Ufak tefek işler

Bismillahirrahmanirrahim

Bir önceki yazımızda Bişkek’te kalmıştık

Bişkek şartlarına göre fakirlerin bindiği Türkiye’de ise bildiğin zenginler tarafından sürülebilecek cipimizle ışıklarda durduk.

Kadim dostum Semih Babatürk her zamanki adeti mi arada bir kafasına esince mi böyle yapar bilemedim. Miktar olarak beni de şaşırtan büyüklükteki bir parayı bana uzatıp şunu versene dedi!

“Kime?” diye sordum, kafasıyla dilenciyi işaret etti.

Dilenci sallana sallana bizim fakir cipinin yanına geldi.

Emir demiri keser. Emaneti sahibine iade ettik.

Ama adam inanmıyor.

“Bana mı?” diye soruyor,

“He lan sana…” diyoruz!

“Bu çok para, bunu alamam,” diyor.

-Al bir şey olmaz!

Avucunu açmış bozuklukları gösteriyor, “Bunlardan var mı?” diyor.

Ne diyeceksin!

“Bu seferlik böyle idare et.” dedik.

Yeni yıla giriyoruz

Artık kutlamak haram mıydı, mısır patlatsak bunun dinde yeri nedir, meyve tabağı hazırlayıp televizyon izlesek olur mu olmaz mı soruları kafada dönüp durur.

Ruslarda bir inanış var. Yeni yıla ne yaparak girersen bütün yıl boyunca en çok o eylemle meşgul olursun.

Bunun sağlamasını yaptım.

Babam kendine adet edinmiş, saat on ikiyi vurup da havai fişek patlamalarıyla taksimdeki ahali coşunca kalkıp iki rekât şükür namazı kılıyor. Zaten yıl boyunca ne zaman sorsam namazda.

İnanır mısınız içki içerek girenlere de hangi vakit arayıp hâl hatır sorsam ya sarhoş ya da olmak üzere.

2025 yılına namaz kılarken, portakal soyarken ya da Taksim’de…

Ezcümle bir şekilde gireceğiz.

Türkiye Türkleri neden mutsuz!

Naçizane üç beş yer görmüşlüğümüz var.

Dışarının ahalisi bizim kadar kasmıyor.

Biz her duyguyu özellikle de merhameti çok abartılı yaşıyoruz. 

Bütün dünyanın yükü özellikle Türk erkeğinin üzerinde.

Siz bakmayın bizde erkek ucuzluğa düşmüş mal hükmünde!

Dışarı memleketlerde çok değerli.

Türk erkeği otuz beş yaşında, “Ben öldükten sonra bu çocuklar ne olacak, karıma kim bakacak?” diye para biriktireyim derken abartıyor.

Medeni kanunumuz Türk erkeğini o kadar ezdi ki, nüfusumuz azalıyor, azalmaya devam edecek!

Boşanmalar artacak, gençler evlilikten soğudu, daha da soğuyacak. 

Geçmiş gün eski vekillerden birisi İstanbul sözleşmesine evet oyu verdiği için helallik istemişti. 

Ben kendi hesabıma helal etmiyorum, etmesine de!

Bakıyorum, benim helallikten önce o kadar boşanma, annesiz ya da babasız büyümeye mahkûm edilmiş bir dünya bebe şebe… Güney Kore’den sonra dünyada yaşlanma hızında ikinci sırada bir halk!

Boşuna demiyorum, ahiret günü en avantajlı meslek grupları başta çobanlar olmak üzere, az maaşlılar ve basit işlerde çalışan ahali olacak diye!

Neyse!

2025 başta okurlarıma olmak üzere bütün insanlığa hayırlı bereketli ve huzur dolu günler getirsin.

Esen kalın efendim!

Son Söz: O halde sakın Allah'ın peygamberlerine olan vaadinden cayacağını sanma! Şüphesiz Allah her şeye galiptir, intikam sahibidir. İbrahim-47