Bu akşam oynan UEFA Kupası rövanş maçları bizim için tam bir hezimet oldu. Sadece Beşiktaş'ın tur atladığı gecede, Trabzonspor ve Gençlerbirliği tel tel döküldü...
Abone olKuralar çekildiğinde UEFA'daki temsilcilerimiz iki aşırı kolay bir de ciddi rakiple eşleşmişti. Açıkçası üçte üç hiç de uzak bir ihtimal değildi. Fakat UEFA'daki temsilcilerimizin geçen yılki performanslarına henüz ulaşmamış olması ilk maçların umduğumuz gibi sonuçlanmamasına neden olmuştu. İkinci maçları endişe ve umutla bekliyorduk, ne yazık ki endişelerimiz haklı çıktı. Gençlerbirliği'ni seyretmek futbolseverlere hüzün veriyor artık. Daha geçen yıl Sporting Lizbon, Parma ve Blackburn Rovers gibi dünyada isim yapmış ekipleri kupa dışına iten ve kupayı kazanan takıma elenen Ankara Rüzgarı bu yıl ne yazık ki bir akşamüstü imbatı kadar bile ürpertmiyor kimseyi. Egaleo maçının ilk devresi boyunca rakip ceza sahası önünde, fakat etkisiz bir oyun ortaya koydular. Baskılı oyunları o kadar inandırıcılıktan ve tehditkarlıktan yoksundu ki maç bütün gece sürse bile gol atabileceğe hiç de benzemiyorlardı. Nitekim golleri Yunanistan'da elde ettikleri skor avantajını korumak gayesiyle sahaya çıkan Egaleo attı. Kornerden gelen topa 41'de Barkoglou kale sahası ön çizgisi üstünden demarke vaziyette kafayla vurdu, bunu kendi hesaplarına attılar. İkinci yarı Sedat'ın yerine Boliç'i alan Erdoğan Arıca ilk yarının sonunda yedikleri golü çıkarmak için ihtiyaçları olan üç golün peşine düştü, hiç hesaplamadığı biçimde buldu da birini. Gençlerin golünü 54'te acemi Yunanlılar kendi kalelerine attı. Futbolseverin hesabına ise Gençlerbirliği'nin çöküşünü izlemek düştü. Sıkıntılı diye nitelemenin hayli iyimser olacağı günler yaşayan Beşiktaş, zayıf diye nitelemenin bile övgü sayılabileceği rakiplerinin karşısına tur için çıktı. İlk maçta elde ettikleri avantajlı skora rağmen bu sezonki güven vermeyen futbol çizgisi taraftarların bu maçı endişe ile beklemesine yol açmıştı. Del Bosque'nin sahaya sürdüğü sürpriz kadro istekliydi fakat hata yapmaktan ölesiye korktuklarından inisiyatif almıyordu Beşiktaşlı oyuncular. İlk yarının sonunda bunun istisnası gerçekleşti İbrahim Toraman'ın taca çıkmasını engellediği top rakip ceza sahasına doğru bir biçimde aktarıldı ve orada sahadaki en iyi iki oyuncu Pancu ve İbrahim Üzülmez'in çabalarıyla, İbrahim'in ayağından gol oldu. Beşiktaş ikinci yarıya hem Tümer ve Sergen'i oyuna, hem de bir sıfır önde olmanın avantajını arkasına alarak çıktı. Bu da daha pozitif bir görüntü sergilemelerine yol açtı. Daha kontrollü göründüğü ikinci devrede skoru koruyan Kara Kartal UEFA'da grup maçları oynamaya hak kazandı. Bodo gibi önemsiz bir takımı elemiş olmanın başka bir getirisi de olamaz zaten. Temsilcilerimiz arasında en zorlu rakiple eşleşen Trabzonspor, San Mames'e ufak bir avantajla çıktı. Maçtaki ilk ciddi atakta 6. dakikada ceza sahamızın sağından Emrah ve Hüseyin'i çalımlayarak giren Ezquerro Athletic'e tur için gereken golü attı. Bu can sıkıcı başlangıcın devamında hiçbir risk almaya gerek görmeyen ev sahibi sağlamcı bir oyunu tercih ederken, temsilcimiz sağ kanattan Yattara ile Fatih'in kurduğu şirketle kimi zaman tehlikeli oldu. İlk devrenin sonunda ev sahibi ekip amacına ulaşmış gözüküyordu. İkinci yarıda benzer bir tempoda geçti 62'de orta sahada kazandıkları topla bu kez Yeste ceza sahamıza çalımlarla girdi ve farkı ikiye çıkardı. İkinci yarı daha da cılızlaşan Trabzon atakları sonucu değiştirmeye yetmedi ve Trabzon da ligimize geri döndü. Kaynak : TNN