BIST 9.636
DOLAR 34,65
EURO 36,35
ALTIN 2.929,77
HABER /  GÜNCEL

UAEK, İran'dan endişe duyuyor

Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu, nükleer çalışmalarına ara vermeyen İran'ı azarlayıp, Tahran'ın uranyum zengileştirme faaliyetlerinden endişe duyduğunu açıkladı.

Abone ol

Birleşmiş Milletler'e bağlı Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu (UAEK), nükleer çalışmalarına ara vermeyen İran'ı azarladı.

UAEK yönetim kurulu, Tahran'ın uranyum zenginleştirme faaliyetlerini durdurmamasının "çok endişe verici" olduğunu söyledi.

İran, nükleer enerji programının barışçıl amaçlara hizmet edeceğini söylese de, ABD, İsrail ve bazı diğer ülkeler, nükleer silah geliştirdiğinden endişe ediyor.

UAEK'in 35 üyesinden 31'i önergeyi kabul ederken; biri ret, üçü de çekimser oy kullandı.

Önergeyi kabul etmeyen tek ülke Küba'ydı. Mısır, Ekvador ve Tunus ise çekimser kaldı. Bu dört ülke de, şu anda İran'ın dönem başkanlığını yaptığı Bağlantısızlar Hareketi'nin üyesi.

Bağlantısızlar Hareketi'nin başka bir üyesi olan Güney Afrika, önergenin yazılışında ufak bir değişiklik yapılmasını isteyince görüşmelerde birkaç saatlik gecikme yaşandı.

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi ise İran hakkında dördü yaptırım içeren toplam altı önerge geçirmişti.

'Oyalama'

UAEK'in önergesi, ABD, Çin, Rusya, Almanya, Fransa ve İngiltere tarafından sunuldu.

Vienna'da bulunan BBC muhabiri Bethany Bell, bu önergenin, dünyanın altı kuvvetli ülkesinin görüş birliği temsil ettiğini söylüyor.

Muhabirimiz ayrıca, İsrail'in de askeri operasyon imalarını arttırdığı bir dönemde bu önergenin İran üzerindeki baskıyı arttırdığını ekliyor.

ABD ve Avrupa Birliği ayrıca İran için çok önemli olan petrol ihracatını hedefleyen bir dizi yaptırımı uygulamaya başladı.

AB dışişleri bakanları geçtiğimiz hafta sonu yaptıkları açıklamada başka önlemleri de gözden geçirdiklerini söylemişti.

UAEK yönetim kuruluna Perşembe günü yaptığı açıklamada AB, İran'ın "oyalama girişimini kabul edilemez" bulduğunu söyledi.

AB, açıklamasında "İran, nükleer programının barışçıl amaçlar taşıdığına dair küresel güven oluşturulabilmesi için gereken görüşmelere ciddi bir şekilde ve koşulsuz yanaşmadı" dedi.