BIST 9.627
DOLAR 35,25
EURO 36,81
ALTIN 2.967,70
HABER /  GÜNCEL

Ülkücüler'den tahliye isyanı

Yargıtay'ın, DEP'in tutuklu milletvekillerini salıverme kararına en sert tepki, Ülkü Ocakları'ndan geldi. Başkan Alişan Satılmış, kararı alkışlayanları topa tuttu.

Abone ol

İşte Ülkü Ocakları'ndan gelen yazılı açıklamanın tamamı: Kıblesi Avrupa Birliği ve Amerika olanlar, sembolleştirdikleri PKK'lı Leyla Zana ve cezaevinde yatan diğer DEP eski milletvekillerini nihayet tahliye ederek, dayatmalar karşısında bir kez daha boyun eğmişlerdir. AKP'nin taviz üzerine gelişen Avrupa Birliği ilişkilerinin yarattığı atmosferi çok iyi değerlendirenler, aylardır Leyla Zana ve diğerleri adına oluşturdukları gündemi, kendi istek ve arzularına yönelik zaferle sonuçlandırmışlardır. Avrupa Birliği sürecinde adeta ön şartlardan birisi olan Leyla Zana ve DEP'lilerin özgürlüğü, AKP iktidarı ve muhalefet partileri tarafından sevinçle karşılanan bir hadise olmuştur. PKK'lı etiketlerinden hiçbir zaman sıyrılmamış ve bu kimlikleri ile sürekli övünmüş kişilerin cezaevinden tahliye edilmesi, birçok çevreyi bayram havasına sokmuştur. " Avrupa Birliğine bahane bırakmayacağız" anlayışı ile bölücüleri baştacı eden AKP iktidarı, DEP'lileri adeta törenle cezaevinden çıkarmıştır. Avrupa Birliğinin özel ilgisi, medyanın yoğun ısrarı oluşunca, Leyla Zana ve diğerleri için kurtuluş yolu açılmış oldu. Türk Devletini yönetenlerin tahliye sonrası yaptıkları yorumlar ise Leyla Zana ve diğerlerinin sanki bölücülükten değil, vatan kahramanlığından yargılanıp, ceza aldıkları gibi bir sonucu doğurmuştur. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın 'Ülkemizin barışı ve huzuru için hayırlı olsun' ifadeleri de ya içerden çıkanları tanımaması ya da yaşadığı sevincin ölçüsünü göstermektedir. Türkiye'yi çiftlikleri gibi görüp, kime sahip çıkılacağına, kime çıkılmayacağına, hangi yasaların çıkacağını bir bir dikte ettiren Avrupa Birliği, bölücü örgütün mensubu olarak yargılanan DEP'lileri AKP köprüsü ile kurtararak, siyasallaşan Kürtçülük noktasında, diplomatik militan olarak kullanacaktır. Avrupa Birliği'nin kucağına oturularak hazırlanan yasalarımızın ortaya çıkardığı garabet işte budur. Hiçbir vatansever için yapmayacakları yasal kıyağı, "demokrasi,özgürlük" adı altında bölücü örgüt üyeleri için yapmışlardır. Avrupa Birliği hayali için Türkiye'nin bütün koruyucu sigortalarını ortadan kaldıran ve bölücüleri baş tacı eden AKP, yaptıkları ve ilerde yapacakları ile kimden yana olduğunu net bir şekilde göstermiştir. Bugün ,Avrupa Birliği istedi diye, cezaevinden PKK'lıların yaptığı törenlerle çıkartılan kişiler için zafer çığlıkları atılıyorsa, bunca şehidi, bunca gaziyi niçin verdik, bu kadar acı yüklü bedeli niçin ödedik? Türkiye, kendi milli iradesini ve bağımsızlığını tamamen kaybetmek üzeredir. AKP iktidarı, ülkeyi adım adım federasyona doğru sürüklemektedir. PKK'nın yıllardır kan ve vahşet temelinde istediği talepleri bugün bu iktidar tarafından bir bir gerçekleştirilmektedir. Azgınlaşan talepleri ise gün geçtikçe artan bölücü-Kürtçü çevrelerin Leyla Zana ve diğer eski DEP'lilerle yaşadıkları zaferin dümenini şimdi,İmralı'daki eşkiya başının kurtarılmasına çevirmişlerdir. Avrupa Birliği sürecinde ısınacak yeni gündem bu olacaktır. Amerika Birleşik Devletlerinin ve Avrupa Birliği'nin taleplerini, dayatmalarını ilahi bir emir gibi algılayan AKP iktidarı,bu konuda da kendi üzerine düşeni yapacaktır (!) Türk milleti; ABD,AB ve AKP işbirliği içinde tehlikeli bir süreci yaşamaktadır. Yaşanan acı gerçekler göstermiştir ki; Türk milleti üzerinde ciddi oyunlar oynanmaktadır.Yüce Türk milletini, gelişen olaylar karşısında milli refleksi kuşanmaya ve duyarlı olmaya davet ediyoruz.

ani