BIST 9.390
DOLAR 34,46
EURO 36,34
ALTIN 2.869,24
HABER /  GÜNCEL  /  EĞİTİM

Üniversite hocalarının maaş isyanı!

Prof. Dr. Derviş Yılmaz, üniversite hocalarının maaşlarının iyileştirilmesini istedi. Yılmaz'a göre en düşük maaş 4 bin lira olmalı.

Abone ol
Üniversite personelinin özellikle de öğretim elemanı sınıfının maaşları enflasyon karşısına eriyor. Kamuda önlisans mezunu bir çalışanın maaşı, üniversitede doktoralı bir araştırma görevlisinin maaşını geçti. SETA'nın araştırmasına göre de Türk akademisyenlerin maaşları Güney Afrikalı meslektaşlarından bile geri.   

Ücret dağılımındaki dengesizlik, özellikle akademisyen maaşlarında uçuruma dönüşen bir hal aldı. Bilim İnsanları Dayanışma Derneği (BİDDER) Genel Sekreteri Prof. Dr. Derviş Yılmaz, yeni akademik yılda üniversitelerdeki ücret adaletsizliğinin giderilmesini istedi. Son 10 yılda öğretim üyesi maaşlarında kamuda çalışan emsallerine göre büyük bir gerileme yaşandığını bildiren Prof. Dr. Yılmaz, “Ülkemiz üniversite açma konusunda yaptığı atılımı maalesef akademisyenlerin özlük haklarını düzeltme konusunda yapamadı.” dedi.

Siyaset Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı’nın (SETA) hazırladığı rapora göre Türk akademisyenlerin aldıkları ücretler itibariyle Nijerya, Hindistan, Malezya, Güney Afrika, Brezilya ve Arjantinli meslektaşlarının gerisinde bulunduğuna dikkat çeken Derviş Yılmaz, üniversitedeki en düşük akademisyen maaşı 4 bin lira olması gerektiğini aksi tadirde beyin göçünün engellenemeyeceğini söyledi.

"ÜNİVERSİTELER CAZİBESİNİ YİTİRDİ"
 
Açıklamasında Ekonomik anlamda son 10 yılda, öğretim üyelerinin maaşlarında büyük bir gerileme yaşandığını anlatan Yılmaz, üniversite personelinin en büyük beklentisinin maaşlar konusundaki iyileşme olduğunu kaydetti. Akademisyenliğin artık tercih edilen bir meslek olmak çıktığını söyleyen Yılmaz, 10 yıllık bir araştırma görevlisinin 2 bin lira civarında maaş aldığını, yardımcı doçent maaşının ise 2 bin 700 lira olduğunu ifade etti. Dünya ile rekabet için maaşlarda iyileştirmenin şart olduğunu kaydeden Yılmaz, bu maaşlarla beyin göçünün engellenemeyeceğini ifade etti.
 
"REEL ARTIŞ YÜZDE 6"

2002-2013 döneminde öğretim üyeleri ile hâkim, avukat, mühendis, doktor ve şube müdürü gibi diğer devlet memurlarının maaşları arasındaki farkın akademisyenler aley­hine daraldığını söyleyen Yılmaz, söz konusu dönemde diğer kamu çalışanlarının ortalama maaşı, reel olarak yüzde 61 artarken, öğretim üyelerinin maaşı ortalama olarak sadece yüzde 6’lık bir artış olduğunu ifade etti. Kamuda, araştırmacı veya uzman sıfatına sahip memurun, üniversitede aynı ünvana sahip akademisyenden iki kat fazla maaş aldığını söyleyen Derviş bu konuda YÖK, sendikalar ve rektörlere büyük görevlen düştüğünü ve sorunun hükümet nezdinde yüksek sesle dile getirilmesi gerektiğini kaydetti.