BIST 9.390
DOLAR 34,43
EURO 36,35
ALTIN 2.842,54
HABER /  GÜNCEL

Türkiye'ye yılda 15 milyar dolar

Financial Times, Türkiye'nin AB üyeliğine yeni engellerin çıkartılmaması gerektiğini yazarak, AB'den tarih verilmesi durumunda yıllık 15 milyar dolar yardım olacak, dedi.

Abone ol

Financial Times gazetesinde yayınlanan bir yazıda Türkiye'nin üyeliğine karşı çıkanların temel demokratik kriterlerin ötesinde endişeler öne sürdükleri belirtilerek "Temelsiz iddialara boyun eğerek Türkiye'nin üyeliğinin önüne yeni engeller çıkartılmamalı" denildi. FT Türkiye'ye yılda 15 milyar dolar brüt yardım verilebileceğinden sözetti. Financial Times, Türkiye'nin AB üyeliği konusunda ünlü London School of Economics'te konuk öğretim üyesi olarak görev yapan Kirsty Hughes imzasını taşıyan bir yazı yayınladı. "Türkiye'nin AB çabasına sahte engeller" başlıklı yazıda AB'de Türkiye tartışmasının kızıştığı belirtilerek Türkiye'nin üyeliğine karşı çıkanların temel demokratik kriterlerin ötesinde kaygılar öne sürdükleri kaydedildi. Yazıda büyük ancak yoksul olan Türkiye'nin Avrupa'nın kültürü, coğrafyası ve tarihinin bir parçası olmadığı, Avrupa entegrasyonuna zarar vereceği gibi iddiaların ortaya atıldığı anımsatılarak AB müktesebatında AB üyesi olacak ülkelerin küçük olacağı, siyasi dinamikleri değiştirmeyeceği yönündeki kuralların bulunmadığına dikkat çekildi. SINIRLAMALAR GETİRİLSİN Geçen Mayıs ayında AB'ye giren yeni üyeler için yapısal fonlardan verilecek payların GSMH'nın yüzde 4'ü ile sınırlandırılması gibi bazı önlemlerin alındığı anımsatılan yazıda Türkiye için de buna benzer bir anlaşmanın yapılması önerildi. Bu çerçevede Türkiye'ye üyeliğinin ilk üç yılında senede 12-15 milyar euro tutarında bir brüt yardım yapılabileceği böyle bir yardımın Türk bütçesinin yüzde 10- 12'sine denk düşeceği kaydedilen yazıda bunun "kaldırılabilir bir yük" olacağı savunuldu. Financial Times'de yayınlanan yazıda diğer Avrupa kurumlarına da dahil olan Türkiye'nin laik bir ülke oluşuna vurgu yapılıyor. Din ve kültür konularındaki çekincelere karşın Türkiye'nin, laik olan AB'ye katılmaya çalışan laik bir ülke olduğuna dikkat çekiliyor. Türkiye sınırlarının "tehlikelerle dolu" olduğu argümanının daha geçerli olarak değerlendirildiği yazıda buna karşın bunun, AB'nin istikrarlı ve işbirliğine hazır bir Türkiye'yi desteklemek için elinden gelen herşeyi yapması ve bu yolla sınır kontrollerinde daha fazla söz sahibi olması için bir neden oluşturduğu savunuldu.