BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,01
ALTIN 3.005,46
HABER /  GÜNCEL  /  EĞİTİM

Üniversitesi kapısında pes dedirten uygulama!

Ege Üniversitesi'nde güvenlik tedbirleri kapsamında yerleşke girişlerine kartlı geçiş sağlayan turnikeler konuldu.

Abone ol

İzmir'de Ege Üniversitesi kampüsünde geçen şubat ayında Fırat Çakıroğlu'nun çıkan kavgada bıçaklanarak öldürülmesinin ardından, yeni eğitim öğretim yılında güvenlik açısından yeni bir döneme girildi. Kampüs girişlerine, öğrenci, öğretim üyesi ve personel dışındakilerin girmesinin önlenmesi için turnike konuldu.

Türkiye'nin, en büyük üniversitelerinden birisi olan Ege Üniversitesi'nde geçen şubat ayında karşıt görüşlü öğrenciler arasında çıkan kavga sonrasında, Ülkü Ocakları okul temsilcisi, Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü 4'üncü sınıf öğrencisi Fırat Çakıroğlu hayatını kaybetti.

Cinayetin ardından kampüs içerisindeki güvenlik zaafiyeti sık sık tartışılan konulardan oldu. Üniversite yönetimi, bu eğitim öğretim yılı öncesinde kampüsteki güvenlik önlemleri için önemli bir adım attı. Kampüs girişlerine turnike konuldu.

Kartlarını özel bölümlerde okutamayan öğrenci ve öğretim elemanlarıyla personelin girişine izin verilmedi.

Anca yeni kayıt yaptıranlar yada henüz kartlarını almayanlar için bir süre daha geçişlerde kolaylık sağlanacağı açıklandı. Bu arada kampüs alanına araç girişleri için de kartlı sistem devreye sokuldu.



Öğrencilerin önemli bir bölümü, geçen yıllarda yaşanan olumsuz olayların biri daha tekrar etmemesi için uygulamayı beğendiklerini ifade etti. Ancak bazı öğrenciler, turnikelerin görüntüsünü beğenmediklerini, metro istasyonlarındaki gibi turnikelerin daha iyi olacağını söyledi.

BALBAY: SİLİVRİ'Yİ HATIRLATTI

CHP İzmir Milletvekili Ege Üniversitesi mezunu Mustafa Balbay da tepkisini şu sözlerle dile getirdi: 
"1977-81 Ege Üniversitesi mezunuyum. Acıdır söylemesi ki üniversitede 5 öğrenci arkadaşımın cenazesine katıldım. Böyle dönemlerde bile rektörler ve üniversite yönetimi öğrencilere saygı duydular olabildiğince özgürlükçü davrandılar. Özgürlüklerin kısıtlanması değil terörün engellenmesiydi. Ama şimdi görüyoruz ki üniversiteye güvenlik kapısı gözüyle bakıyorlar. Bana Silivri'yi çağrıştırdı. Orada da insan unutulup güvenliğe bakmışlardı. Güvenliği sağlamak uğruna öğrencileri değersiz görüp özgürlükleri kısıtlayıp neredeyse bir cezaevi görüntüsü hakim kılmayı seçmişler. Üzüldüm umarım bir an önce bundan dönerler. Dünyada güvenliği ciddi tartışma olmuş üniversitelerin bile buna yanıtı cezaevine dönüştürmek olmamıştır."