Umut Operasyonu davası sanığı Muzaffer Dağdeviren İstanbul'da öldürülmüştü. Ülkücülük ile başlayan sonra islamcılık ile devam eden hayatı çete üyeliği ile son buldu
Abone ol22 Eylül'de İstanbul'da öldürülen, Umut Operasyonu davası sanığı Muzaffer Dağdeviren, ülkücüyken cezaevine girdi. Orada radikal İslamcı harekete katıldı. Tahliye olduktan sonra da çek senet tahsilatı yapan bir çetenin üyesi oldu İstanbul Fatih'te 22 Eylül'de meydana gelen silahlı çatışmada başından vurularak öldürülen "Umut Operasyonu" davası sanığı Muzaffer Dağdeviren'in, Türkiye'deki cezaevi gerçeğinin dikkat çekici bir örneği olduğu ortaya çıktı. Çünkü Dağdeviren, cezaevine her girişinde tanıştığı gruplar sayesinde, ülkücülükten islamcılığa, terör eylemciliğinden çek senet tahsilatcılığına uzanmıştı. Dağdeviren, 12 Eylül 1980 sonrası ülkücülerle ilgili suçlamalar nedeniyle Bursa Cezaevi'ne konuldu. Burada "Evrensel İs-lami Hareket" bünyesine katıldı. İran yanlısı dergi Tipi değişti, takkeli, sakallı, cüppeli haliyle fotoğraflar çektirdi. Bu fotoğraflar, Iran rejimi yanlısı olduğu bilinen "Olaylara Objektif" dergisinin Ağustos 1989 tarihli baskısında yer alırken Dağdeviren, aynı dergiye "Müslüman Kamuoyuna Duyuru" başlığıyla bir yazı yazmaktan geri kalmadı. Aradan zaman geçti. Tahliye olan Dağdeviren, örgüt adına çeşitli eylemlere katılmayı sürdürdü. En sonunda Uğur Mumcu, Bahriye Üçok, Ahmet Taner Kışlalı ve Muammer Aksoy'un da aralarında bulunduğu 22 faili meçhul cinayetle ilgili olarak açılan Umut Davası'nın sanıkları arasında yer aldı. Açılan dava sonunda 3 yıl 9 ay ağır hapis cezasına çarptırdı. Tahliyenin ardından, "Ahtapot" adı verilen operasyonda l Ağustos 2003 tarihinde 59 adamı ile birlikte gözaltına alınan Dağdeviren, bu kez Kürşat Yılmaz ve Haluk Kırcı'nın kurduğu iddia edilen çeteye katılmıştı. İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanmaya başlandı. O günlerde Dağdeviren ile bir grup arasında, Fatih Vatan Caddesi üzerindeki Çağrı Otomotiv'in önünde silahlı kavga çıktı. Başından vurulan Dağdeviren, olay yerinde hayatını kaybetti. Dağdeviren'in, Çağrı Otomotiv'in sahipleriyle başka bir grup arasında arabuluculuk yaptığı ve 50 bin dolar komisyon istediği öne sürüldü. Çatışmanın da galeri sahiplerinin bu parayı çok bulması üzerine çıktığı iddia edildi. Kaynak: www.vatanim.com.tr