Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç Kılıç, Gezi Parkı olaylarına değinerek, ’’Türkiye’ye ’Arap Baharı’ benzetmesi yapanları kınıyorum" dedi. ...
Abone olGençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç Kılıç, Gezi Parkı olaylarına değinerek, ’’Türkiye’ye ’Arap Baharı’ benzetmesi yapanları kınıyorum" dedi.
Yarın akşam Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın da katılacağı 17. Akdeniz Oyunları’nın açılış töreni için Mersin’e gelen Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç Kılıç, Cimnastik Tesisleri’nde açıklamalarda bulundu.
Akdeniz Oyunları’nda dün itibariyle müsabakaların başladığını hatırlatan Bakan Kılıç, Türk Milli Basketbol Takımı’nın, Cezayir Milli Takımı’nı yaklaşık 30 sayı farkla yenerek oyunlara iyi bir başlangıç yaptığını kaydetti.
Tüm takımların, sporun gerektirdiği olimpik ruh ve olimpik hareketin gereklilikleri çerçevesinde yaklaşık 2 hafta devam edecek oyunlar süresince, Türk ve dünya sporuna unutulmayacak katkılar bırakmasını temenni eden Kılıç, “17. Akdeniz Oyunları’na 18 ay gibi kısa bir süre içerisinde hazırlandık. 2013 Mersin Akdeniz Oyunları’nı, aynı zamanda 2020 İstanbul Olimpiyat adaylığı vizyonumuzun da çok önemli bir vitrin parametresi olarak değerlendirdik. Burada gerçekten tüm sektörlerimiz önemli bir sınavdan geçti. Türkiye inşaat sektörümüz, müteahhitlik sektörümüz sınavdan yüzünün akıyla çıkmayı başardı. Mühendis ve mimarlarımız da aynı şekilde sıra dışı projeleri, Türk ve dünya sporuna kazandırarak bu derin sınavından engin bir başarı ile çıkmayı başardılar. Şimdi önümüzdeki günlerde diğer sektörlerdeki, özellikle insan odaklı hizmetler sektöründeki performansımızı ortaya koyacağız. Yemek, temizlik, güvenlik, insan organizasyonu, gönüllü hareketi, bütün bunlar sürecin çok önemli parametreleri. Ekiplerimiz 24 saat esasına göre iş başında. Mersin’de bu anlamda çok geniş bir harekete öncülük ediyoruz. Tüm birimlerimiz teyakkuz halinde, eksiksiz bir organizasyon gerçekleştirmek üzere. 30 Haziran tarihi geldiğinde, belki bütün bu yorgunlukları atlatmamıza katkı sağlayacak en önemli unsur, unutulmayacak bir Akdeniz Oyunları organizasyonunu el birliğiyle gerçekleştirmiş olmak olacak” dedi.
Türkiye’nin, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olduğunu belirten Bakan Kılıç, demokrasi ve hukukun üstünlüğü anlayışı içerisinde oyunların güvenliğini her zeminde dirayetle ve kararlılıkla garanti ettiğini vurguladı. U20 Dünya Futbol Şampiyonası’nın arkasında da, 17. Akdeniz Oyunları’nın arkasında da, 2020 Olimpiyat Oyunları adaylığının arkasında da Türkiye Cumhuriyeti ve Türk milleti adına Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın çok istekli kararlılığının mevcut olduğunu ifade eden Kılıç, şöyle konuştu:
“Bu konuda Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti, hem finansman konusundaki garantilerini vermiştir, hem tesisleşme ve alt yapı eksikliklerinin giderilmesi yönünde garantilerini vermiştir, hem de genç insan hareketimizin en iyi oyunlar organizasyonunun gerçekleştirilmesine yönelik garantilerini vermiştir. Güvenlik konusu ise, demokratik ve hukuk devletinin zaten olmazsa olmazıdır. Çağdaş devlet kuramının en önemli göstergesi güvenlik kriterinin devlet eliyle yerinde, zamanında sağlanabilmesi gereği ve gerçeğidir. Bu anlamda Türkiye’de son günlerde yaşanan sosyal ve toplumsal olayları demokrasinin evrensel gerekleri, kriterleri ve sınırları içerisinde değerlendirmek durumundayız. Türkiye’de yaşananlar, demokratik bir ülkede yaşanabilecek olanlardır. Farklı kesimlerin, farklı zeminlerde, farklı şekillerde kendi görüş ve düşüncelerini ortaya koymalarından ibarettir. Zaman zaman güvenlik görevlilerimiz tarafından eylemlere yapılan müdahaleler ise, demokrasinin sınırlarını zorlayan eylem biçimlerinin sonlandırılmasına yönelik güvenlik tedbirlerinin gereği olarak şekillenmiştir. Her hukuk devletinin, demokratik devletin gereği olarak kendi vatandaşlarının güvenliğini, kendi güvenliğini, sokakların ve tesislerin güvenliğini sağlamak gibi bir asli görevi vardır. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin, demokratik hukuk devleti, laik bir sosyal hukuk devleti olduğu niteliği, Başbakanımız tarafından her zeminde kararlılıkla vurgulanmaktadır. Oyunlar kapsamında konuklarımız nereye geldiklerini çok iyi bilmekteler. Konuklarımız Türkiye’de hangi imkan ve fırsatlarla sporcuların buluşacağını çok iyi bilmekteler.”
