BIST 9.725
DOLAR 35,18
EURO 36,72
ALTIN 2.965,17
HABER /  MEDYA

Türköne'den Kürt kadınlarına jest!

Zaman Gazetesi yazarı Mümtazer Türköne bugünkü yazısında PKK'nın daha önceki hedeflerinden yola çıkarak bugün gelinen durumu anlattı.

Abone ol

İNTERNETHABER- Zaman Gazetesi yazarı Mümtazer Türköne, 29 yıl süren savaşın bittiğini, bundan sonra başlayacak olası bir savaşın "yeni bir savaş" olacağını yazdı.

Geçen 29 yılın Kürtlerin hayatını da değiştirdiğini belirten Türköne, yazısının ilgili bölümünde, "Türkiye’nin en özgüvenli ve kişilikli kadınları Kürtlerin arasından çıkıyor." diyerek Kürt halkının kimliğini koruduğunu da belirtiyor:

"29 yıl, biz faniler için çok uzun bir süre. Kürtlerin geleneksel toplum yapıları, bu hızlanan tarih içinde darmadağın oldu. Aşiret yapıları çözüldü. Silahlı çatışmaların ve kaba asimilasyon politikalarının baskısı altında bağımsız bir kimlik oluştu. Bugün Türkiye’nin en özgüvenli ve kişilikli kadınları Kürtlerin arasından çıkıyor. Çeyrek asrı aşan bu dönem zarfında terör, hızlı bir modernleşme sürecinin gözlerden sakladı. Terör gölgesi kalktıktan sonra, bu modern yapıları daha açık seçebiliyoruz. Bunların içinde belki de en önemlisi, Kürtler kimlik siyaseti yapmayı ve bu siyasetle ülke siyasetinin bir parçası olmayı öğrendiler. Silaha odaklanmak ve soruna dair bütün gelişmeleri silaha indirgemek Kürtlerin siyaset üretme yeteneğini göz ardı ettiği için yanlış. Siyaset imkân sanatıdır. Silah ise imkânlardan sadece biri; ve uzunca bir süre elverişli bir imkân olamayacağı ortada." 

PKK'NIN PLANI ÇÖKTÜ

PKK'nın amacının bir Kürt devleti kurmak olduğunu ama bu stratejinin 1999 yılında çöktüğünü belirten Türköne, PKK'nın ciddiye alındığını ve hazırlanan demokratikleşme paketi ve ana dilde eğitim hakkı ile artık bir bahaneleri kalmayacağını belirtti:

"PKK’nın, silahlı mücadelesini üzerine inşa ettiği stratejisi, bağımsız bir devlet kurmaktı. 1999’da bu strateji çöktü. Geçen sene, ateşin sönmeden önceki son parlaması gibi, başarısız “devrimci halk savaşı” teşebbüsü ile sona erdi. Güvenlikçiler, “PKK tekrar savaşa başlarsa” endişesi ile silahların hareketini takip ederken, bu ihtimalin asıl PKK için bir felaket olacağını fark edemiyorlar. PKK muhatap alındı, Türkiye Cumhuriyeti Devleti artık farklı etnik ve dinî kökene mensup vatandaşları nezdindeki meşruiyetini “kimlik politikaları”na dayandırıyor. KCK’nın yeni eğitim yılı için “bir haftalık boykot” çağrısı gördüğü çok düşük katılımla başarısızlığa uğradı. Anadilde eğitim başladıktan sonra, Kürtlerin “bu ülkede her şey olabiliyoruz, ama Kürt olamıyoruz” itirazı artık mesnedlerinin tamamını kaybetmiş olacak. PKK, demokratikleşme paketinin içeriği ile değil, bu paket üzerindeki tartışmaların önüne açacağı siyaset yapma imkânlarıyla ilgili."

CEMİL BAYIK KÖTÜ POLİS, TUĞLUK İYİ POLİS

"Herkes siyaset yapıyor" diyerek yazısına devam eden Türköne, Abdullah Öcalan'ın muhatap alınmak istediğini, Cemil Bayık'ın kötü polis, Aysel Tuğluk'un iyi polisi oynadığını söyledi:

"Herkes kendince siyaset yapıyor. Öcalan, özetle daha fazla muhatap alınmayı istiyor. Cemil Bayık kötü polisi, Aysel Tuğluk iyi polisi oynayarak, Suriye Kürtleri için devlet politikasını etkilemeye çalışıyor. PKK, adeta Devlet’i, Suriye Kürtlerinin hamisi haline getirmek için didinip duruyor. BDP, önümüzdeki seçimlere silahın sağladığı üstünlüğü sürdürerek girmeye çalışıyor. Silahın adı, silahın tehdidi, savaş lafları sık sık telaffuz ediliyor; ama kendisinin ortaya çıkacağı bir siyaset zemini görünmüyor.

Güneydoğu, uzun süren bir kışın sonunda gelen baharı yaşıyor. 2009 yılından bu yana devlet yeni bir sözleşmenin üzerine tekrar inşa ediliyor. Kürtler bu sözleşmenin eşit ve iradî tarafı haline geldiler. Silah bölmek için gerekliydi, PKK artık sadece siyaset yapıyor."