Urfa'da bedduası kipap oldu

insanı hem güldüren hem de düşündüren beddualar bakın yöre halkı tarafından nasıl yapılıyor.

Şanlıurfa ve Elazığ'da yerel şiveyle söylenen bazı beddualar ilk duyulduğunda insanlarda tebessüm hissi uyandırıyor. Şanlıurfa kültürü üzerine araştırma yapan Abuzer Akbıyık tarafından derlenen, yerel şiveyle konuşulan bedduaların yer aldığı ''Folklor ve Şanlıurfa'' kitabı büyük ilgi görüyor. Bölge kadınlarının, zor durumda kaldığında çevresindekilere beddua ettiğini belirten Akbıyık, kent kültürüne ve ilginç hayat hikayelerine olan ilgisi nedeniyle, araştırmalarını kitap haline getirdiğini söyledi. Akbıyık, ''Bir geleneğin parçası olan bedduaları gelecek nesillere ulaştırmak için de internette site açtım'' dedi. Akbıyık'ın kitabında yer alan beddua ve dualardan bazıları şöyle: -''Ah deyesen kan kusasan'', ''Allah siye dert vere derman vermeye'', ''Al duvah görmiyesen'', ''Betrey söne, canıya ataş düşe'', ''Cigeri agzıya gele'', ''Cigeri tahtalarda doğrana'' ''Çıra kımın sönesen, eriyesen çüriyesen'', ''Hakkım siye haram olsın'', ''Kat katran olsın'', ''Her tıkey bi dağda kala'', ''İki göziy avcuma düşe, işşiğıy söne'', ''Sen olasan parça tike olasan'', ''Son hemamıyız ola'', ''Kızken kızdırasan'', ''Kanıya bölenesen'', ''Körocah kalasan'' ''Kökiyiz kurıya'', ''Kan kusasan, irin ahtarasan'', ''Kınıyan kınamdan yahsın.'' Elazığ'da da, Anadolu insanının yaratıcılığı beddualarda da kendini gösteriyor. Elazığ'da yayınlanan ''Harput Ağzı'' adlı kitapta, yöreye has beddualar bulunuyor. Yöreye has söyleniş tarzıyla yayınlanan bedduaların içinde ''Tahdaya gelesin'', ''Teneşüre koyulasın'', ''Lal olasın lap lap bağasın'', ''Golun gıçın kırıla'', ''Devrün döne'', ''Ekmek atlı sen yayan olasın'', ''Töremeyesin, yatasın, yanım diyesin, gahasın canım diyesin'', gibi kulağa ilk başta yabancı gelen birçok beddua yer alıyor.