IMF'nin en büyük hissedarı olarak ABD, vereceği kredinin kontrolünün IMF tarafından sağlanmasını istiyor.
Abone olABD, vereceği kredinin kontrolünün IMF tarafından sağlanmasını istiyor. Yetkililer, IMF'nin en büyük hissedarı olarak ABD'nin, IMF'ye sağladığı her mali katkıda bu sıkı denetimi istediğini ve böyle bir krediyi de yine IMF disiplini içinde verme amacında olduğunu belirterek, ABD'nin bu nedenle doğrudan IMF'ye sağladığı mali katkı ile doğrudan verdiği kredilerin koşulları arasında bir farkın bulunmadığını vurguluyor. Türkiye, 2004 yılında IMF'ye, 8 milyar 241 milyon 220 bin dolar, 2005 yılında 8 milyar 968 milyon 570 bin dolar ve 2006 yılında da 2 milyar 318 milyon 420 bin dolar geri ödeme yapacak. Rezerv Fon Türkiye'nin, ABD'den, borçlanma kredibilitesini olumsuz etkileyebileceği kaygısıyla kredinin, ABD Hazinesi'nin garantili borçlanma imkanı yerine "Rezerv Fon" şeklinde olmasını istediği belirtiliyor. Uzmanlar, Türkiye'nin, ABD Hazine Garantisi altında tahvil ihraç edebilmesinin borçlanma yeteneğini artırmakla birlikte orta ve uzun vadede kredi notunu olumsuz etkileyebilecek bir unsur olduğunu vurguluyor. Rezerv Fon, beklenmedik koşulların vereceği zarar ya da riski telafi kredi olarak biliniyor ve ABD yönetimi, bu yardımı, belirli ülkeler için kullandırıyor. Fon Nasıl Kullanılıyor? ABD, yardım yapacağı ülke için bir rezerv fon oluşturuyor. Bu krediler, belirli bir dönem (4-5 yıl gibi) ödemesiz, düşük faizli ve uzun vadeli olması nedeniyle uygun koşullu kredi olarak kabul ediliyor. Rezerv Fon, genellikle bir ülkeye, olağanüstü bir durum çerçevesinde, ödemeler dengesinin bozulması ve bunun ardından uluslararası rezervlerin ciddi biçimde düşmeye başlayarak, sermaye çıkışıyla oluşan piyasa güvensizliğinin yarattığı bir duruma düşmesi riskine karşı veriliyor. Bu türden bir yardım yönteminin seçilmesi halinde, örneğin, Irak'ta muhtemel bir operasyonun süresi ve etkisine göre, ABD, Türkiye'ye bu rezerv fondan kredi aktarabiliyor. Ödemeler dengesinin olumsuz etkilenmesi halinde Rezerv Fon, IMF'nin kredi desteği ek rezerv kolaylığı gibi hızlı bir şekilde devreye girebiliyor. Kredinin, Kongre süreci ve onayı gerektirmeyen, Senato Tahsisler Komitesi'nden geçirilerek "Köprü Kredi" şeklinde verilmesi ise Türkiye'nin krediyi daha kısa sürede alabilmesine imkan sağlıyor.