BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,02
ALTIN 3.009,54
HABER /  BİLİM - TEKNOLOJİ

Üniversitenin ürettiği ödüllü elektrikli aracın seri üretimi hedefleniyor

TÜBİTAK Alternatif Enerjili Elektrikli Araç Yarışması'nda "yerli ürün teşvik" kategorisinde birinciliğe layık görülen elektrikli ulaşım aracını üreten Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Atay Takımı, seri üretime geçmeyi hedefliyor.

Abone ol

Pamukkale Üniversitesinde üretilen ve TÜBİTAK'ın düzenlediği Alternatif Enerjili Elektrikli Araç Yarışması'nda "yerli ürün teşvik" kategorisinde birinciliğe layık görülen elektrikli ulaşım aracında seri üretim için sanayi kuruluşlarıyla görüşmeler yapılacak.

PAÜ Mühendislik ve Teknoloji fakültelerinden akademisyen ve öğrencilerin oluşturduğu 25 kişilik "PAÜ Atay Takımı, ikinci kez katıldığı TÜBİTAK Alternatif Enerjili Elektrikli Araç Yarışması'nda tasarımı yerli olan "Alatay'17" isimli elektrikli araçla birinciliği kazandı.

Ağırlığı 320 kilogram, uzunluğu 3,3 metre, genişliği 1,4 metre ve yüksekliği 1,2 metre olan "Alatay'17", yarışmada zorunlu olan motor, motor sürücüsü, batarya yönetim sistemi, dahili şarj ünitesi bileşenlerinin yanı sıra batarya paketleme, telemetri, elektronik diferansiyel, araç kontrol sistemine sahip olarak üretildi.

Alüminyum şasi ve karbon fiber kaportaya sahip 2 kişilik otomobil, saatte azami 90 km hız yapabiliyor ve 150 kilometre menzile sahip.

Üniversitenin Elektrikli Araç Laboratuvarı'nda üretilen, kilometrede 2,5 kuruş elektrik tüketen aracın 1 kuruş sınırının altına çekilmesi konusunda çalışmalar devam ediyor.

Seri üretim için hazır

Mühendislik Fakültesi Elektrik Elektronik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Selami Kesler, AA muhabirine yaptığı açıklamada, PAÜ Atay Takımı olarak tasarladıkları elektrikli ulaşım aracı ile katıldıkları yarışmada geçen yıl olduğu gibi bu yıl da birinci olduklarını anlattı.

Yarışmaya katılmak için en az 4 zorunlu kategorinin yerli olması gerektiğini aktaran Kesler, sadece PAÜ takımının 4 zorunlu kategori yerine 8 kategorinin tamamını yerli olarak tasarladığına dikkati çekti.

"Alatay'17" için marka tesciline başvurduklarını, seri üretim için hazır olduklarını anlatan Kesler, "Opsiyonel olan şartların biz tamamını yerine getirerek yaptık. Hiçbirisini satın almadık. Tasarımı tamamen yerli ve üniversitede öğrenci grubumuzla birlikte yaptığımız, bizim danışmanlığımızda öğrencilerimizin gerçekleştirdiği bir çalışma. Grubun parası olsa ya da yaptığımız elektrikli araca Türkiye'de parası olan birisi buraya el atsa bunun seri üretimini bir yıl içerisinde gerçekleştirebiliriz." dedi.

Kesler, seri üretim için sanayi şirketlerine çağrıda bulundukarını ve taleplerin de gelmeye başladığını kaydetti.

Aracın genel yazılım ve donanımıyla ilgili yapılacak çok fazla bir işin kalmadığını aktaran Kesler, "Türkiye'nin uluslararası faaliyetleri bulunan şirketleriyle görüşme talepleri alıyoruz. Eylül ayı içinde görüşmelere başlayacağız. Beklentimiz artık üretime hazır bu aracın seri üretime geçirilmesi için sanayicilerin el atması. Biz her türlü danışmanlığı vermeye hazırız."  

"Hedefimiz elektrik tüketimini 1 kuruşun altına indirmek"

Alatay'17'nin yakıt tüketimini daha da aşağı çekmek için devam eden çalışmalara dikkat çeken Kesler, şöyle devam etti:

 "Nihai hedefimiz kilometre başına 1 kuruşun altına indirmek. Bunun için yeni bir motor üzerinde çalışıyoruz. Kendimize en fazla 6 aylık bir süre tanıdık. Yazılımı hazır. Yeni motorların prototiplerini ürettik, denemeler sonrası başarıya ulaşacağımızı düşünüyoruz. Bu aracın seri üretime geçtiği bir ortamda farklı yakıtlar kullanan muadillerine göre oldukça öne geçeceğini düşünüyoruz."

"Elektrikli araçlarda bir adım daha önde olabiliriz"

Kesler, yerli otomobil için arayışların devam ettiğini, bunun rekabetçi olması için elektrikli olması gerektiğini düşündüklerini dile getiren Kesler, Türkiye'nin diğer yakıt tiplerine yönelik motorlarda trendi kaçırdığını ancak elektrikli motorlar için fırsat ve avantajlara sahip olduğuna işaret etti.

Dünyada özellikle hibrit araçlarla ilgili mesafe katedildiğini ancak sadece elektrik tüketen araçlarla ilgili araştırmaların devam ettiğini kaydeden Kesler, "Türkiye'nin bu trendi kaçırmaması lazım. Evet dizelde, benzinlide veya dev araçlarda belki sanayi hamlesini kaçırdık ama elektrikli araçlarda şansımız var. Biz sadece elektrik çalışarak bu işi son derece optimize ve modernize edersek bu satabileceğimiz bir marka olur. Bugün Almanya'yla, ABD'yle Japonya'yla mevcut motorlarla yarışamazsınız ama elektrikli araçlarla artık yarışabilirsiniz." görüşüne yer verdi.

Otomotiv Mühendisliği Bölümünden Mekanik Ekibi Sorumlusu Hüsamettin Serter ise "Araç gayet konforlu idi, yol tutuşu da iyiydi, gayet keyifliydi kullanması. Ortalama 60 kilometre hız yaptım yarış boyunca. Araç 90 kilometre hız yapabiliyor ama yarışta izin verilmiyor, stabil bir çizelgenizin olması gerekiyor." diye konuştu.

PAÜ Elektrik Elektronik Mühendisliği Bölümü son sınıf öğrencisi Enagnon Appolinaire Dantondji ise Benin'den üniversite eğitimi için geldiği Denizli'de ekibe dahil olduğunu belirterek, "Çok güzel bir çalışma oldu ve sonucunu beklediğimiz gibi aldık, çok mutluyuz. Bu araca bakıldığında tek yerli olmayan benim." ifadelerini kullandı.