Yapılan istatistiklere göre, artık bir Türk dünyaya bedel değil, 66 Muşlu 1 İsviçreli'ye bedel.
Abone olBir Türk dünyaya bedel ama milli gelirler dikkate alındığında 66 Muşlu 1 İsviçreli'ye, 60 Ağrılı 1 ABD'liye eşit. 80 yılda 15 ekonomik kriz atlattık. İç ve dış borçlarımızın toplamı milli gelirimize yakın.
Cumhuriyetin 80'inci yılı kutlamalarının yapıldığı şu günlerde, Türkiye'nin, ekonomiden hukuk sistemine, sosyal güvenlikten yolsuzluklara kadar tüm istatistikleri, 80 yılda gelinen içler acısı durumu gözler önüne seriyor. Hedef olarak seçilen muasır medeniyetler seviyesinden çok uzakta kalan, 80 yılda parası pula dönen Türkiye'yi, Letonya, Polonya gibi ülkeler bile solladı.
Bir Türk dünyaya bedel ama milli gelirler dikkate alındığında 66 Muşlu 1 İsviçreli'ye, 60 Ağrılı 1 Amerikalı'ya eşit. 80 yılda 15 ekonomik kriz atlattık. İç ve dış borçlarımızın toplamı milli gelirimize yakın. Dünyadaki en yüksek enflasyonlardan birine sahibiz. Üniversite mezunları arasındaki işsizlik oranı yüzde 30. Gelir dağılımı adeletsizliğinde 5'inci sıradayız. Dünyadaki yıllık faiz oranları yüzde 1-2 iken bizde, -üstelik çok yeni- yüzde 30'lar civarında.
Gazeteci Emrah Gürkan'ın hazırladığı "Ne Kadar Muasırlaşabildik" isimli kitap aslında, resmi ağızların dile getirmekten sakındığı, "gerçek" durumumuzu gözler önüne seren, cumhuriyetin bir blançosu.
Doğu Bloku ülkeleri bile Türkiye'yi solladı
AB'ye en son üye olan 10 ülke arasında kişi başına milli geliri 1996 yılında Türkiye'den düşük olan Letonya, Estonya ve Polonya, 2001 yılına gelindiğinde Türkiye'yi solladılar.
Medeniyet yarışında Türkiye'ye fark atanlar Doğu Bolku ülkeleriyle de sınırlı değil. Doğu Asya ülkeleri de Türkiye'yi hızla gelip geçenlerden. 1960 yılında Türkiye'nin kişi başına düşen milli geliri 481 dolarken, Singapur'da 432, Hong Kong'da 275, Malezya'da 214, Güney Kore'de 132, Tayland'da ise 80 dolardı. Bugün Türkiye'de milli gelir 2 bin 800 dolar civarında iken, Singapur'da 24 bin 750, Hong Kong'da 25 bin 920, Güney Kore'de 9 bin 400 doları buldu.
IMF'ye en borçlu ülkeyiz
Son 25 yılın 12'sini IMF kredileriyle geçirdik ve geçirmeye devam ediyoruz. Son dört yılda IMF'den 31 milyar doların üzerinde kredi alan Türkiye'nin IMF'ye halen kalan borcu ise 22 milyar 559 milyon dolar.
AB'ye adaylık süreci için gün alAB kapısındaki Türkiye'de nüfusun yüzde 18'i günde 2 dolarla geçiniyor. Yüzde 10'luk kesim düzenli gelirden yoksun. Yani 7 milyon insan yardıma muhtaç şekilde yaşıyor. Son 15 yılda nüfusumuz yüzde 30 artarken, mükellef sayımız yüzde 1'le sınırlı kaldı.
Türkiye'de toplanan verginin yüzde 81'i dört ilden geliyor. Bir Türk işçisinin 3 ayda kazandığı parayı, Yunan işçisi sadece 1 ayda kazanıyor. 1985-2001 arası yolsuzluk faturası 300 milyar dolar. 1930 yılında 1 kilo dana etinin fiyatı 32 kuruş iken, 2003 yılında 10 milyon lira.
Yine kitapta yer alan değerlendirmelere göre, 80 yıl boyunca korkularla yönetildik. İslam, komünizm ve bölünme paranoyası demokratik taleplerin önüne geçti. Eğitimden sağlığa kadar birçok konuda MGK'nın karar verdiği bir ülke olduk.
Kaynak: Yeni Şafak
ÖNCEKİ HABERLER