‘GEZİ PARKI’ OLAYLARI
Bakan Kılıç, bir gazetecinin, Gezi Parkı olaylarının 2020 İstanbul Olimpiyat adaylığı sürecine etkilerinin olup olmayacağıyla ilgili bir sorusu üzerine, şu yanıtı verdi;
“Herkes gördü ki; bu olaylar vesilesiyle Türkiye’de gerçekten olgunlaşan bir demokrasi var, Türkiye’de gerçekten olgunlaşan bir hukuk devleti var ve Türkiye yaşanan olayların derinliğine rağmen tepkileri de, etkileri de, demokrasinin ve hukuk devletinin kavramları, kurumları ve sınırları içerisinde tutmayı başardı. Ben kınıyorum. Kimi kınıyorum? Türkiye’ye ’Arap baharı’ benzetmesi yapanları kınıyorum. Türkiye’ye ’Arap baharı’ benzetmesini dışarıdan yapanları da içerden yapanları da kınıyorum. Bu olaylar Türkiye’ye zarar vermez. Bu olaylar Türkiye’nin 2020 İstanbul Olimpiyat ve Paralimpik Oyunlar adaylığı sürecine de zarar vermez. Ama bazılarını gördük ki; aydın, gazeteci, fikir adamı, sanat adamı olarak bilinen bazıları, ’bu ülkeye olimpiyat vermeyin’ yönünde bir takım yayınlar yaptılar ve sosyal medyadan yaygaralar kopardılar. Onları ben milletimin vicdanına havale ediyorum. Türk milleti zor koşullar altında büyük başarılara ulaşmış olan bir millettir. Biz bu ülkeyi vatan yapma mücadelesini, bayrağı özgür kılma mücadelesini birbirimize düşerek vermedik; birbirimize kenetlenerek verdik. Biriz, beraberiz, birlikte Türkiye’yiz diyerek biz bu mücadeleyi verdik. Olimpiyat meselesi; adaylık açıklamamızın ilk gününde söylediğim bir cümleyi hatırlayacaksınız. Biz olimpiyat oyunlarına aday olurken dedik ki; ‘bu sadece bir AK Parti projesi değildir, bu sadece Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’nin meselesi değildir. Bu iktidarı ile muhalefeti ile hükümeti ile hükümet dışı birimleriyle Türkiye’nin milli meselesidir. Doğunun, batının, kuzeyin ve güneyin ortak davasıdır, ortak iddiasıdır.’ Bugün sokakta eylem yapanlar içinde, ben inanıyorum ki, olimpik harekete destek verme oranı çok yüksek kalabalıklardır. Onları da artık Türkiye’nin olimpiyat adaylığı sürecine destek çıkmaya davet ediyorum. Bu ülke olimpik hareketle buluştuğunda, İstanbul olimpiyat kenti olduğunda, olimpiyat motivasyonu ile Türkiye’de atılacak adımlar, sokaktakilerin talep ettiklerinin pek çoğunu zaten karşılıyor olacak. Herkesi bu heyecana ortak olmaya bir kere daha davet ediyorum.”
(İHA)