Koçoğlu, 'Duyumlarımıza göre olay tam bir rezalet. İş çok önceden gizlice ayarlanıp paylaşılmış. Toplantılar, açıklamalar zevahiri kurtarmak için' dedi. Yüksel İnşaat Yönetim Kurulu Üyesi Emin Sazak ise, 'ABD'li firma Türkiye'den 8-10 firmayla konuşuyor. Kimseyle imzalanmış bir sözleşme yok. Böyle söyleyenler Allah'ından korksun. Hem bize ayıp hem ABD'li firmaya. Bizi töhmet altında bırakmaya kimsenin hakkı yok' diye tepki gösterdi. AKŞAM