BIST 9.390
DOLAR 34,43
EURO 36,29
ALTIN 2.837,00
HABER /  GÜNCEL

Üniversitelere sahip çıkılacaktır..

Uludağ Üniversitesi Öğr.Üye.Der.Başkanı, 6 dernek adına yaptığı konuşmada YÖK yasası ile ilgili görüşlerini anlattı.

Abone ol

Uludağ Üniversitesi (UÜ) Öğretim Üyeleri Derneği Başkanı Prof. Dr. Mustafa Aytaç, 6 dernek adına yaptığı açıklamada, ''öğretim üyelerinin, Anayasa'da yer alan cumhuriyetin temel ilkeleri doğrultusunda üniversitelerine mutlaka sahip çıkacaklarını'' söyledi. İzmir Üniversiteleri Öğretim Elemanları Derneği, Gazi Üniversitesi (GÜ) Öğretim Üyeleri Derneği, Ortadoğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Öğretim Elemanları Derneği, Samsun Akademik Elemanlar Derneği, UÜ Öğretim Üyeleri Derneği ve Trakya Üniversitesi Öğretim Elemanları Derneği'nin temsilcileri Bursa'da, ortak bildiri yayınladı. Almira Oteli'nde biraraya gelen öğretim üyeleri adına açıklama yapan Prof. Dr. Aytaç, Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'in, iki hafta içinde derneklerin görüşlerini bildirmelerini istediğini hatırlatarak, derneklerin grup grup toplanıp, bu konudaki görüşlerini, ilk önce kamuoyuna duyurup, sonra ortak bir ilke doğrultusunda bakanlığa ileteceklerini söyledi. Prof. Dr. Aytaç, YÖK ile ilgili tartışmaların, 12 Eylül sürecinin bir uzantısı olarak gündemde durduğunu ileri sürerek, şunları kaydetti: ''Varolan yasa taslaklarının ortak özelliği, Türkiye'de Yükseköğrenim hizmetlerinin özelleştirilmesini amaçlayan uluslararası hukuki düzenlemelerle uyumlu neoliberal politikaların hayata geçirilmesine yönelik olmasıdır. Öğretim Elemanları Dernekleri, Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik ile 27 Eylül'de yapılan toplantı sonrasında ortak çözüm üretme süreçlerine yeterli bir katkının yapılamayacağını anlamış bulunmaktadır. Yükseköğretimde fırsat eşitliği Anayasal bir haktır. Yükseköğretim parasız olmalıdır. Yükseköğretim Yasası, bilim özgürlüğünü güvence altına almalıdır. Öğretim Elemanları Dernekleri'nin ilkelerini bir bütün olarak içermeyen çalışmalar, ortak çalışma ve eylemlilik alanı olarak kabul edilmeyecektir.'' Yasa taslağında, göreceli bir demokratikleşme görüntüsü verilmesine rağmen, Meclis çoğunluğuna dayanarak üniversitelerin siyasallaştırılmasının hedeflendiğini savunan Prof. Dr. Aytaç, YÖK üyelerinin yarısının hükümet tarafından atanması ve yeni kurulan üniversitelerin rektörlerinin doğrudan Başbakan tarafından belirlenmesini öngören taslağın, üniversiteler üzerinde baskı kurulmasına yol açabileceğini öne sürdü. Gazi Üniversitesi (GÜ) Öğretim Üyeleri Derneği Başkanı Prof. Dr. Nurettin Abacıoğlu da ''Herhangi bir rektörün veya hükümetin söylemlerinin yanında olmak gibi bir tavrımız yok. Türkiye gündemi, yersiz bir şekilde, yöneticiler eliyle sertleştirilmektedir'' dedi. Prof. Dr. Abacıoğlu, mevcut taslakta, üniversite yönetimlerinde bulunan çeşitli yöneticilerin görevlerine son verilmesinin öngörüldüğünü iddia ederek, şöyle devam etti: ''Yöneticilerin görevlerine son verildikten sonra, YÖK üyelerinin atanması dahil olmak üzere, üniversite üst kurullarına, hükümetin tayin ettiği 7 kişilik bir kurul eliyle yeni adayların tespiti sözkonusu. Bu hükümetin üniversiteler üzerinde doğrudan siyasal tasarruf kullanma yöntemidir. Kurulla tespit edilecek yöneticilerin de yeni bir kadrolaşma sürecine yol açacağı düşüncesindeyiz.'' Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Öğretim Elemanları Derneği Başkanı Çetin Göksu da, yasa hazırlanma sürecinin demokratik olması gerektiğine işaret ederek, bireysel olarak görüşlerini açıklayan rektörleri ve bakanlığın yaptığı çalışmaları, demokratik ve yeterli bulmadıklarını bildirdi.