Hastanedeki tedavisi süren kaymakam Naif Yavuz, TRT Haber bültenine telefonla bağlanıp soruları cevapladı.
Abone olNaif Yavuz, TRT Ha-ber'e yaptığı açıklamada da kendisini provokatörlerin elinden kurtaran köylülere teşekkür etti.
Hiç kimseye kırgın olmadığının altını çizerken çarpıcı bir tespitte bulundu: "Basına çıkıp 'Devlet nerede?' diye haykıranlar devletin oraya gitmesini hazmedemiyor."
Hayatını kaybedenlerin yakınlarını ziyarete giden Uludere Kaymakamı Naif Yavuz, taziye çadırında saldırıya uğradı. 3 çocuk babası Yavuz, yaşadığı çirkin saldırıyı hasta yatağında Anadolu Ajansı'na anlatırken provokasyona dikkat çekti.
Yaklaşık 2 yıldır Uludere'de görev yaptığını hatırlatan Kaymakam, 35 vatandaşın öldüğü olayın ardından cenaze sahipleri ile beraber olduklarını, otopsilerine bizzat katıldığını vurguladı. Oradaki insanlarla beraber ağladığını belirten Yavuz, taziye evinde de 1 saat oturduğunu, saldırının daha sonra meydana gelmesinin provokasyonu gösterdiğini söyledi.
BANA VURANLAR ULUDERELİ DEĞİL
Kendisini arayıp "Sakın buraya gelmeyin." denildiğine işaret eden Kaymakam, "Ben onlara da söyledim. Bu cenaze benim cenazem. Kimse 'gelme' deme haddine ve hakkına sahip değil. Vatandaşların beni bağırlarına basması, başkalarını rahatsız etti. Beni orada koruyan köylülerdir. Bana vuranların hiçbiri Uludereli değil. Dışarıdan gelen provokatörlerdir." dedi.
HEPSİ BENİM YAVRULARIMDI
Olayda hayatını kaybedenler için, "Bunlar küçükten büyüğe kadar hepsi benim kardeşlerim, hepsi benim yavrularımdı." diyen Yavuz, olaydan 2 gün önce Gülyazı köyünde bulunduğunu ve cenazesi olan insanlarla beraber halı saha açılışını yaptıklarını hatırlattı. Irak sınırında yaşanan olayın kendilerini üzüntüye boğduğunu, eşiyle beraber iki gün boyunca ağladıklarını dile getirerek, şunları söyledi:
"Gözümüze uyku girmedi. Ekmek, yemek yiyemedik. Olay olduktan sonra oradaki insanlarla beraber ağladık. Onlar bizi bağırlarına bastı. Cenazeler defnedildi. Sayın bakanlarımızın da geleceğini bildiğimiz için hep beraber gitme kararı aldık. Cenaze sahipleri bizi canı gönülden kucakladılar."
VATANDAŞLARIN BENİ BAĞRINA BASMASI BAŞKALARINI RAHATSIZ ETTİ
Naif Yavuz, saldırının taziye ziyaretinden sonra yaşandığını anlattı: "Ben o taziye evinde cenaze sahipleri ile bir saate yakın durdum. Vatandaşımla beraber oturdum, duamızı yaptık. Değişik yerlerden provokatörlerin geldiği haberlerini aldık. Bakanlarımızın beraber buraya gelmesinin uygun olmadığını düşündük ve oradaki insanlarla, bir grup ileri gelenleriyle konuşarak o insanları alıp başka bir yerde sayın bakanlarımızla görüştürmek istedik. Ailelerin ileri gelenleri bunu kabul ettiler. Bize öncülük ettiler. 'Sayın kaymakamım buyurun gidelim' dediler. Bu durum bazılarını rahatsız etti. (Sakın buraya gelmeyin) diyenler oldu. Onlara 'bu cenaze benim cenazemdir' dedim. Vatandaşların beni bağırlarına basması, başkalarını rahatsız etmiştir. Bana saldıranlar asla ve asla cenaze sahipleri değildir. Hatta, cenaze sahiplerinden bana bir haber geldi, 'Kaymakama yapılan bu saldırı, bir önceki saldırıdan daha çok bizi rencide etmiştir. Çok daha üzmüştür' diye. Cenaze sahipleri beni aradılar, üzüntülerini dile getirdiler. Beni orada koruyan da köylünün kendisidir. Bana vuranların hiçbiri Uludereli değildir. Dışarıdan gelen provokatörlerdir." diye konuştu.