Ulaştırma Bakanı Ahmet Arslan, Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nün geçiş ücretleriyle ilgili tartışmalara noktayı koydu. Arslan, "Şu anda köprüden otomobiller 9 lira 90 kuruşa, kamyonlar ise 21 lire 29 kuruşa geçecek" dedi.
Abone olUlaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nden geçişler dolarla mı olacak tartışmalarına ilişkin açıklama yaptı.
Köprünün uluslararası bir proje olduğu için ihaleye çıkarken dolar bazında çıkıldığını belirten Arslan, "Vatandaş ücreti dolarla ödemeyecek, TL ile ödeyecek" dedi.
DOLARDA 1 OCAK KURU GEÇERLİ OLACAK
3. Köprü'nün geçiş ücretlerine ilişkin de Arslan, geçiş ücretinin dolar bazlı olmasının nedeninin uluslararası proje olmasından kaynaklandığını anlattı. Sözleşmede "1 Ocak tarihindeki dolar kuru esas alınır, TL'ye çevrilir ve bu bir yıl boyunca geçerli olur." ibaresinin bulunduğunu bildiren Arslan, sözleşmede 3 dolar artı KDV ve yıllara bağlı değişim bulunduğunu kaydetti. Arslan, sözlerini şöyle sürdürdü:
HİÇKİMSE DOLAR OLARAK GEÇİŞ ÜCDETİ ÖDEMEYECEK
"İnsanlarımız kesinlikle bilsinler ki hiçbir şekilde dolarla geçmeyecekler. Böyle bir şey söz konusu değil. Türkiye Cumhuriyeti, TL'ye bu kadar değer kazandırmaya çalışırken dolar bazlı iş yapmamız mümkün değil, doğru da değil. Hesaplama dolar bazlıdır. Şu anki parayla 9 lira 90 kuruş. Otomobiller 9,9 liraya geçebilecek. Araçlar büyüdükçe aksına bağlı olarak fiyatlar değişiyor. Kamyon için de 21,29 lira. Bu sene sonuna kadar geçerli olacak. 1 Ocak'ta ise dolar kuruna bağlı olarak yeniden TL bazında bir rakam belirlenmiş olacak ve bir yıl boyunca da o geçerli olacak. Hiçbir şekilde vatandaşın dolarla işi yok."
3. KÖPRÜ'DE NAKİT ÖDEME DA OLACAK
Bakan Arslan, Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nde OGS ve HGS'nin yanı sıra köprüye alışmalarını sağlamak için nakit para ile geçişin de bulunacağını, daha sonraki süreçte nakit geçişin kaldırılacağını bildirdi. Avrupa yakasında serbest geçiş sistemiyle geçişin de mümkün olabileceğini belirten Arslan, gelecekte bu sistemin yaygınlaştırılacağını ifade etti. Arslan, KDV oranının köprülerde yüzde 8, otoyollarda yüzde 18 olduğunu, açıkladığı köprü geçiş ücretlerine KDV'nin dahil edildiğini de söyledi.
PROJELERDE AKSAMA YOK, BAZILARI ERKEN BİTECEK
"Projelerimizde herhangi bir aksama yok. Bütün büyük projelerimizi takvimlerimize uygun, hatta mümkünse daha da erken bitirmenin gayreti içindeyiz. Bu, büyüyen, güçlenen Türkiye'nin 2023 hedeflerine ve sonraki hedeflerine sağlıklı yürümesini getirecek."
HAYDARPAŞA, TREN GARI OLARAK HİZMET VERECEK
Haydarpaşa Garı'yla ilgili sorulara da yanıt veren Bakan Arslan, "Haydarpaşa Garı, yüksek hızlı trenlerle birlikte İstanbul'a, İstanbullulara ve ülkemize tren garı olarak hizmet vermeye devam edecek" diye konuştu.
HAYDARPAŞA DÖNÜŞÜM PROJESİ GELİYOR
Tarihi Haydarpaşa Tren Garı'nın ülke ve demiryolları için sembolik değeri olduğunu anlatan Arslan, garın etrafındaki yapılaşmayla ilgili İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile birlikte bir dönüşüm projesi çalışmasının devam ettiğini söyledi.
YÜKSEK HIZLI TRENLER GELECEK
Haydarpaşa Limanının da dahil edileceği çalışmanın İstanbul'a değer katacağını vurgulayan Arslan, "YHT ile İstanbul'a erişip, daha sonra Avrupa yakasına geçmeyi de öngörüyoruz. Özellikle Ayrılıkçeşme'den, Üsküdar'dan denizin altından Avrupa'ya geçiyoruz. Ancak İstanbul'a giden bütün YHT'ler karşıya geçmeyecek, bazıları geçecek, bazıları tarihi Haydarpaşa Garı'nda kalacak. Haydarpaşa Tren Garı, YHT'ler ile İstanbul'a, İstanbullulara ve ülkemize tren garı olarak hizmet veremeye devam edecek." diye konuştu.
İSTANBUL'A DAĞILIM NOKTASI OLACAK
Arslan, tarihi garın, YHT kullanılarak İstanbul'a gidenlerin dağılabileceği bir nokta olduğuna işaret ederek, "Oradan Marmara'ya, deniz yoluyla karşıya geçme şansı var, yapacağımız yeni büyük projelerle İstanbul'un her yerine aktarma yaparak erişme şansları var. Haydarpaşa Garımız demiryolu taşımacılığı anlamında ve özellikle YHT'ler ile taçlanarak, insanımıza hizmet etmeye devam edecek." ifadelerini kullandı.
