BIST 9.687
DOLAR 35,22
EURO 36,71
ALTIN 2.962,14
HABER /  GÜNCEL

Ünlü profesör nasıl öldü? Esrarengiz üç kişi kimdi?

Salı sabahı boğazda cesedi bulunan Türkiye'nin önde gelen alerji uzmanlarından Prof. Işıl Berat Barlan'ın ölümü üzerindeki sır perdesi aralanamadı.

Abone ol

Akşam ilaç almak için Kuzguncuk'taki evinden çıkan Prof. Dr. Işıl Berat Barlan otomobiliyle kaza yakıtı. Yara almadan kurtuldu. Yürüyerek gitti. Cesedi sabah Üsküdar'da denizde bulundu.

Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Allerji-İmmünoloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Işıl Berat Barlan (57) nasıl öldü? Ünlü profesörün ölümüyle sonuçlanan esrarengiz gelişmelerin ayrıntıları bugün Hürriyet'in manşetine taşındı.

Ünlü profesör pazartesi saat 20.00 sıralarında otomobiliyle Kuzguncuk İlköğretim Okulu yanında kontrolü kaybedip, aracıyla karşı binanın duvarına çarptı. Prof. Barlan, okul yetkililerinin yardım talebine, gitmesi gerektiği yanıtını verip hırka ve çantasını alarak kaza yerinden ayrıldı. Kendisinden haber alınamayınca arkadaşları ve bir yıldır ayrı yaşadığı doktor eşi polise başvurdu.
Cesedi salı sabahı Üsküdar'da denizden çıkarıldı.

berat-parlan.jpg
Işıl Berat Barlan, alerji ve astım hastalıkları alanında önde gelen isimlerden biriydi

SAHİLDE NE OLDU?

Prof. Barlan’ın kaza yerinden deniz kıyısına yürüdüğü belirlense de, sonrasını çözebilmek için çalışmaların devam ettiği kaydedildi. Profesörün deniz kıyısında rahatsızlandığı ve kazanın etkisiyle baygınlık geçirip denize düşmüş ya da denize itilmiş olabileceği ihtimallerini değerlendiren polis, kayıp çantayı bulabilmek için hem denizde hem karada araştırma başlattı.

ESRARENGİZ ÜÇ KİŞİ KİM?

Kaza sonrası ifadesi alınan Kuzguncuk İlkokulu Müdürü Süleyman Tutak’ın ifadeleri, sır perdesini daha da artırdı.

HALLERİ ŞÜPHELİYDİ

Tutak şu ifadeyi verdi: “Aracın hava yastıkları patlamıştı. Şaşkın ve heyecanlıydı. Sonra ‘Aracı çıkarması geç olur’ dedi. Sırt çantasını alıp yürüyerek uzaklaştı. 2 saat sonra beyaz bir araç geldi. Biri beyaz tişörtlü üç kişi indi. Yüzlerini seçemedim. Aracı dikkatli şekilde incelediler. Yanlarına gittim. ‘Götürmüş’ dediklerini duydum. Beni görünce araçlarına binip uzaklaştılar. Çok şüpheli halleri vardı.”