BIST 9.627
DOLAR 35,25
EURO 36,70
ALTIN 2.966,80
HABER /  GÜNCEL

TV dizileri Türkçeyi katlediyor

Akalın, televizyon dizilerini dizi kahramanlarını yanlış Türkçe konuşturup gençlere kötü örnek olmakla suçladı.

Abone ol

Türk Dil Kurumu (TDK) Başkanı Prof. Dr. Şükrü Haluk Akalın, Türkiye'deki gençlerin çoğunun sevilen televizyon dizilerindeki kahramanlar gibi davranmaya, onlar gibi konuşmaya özen gösterdiğini söyledi. Akalın, 44. Türk Dil Bayramı ve Yunus Emre'yi Anma Törenleri kapsamında Karaman Belediyesi Yunus Emre Konferans Salonu'nda düzenlenen ''Televizyon Dizilerinde Türkçe'' konulu bilgi şöleninde konuşma yaptı. Müzikte ve kitle iletişim araçlarında kullanılan dilin çok önemli olduğunu ifade eden Akalın, özellikle gençleri etkileyen televizyon dizilerinde kullanılan Türkçe'ye dikkat çekmeyi amaçladıklarını belirterek, ''Çünkü gençlerimizin çoğu, sevilen dizilerdeki kahramanlar gibi davranmaya, onlar gibi konuşmaya özen gösteriyor'' dedi. Akalın, gençlerin kendilerini dizilerdeki kahramanlarla özdeşleştirdiğini belirterek, ''Televizyon dizileri, dili büyük ölçüde etkilemektedir'' diye konuştu. TDK Proje Başkanı Prof. Dr. Zeynep Korkmaz ise ''Karamanoğlu Mehmet Bey'in Fermanından Günümüz Televizyon Türkçesi'ne'' başlıklı konuşmasında, Karamanoğlu Mehmet Bey'in, 1277 yılındaki fermanıyla, hem yazı hem de konuşma dilinde Türkçe'nin kullanılmasını ''buyurduğunu'' söyledi. 13. yüzyılda Moğolların baskısı nedeniyle Selçuklu Devleti'nin parçalandığını ve beyliklere ayrıldığını belirten Korkmaz, beyliklerin başında bulunanların, günlük hayatta kendi konuşma dillerini esas aldıklarını anlattı. Böylece Arapça ve Farsça'ya karşı mücadele eden ve yazı dili olma savaşı içindeki Türkçe'nin, büyük güç bulduğunu belirten Korkmaz, bugün Türkiye Türkçesi'nin oluşumu ve gelişmesinde beyliklerin bu bilinçli davranışlarının önemli katkısı olduğunu vurguladı. O dönemden, Cumhuriyet'in ilan edildiği güne kadar Türkçe'nin bazı evrelerden geçtiğini dile getiren Korkmaz, şöyle konuştu: ''Mustafa Kemal Atatürk, dildeki hastalığı bularak tedavi etmeye çalıştı. 1932 yılında kurduğu Türk Dil Kurumu, Türkçe'yi, büyük ölçüde yabancı kelimelerden arındırdı. TDK'nin kuruluşundan bugüne kadar Türkçe, büyük gelişme sağladı. Bugün ise yine karşımıza ciddi sorunlar çıktı. Karamanoğlu Mehmet Bey'in kendi döneminde yaptığı gibi dilimizi korumaya yönelik bilinçli hareket etmezsek, dilimiz felce uğrar. Dilimizdeki, gramer gibi bazı ölçüleri dikkate almazsak yozlaşmanın önüne geçmeliyiz.'' TELEVİZYON DİLİNİN ETKİSİ Korkmaz, sıkıntının temelinde dilin yeterince öğrenilmemesi ve bilinç eksikliği yattığını belirterek, ''Günümüzde iletişim araçları, dilin büyük ve en önemli yayıcısı konumundadır. Bu araçlar içinde televizyon çok önemli bir yer tutmaktadır. 7'den 70'e herkes televizyon izliyor. Eğer televizyon sağlıklı bir dil kullanmazsa, dile en büyük kötülüğü yapmış olur'' diye konuştu. Türkçe'de, imla, telaffuz, yabancı dilde eğitim, dil eğitimi yetersizliği gibi sorunların bulunduğunu ifade eden korkmaz, televizyonlardaki yanlış Türkçe kullanımının, televizyonların adlarıyla başladığını savundu. Korkmaz, Türkiye'de yabancı kelimelere hayranlık duyulduğunu ileri sürerek, ''Özellikle ABD İngilizcesi'ne duyulan hayranlık, Türkçe'nin canına okuyor'' dedi. İşyeri adlarından ürünlere kadar Türkiye'de bir ''İngilizce sevdası'' olduğunu söyleyen Korkmaz, ''Birçok yerde 'seç al' yerine 'self servis', 'sayı panosu' yerine 'skorboard' yazılıyor. Gençler, alışveriş yerine 'shop house' diyor. Dilimize gereken özeni gösterelim. Özen göstermezsek dilimiz çöküntüye uğrar. Kısacası dil yoksa, o toplum, millet olma özelliğini sonsuza kadar kaybeder'' diye konuştu.