3. HAVALİMANI İLE İLGİLİ FİNANS SIKINTISI YOK, OLMAZ DA
Bakan Arslan, yapımı devam eden 3. Havalimanı'nda finans sıkıntısı yaşandığı iddialarını da yalanladı.
"15 Temmuz darbe girişimi dahil hiçbir şey, İstanbul 3. Havalimanı Projesi'ni etkilemedi. İstanbul 3. Havalimanı ile ilgili herhangi bir finans sıkıntısının olmadığını, olmayacağını, insanlarımız bilsin. 3. Havalimanı planladığımız ve öngördüğümüz gibi gidiyor. İnşallah 2018'in ilk çeyreğinde 90 milyon yolcuya hitap eden ilk etabını açacağız. 90 milyonluk ilk etabın açılmasından, yaklaşık 2-3 yıl sonra tam kapasiteye ulaşmasını öngörüyoruz. Havalimanı uzun vadede 2. fazı tamamlandığında 200 milyon yolcuya hizmet edecek" diye konuştu.
ATIL KAPASİTE OLUŞTURMAYACAĞIZ
3. Havalimanı'nda 90 milyonluk etabı bitirdikten sonra yolcu artış hızına bağlı olarak, planlayarak etap etap devreye sokacaklarını anlatan Arslan, "Sonunda da 200 milyona erişecek ama hiçbir şekilde atıl kapasite oluşturmayacağız. 90 milyon, 150 milyon, 200 milyona kademeli gideceğiz ki atıl kapasite oluşmasın, milli kaynakları da israf etmiş olamayalım" dedi.
TÜRKİYE'YE GÜVENİN BİR GÖSTERGESİ
Arslan, 3. Havalimanında şu anda günde 3 vardiyada yaklaşık 16 bin kişinin çalıştığını, gelecek yıl bu sayının 30 bine çıkacağını aktardı. Havalimanı çalışmalarında yüzde 35'i geçtiklerini dile getiren Arslan, "Dünyada kriz, likidite, para sıkışıklığı varken, Türkiye'nin geleceğine güvenip böyle büyük bir havalimanını 10 milyar avronun üzerinde hemen finanse eden, uzun vadede 20 milyar avroluk finansman sağlanması Türkiye'ye olan güvenin bir göstergesi. Bu güvenin göstergesi olarak, nakit akışında en ufak bir aksama olmadığı gibi, bundan sonraki planlamalarda da en ufak bir aksama olamayacak. Çünkü, bütün bağlantılar, sözleşmeler buna göre yapılmış durumda" değerlendirmesinde bulundu.
TİB'DEN UZAKLAŞTIRILANLARIN ZATEN FONKSİYONU YOKTU
Arslan, olağanüstü hal (OHAL) kapsamında Telekomünikasyon İletişim Başkanlığının (TİB), Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) bünyesine alınmasını daha önce deklare ettiklerini anımsatarak, "Bugün çıkan kanun hükmündeki kararname (KHK) ile gerek BTK'da gerek TİB'de bilişim uzmanı 196 kişinin görevine son verildi ama vatandaşlarımız 'Sanki düne kadar bunlar görevinin başındaymış da bugün ilişiği kesilmiş' gibi düşünmesinler. Özellikle 17-25 Aralık'tan sonra herhangi bir şekilde bir yanlışlığa aracı olmaması adına bu arkadaşlar zaten TİB'den uzaklaştırılmış ve kurumdaki fonksiyonların hiçbirinin içinde değillerdi. Ancak ne yazık ki 657 diye bir garabetimiz var, bundan dolayı birçok şeyi çalışıp düşünüyorsunuz ancak gerekli adımı atamıyorsunuz." ifadelerini kullandı.
KAMUDA HİÇBİR FETÖ'CÜ KALMAMALI
15 Temmuz darbe girişiminin, FETÖ bağlantılı hiç kimsenin kamuda kalmaması gerektiğini bir kez daha gösterdiğini kaydeden Arslan, şunları kaydetti:
"OHAL kapsamında çıkan KHK ile bunların ilişkileri kesildi ama özellikle belirtmek istiyorum ki bu kişiler zaten 17-25 Aralık'tan sonra TİB ve TİB'in içindeki fonksiyonlar yerine getirilirken tamamen uzaklaştırılmışlardı. Dolayısıyla TİB'in içerisinde son 2-2,5 yıldır görev yapan arkadaşlarımız cansiperane bir şekilde bir de hainlere alet olmayacak bir TİB oluşturmak adına olağanüstü bir gayret sarf ettiler. TİB'de bu görevlerini yerine getiriyorlar. TİB zaten BTK'nın bağlı bir kurumuydu ama bugün itibarıyla o özerk yapısı diyelim tamamen kaldırıldı. Bu fonksiyonlarını BTK'nın başkanlığında yerine getirecek. Vatandaşın kafasında, o yanlışın içindeki insanlar hala görevlerinin başındalardı gibi bir algı vardı, bugün itibarıyla o algı da tamamen bitmiş oldu."