Star Gazetesi yazarı İrfan Sapmaz, muhtemel bir İran operasyonunda Türkiye ve Azerbaycan'a dikkat çekiyor.
Abone olİrfan Sapmaz irfansapmaz@stargazete.com.tr Star Gazetesi Türkiye Devleti'nin İran politikası var mı? ABD, Afganistan ve Irak'a düzenlediği saldırıların hemen ardından İran'a karşı harekete geçti. Ne Afganistan'da ne de Irak'ta bırakın istikrarı bir düzen bile kurulabilmiş değilken, sırada ise komşumuz İran var. Peki ABD, İran'a saldırırsa veya içeriden parçalamaya çalışırsa Türkiye ve İran'a komşu iki önemli ülkenin, Türkiye'nin ve Azerbaycan'ın durumları ne olur, ne gibi politikalar izlerler ? İran'a yapılacak olası saldırılarda daha önceki yazılarımda da belirttiğim gibi birinci derecede Azerbaycan etkilenecek. Kuzey Azerbaycan olarak adlandırılan bağımsız Azerbaycan Cumhuriyeti içerisinde Elçibey'in başlattığı 'Bağımsız Güney Azerbaycan' ideolojisi şu anda ABD'nin en önemli projelerinden birisi durumunda. Azerbaycan içerisinde milliyetçi grupların hemen hemen hepsi 'Bağımsız Güney Azerbaycan' fikrini destekliyor. Ancak düne kadar İran'ın kuzeyindeki yaklaşık 30 milyonluk Azerbaycan Türkleri'nin bağımsız olabileceğine hayal olarak bakılıyordu. Bunun için de 'Güney Azerbaycan bağımsız olursa, ne olur, Almanya gibi bir birleşmeye gidilir mi' sorusu üzerinde doğrusu hiç kimsenin ciddi ciddi fikir yürüttüğünü pek duymadım. Kimse de böyle bir olay üzerinde gerçek bir çalışma yapmadı. Sadece GAMOH (Güney Azerbaycan Milli Uyanış Harekatı) adı altında Mahmut Ali Çöhregani liderliğindeki teşkilat bu konuda yıllardır mücadele veriyor. Aliyev yönetimi ise bu meseleye Tahran'ı kızdırmamak için asla girmedi. Hatta zaman zaman Bakü'de yapılan protesto mitingleri bile engellendi. ABD Azerbaycan'ı tam İran'a karşı harekete geçirebilmek için işgal edilmiş Azerbaycan topraklarını koz olarak masaya sürebilir. Yani ABD Bakü yönetimine 'Topraklarınızı yeniden almak istiyorsanız bize destek çıkmak zorundasınız' diyebilir. Zaten Azerbaycan'ın bu konuda ABD'ye hayır deme gibi bir şansı ve gücü de yok. Türkiye'ye gelince. Türkiye Devleti'nin de Güney Azerbaycan konusunda bizim bildiğimiz bir devlet politikası yok. Sadece Türk Silahlı Kuvvetleri'nden emekli bazı paşaların milliyetçilik duyguları ile yürüttükleri faaliyetler biliniyor. ABD ciddi ciddi İran'ı parçalamak için Güney Azerbaycan Türkleri'nden geniş çaplı faydalanmak isterse Türkiye ne yapar? Bunu Ankara'da kimsenin konuştuğunu ve devletin derin masalarında gündeme geldiğini bile sanmıyorum. Musul-Kerkük meselesine bakarsak devletimizin beceriksizliğini açıkça görürüz. Türkiye Devleti, ABD'nin İran politikalarından yakından ilgilenmeli. Ve şimdiden 'İran parçalanırsa politikamız ne olur? Güney Azerbaycan bağımsız olmalı mı, olmamalı mı? Kontrolümüz dışında ABD, İran'ı parçalarsa ve Güney Azerbaycan'ı kuzey ile birleştirmek isterse buna evet mi, yoksa hayır mı diyeceğiz? Birleşik bir 40 milyonluk Azerbaycan Güney Doğu'yu parçalama tehlikesi ile karşı karşıya bırakır mı? Yani ABD bu kez 'şimdi de sıra bağımsız bir Kürt devletinde' der mi?' sorularına cevap aramaya başlamalı. AKP hükümetinin 'Türklük' meselesi gibi bir gündemi olmadığı için yine görev askerlere düşüyor. Mahmut Ali Çöhregani bu ayın sonunda Türkiye'ye dönüyor. Genel Kurmay'ın Çöhregani'yi karşısına alıp konuşması ve Pentagon'un İran planlarını birinci ağızdan öğrenmesi gerekir. Yoksa yavaş yavaş sıra Türkiye'ye geliyor.