BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,01
ALTIN 3.005,46
HABER /  EKONOMİ

Ünlü iş adamından Erdoğan'a destek

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘Başkanlık sistemini tartışalım’ sözlerine Bülent Eczacıbaşı’ndan destek geldi.

Abone ol

"Net olarak söylemek gerekirse ufukta kriz yok” diyen Eczacıbaşı Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Eczacıbaşı, parlamenter sistemin sorunlu olduğunu belirterek “Demokrasinin temele oturduğu yeni bir sistem düşünülebilir” dedi.

Eczacıbaşı Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Eczacıbaşı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Türkiye bu seçimde yeni başkanlık sistemini tartışmalı” sözlerine destek verdi.

PARLAMENTER SİSTEMİN BAŞARI SAĞLAYAMADIĞINI GÖRDÜK

Frankfurt’ta katıldığımız ISH Fuarı’nın ardından gazetecilerle bir araya gelen Bülent Eczacıbaşı, başkanlık sistemiyle ilgili bir soru üzerine “Başkanlık sistemi kişilerden bağımsız tartışılmalı” dedi.

Eczacıbaşı, şunları söyledi: “Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da bu konuda aynı görüşte. Parlamenter sistemin başarı sağlayamadığını gördük. Sorunlar var. Örneğin seçim barajı ve hukuk sistemi gibi... O nedenle demokrasinin temele oturduğu yeni bir sistem düşünülebilir.” Ekonomi yönetimde Ali Babacan hakkındaki iddialar için de fikirlerini paylaşan Eczacıbaşı “Ne kamu da ne de özel kesimde vazgeçilmez isimlerin olmaması lazım. Ali Babacan çok başarılı işler yaptı ve uluslararası alanda büyük güven kazandı. Bu da önemli” dedi.

ÇÖZÜM BAŞARILI YÜRÜYOR

Seçim öncesi yatırımcıların bir nebze olsun tedirgin olabileceğini de belirten Eczacıbaşı “Seçim dönemlerinde yatırımcılarda bir tedirginlik olması çok doğal. Bekleyelim görelim havası oluşuyor. Seçimin ardından biraz daha rahat bir ortam oluşur” diye konuştu.

Şu an Türkiye’nin en önemli 2 maddesinin Çözüm Süreci ve Başkanlık Sistemi olduğunu da söyleyen Eczacıbaşı “Toplumsal refah ve huzur, yeni hikayenin temel taşı. Çözüm Süreci ilerliyor ve hükümet çok başarılı bir politika izliyor. Son evreye girildi denebilir. Başarıya ulaştırılması gerekiyor” dedi. Çözüm Süreci’nin ardından ekonomik olarak da bir kalkınma yaşanacağını söyleyen Eczacıbaşı, son dönemde yaşanan kur ve faiz tartışmaları hakkında da şu açıklamayı yaptı:

DÜŞÜK FAİZ KALICI OLMALI

“Artık aşırı değerli TL’den Türkiye vazgeçmeli, bizim en kötü alışkanlığımız düşük kur. Bu çeşitli kesimlere yarar getirebiliyor ama uzun vade de zarar. Aslında şu; düşük faiz, düşük enflasyon ve rekabetçi kur. Düşük faizin kalıcı olması çok önemli. Ancak Türkiye’de kur oynaklığına bakıldığında bunun yurtdışı kaynaklı olduğunu görüyoruz. Sorun etmemek lazım.”

NET OLARAK SÖYLÜYORUM UFUKTA BİR KRİZ YOK

Bülent Eczacıbaşı, Türkiye ekonomisinde yaşanan son gelişmeleri de değerlendirdi. Uzun yıllardır istikrarlı bir hükümetin Türkiye’nin başında olduğunu söyleyen Eczacıbaşı, ekonomideki reform hareketleri sayesinde Türkiye’nin diğer ülkelerden pozitif ayrışacağını söyledi. Türkiye’nin eskiden gelen reform tembelliğini üzerinden attığını belirten Eczacıbaşı “İstikrarlı hükümetimiz seçimsiz bir sürece giriyor. Tüm malzeme yerli yerinde. Yeni bir başarı hikayesi yazmaya hazır” dedi.

Türkiye’yi diğer ülkelerden güçlü kılan özellikleri olduğunu söyleyen Eczacıbaşı “Bunları jeopolitik durumu, enerji koridorları, genç nüfus, güçlü bankacılık sistemi ve kamu maliyesindeki sağlam duruş olarak sıralayabiliriz. Son dönemde yaşanan gelişmeler tamamıyla uluslararası gelişen olaylar ve geçici. Net olarak söylemek gerekirse ufukta kriz yok” diye konuştu.

REFORMLAR TÜRKİYE'YE DİNAMİZM KATIYOR

Hükümetin ekonomik kalkınmaya yönelik olarak hazırladığı reformlara da dikkat çeken Eczacıbaşı, bu tür çalışmaların Türkiye’ye yeni bir dinamizm katacağını belirtti. Eczacıbaşı, şunları söyledi: “Hükümet ve ekonomi yönetimi bir takım reform çabaları içinde. Baktığımızda, Ekonomide Dönüşüm Programı gibi bir reform paketi açıklandı. Ayrıca öncelikli kalkınma ve dönüşüm programları açıklandı. Bunlar 1.200 maddeyi buluyor. Bunlar Sayın Başbakanımız tarafından takip ediliyor. İşte bunları da uluslararası alanlarda tanıtmalıyız. Bu reform paketleri yeni bir dinamizme götürecek bizi. Reform yapabilmek dünyada büyük sorun. Son yıllarda bol paranın olduğu dönemleri yaşadık. Paranın olduğu yerlerde reformlar yapılamadı. Şimdi paranın az olduğu bir döneme giriyoruz. Burada reform yapabilen ülke ayrışacak.”