Uluç'a aşık olacak kadar aşıktı. Şimdi hayranlığının kaybolduğunu itiraf ediyor. Peki Arman'ı böyle söyleten ne oldu?
Abone olAyşe Arman, Hıncal Uluç'a hayranlık duygularını kaybetti. Onu Hayal ettiği şeyleri yazan ve düşünen bir insan olarak tanımlıyordu. İki eski dost artık düşman oldu. Uluçla arası bir süredir iyi dğildi. üzereydi zaten. Son yazı bunun açık ilanı oldu.
Uluç için birilerinin "Kendine gel" demesini bekleyen Arman, bunadığını şu sözlerle ima etti:
"Belki bunun adı, dengeyi şaşırmak, kaçırmak ya da yaş almak, bilmiyorum."
Arman, Uluç'un ibretlik halde olduğunu düşünüyor. Yazarı fena halde kızdıracak bir de tarif yaptı:
"Çocuğu yaşında birinden hayat dersi almaya elbette ihtiyacı yoktur ama silkinmesi gerekiyor sanki. O, "Her şeyi ben bilirim" havasından vazgeçmesi gerekiyor. O, bir icazet makamı değil bu medyada. Kimse değil. Öyle davranmak, "Ben dersem olur, demezsem olmaz" yapmak, "Benim beğendiğim iyi iştir, beğenmediğim değildir"e, işin en kötüsü inanmak, bence vahim, çok vahim. Onu seven birilerinin acilen onu dürtmesi icap ediyor. Ama öyle bir ruh halinde ki, kendi sesinden ve kahkahasından başka hiçbir şey duyamıyor. Uzaktan onun başına gelenleri bir hayat dersi gibi izliyorum."
Yazarı asıl üzen ise Muammer Yaprakgül ile yaptığı röportajı okumamış olması. Röportajı okumadığını şu cümleyle özetledi.
"Başlığı okuyor ve kararını veriyor. "Evlendiğimde 23 sevgilim vardı" o, sadece bu cümleye takıyor. Efendim niye sormamışım, "Bir insanın nasıl 23 sevgilisi olur?" diye; sordum, "Başarı böyle bir şeydir, güç böyle bir şeydir, kadınlar gelir" cevabı verdi."