Türkiye'nin en önemli sorunu işsizlik. Her geçen gün artan nufüs, bunu daha da arttırıyor. Devlet Bakanı Ali Babacan, Türkiye'nin işsizlik problemine değindi...
Abone olDevlet Bakanı Ali Babacan, işsizliğin, Türkiye'nin en önemli ekonomik ve sosyal sorunu olduğuna işaret ederek, bu konuda son dönemde olumlu sinyaller almaya başladıklarını söyledi. Plan ve Bütçe Komisyonu'nda DPT, Hazine Müsteşarlığı, Maliye Bakanlığı ve Gelir bütçesi üzerinde milletvekillerinin soru ve eleştirilerini yanıtlayan Babacan, Türkiye ekonomisinin son 2 yılda çok önemli ilerlemeler sağladığını ifade etti. İşsizliğin, Türkiye'nin en önemli ekonomik ve sosyal sorunu olduğuna işaret eden Babacan, ancak son dönemde işsizlik konusunda da olumlu sinyaller almaya başladıklarını kaydetti. Yüksek büyümenin, beklenenden daha erken zamanda işsizlik rakamlarında düşüşü de beraberinde getirdiğini anlatan Babacan, "(Bu başarı şunundur, bunundur) biz bunun derdinde olmadık. Biz dedik ki, çalışalım, Türkiye için doğru bildiğimiz şeyleri yapalım, başarı kimindir bunu da halkımız takdir etsin" diye konuştu. Türkiye'nin, kişi başına milli geliri 4 bin doları biraz geçen bir ülke olduğunu, milli geliri 25-35 bin olan ülkelerle karşılaştırıp beklentilere girmemek gerektiğini ifade eden Babacan, "Hem GSMH büyüyor hem de gelir dağılımında uçurum yavaş da olsa kapanmaya başlamıştır" dedi. Halk Bankası ve Ziraat Bankası'nın görev zararları nedeniyle Hazine'nin verdiği özel tertip iç borçlanma senedi toplamanın 23.7 katrilyon lira olduğunu da belirten Babacan, şunları kaydeti: "Kamu bankaları adeta bir başka harcama kapısı olarak kullanılmış. Bu bankalara, zarar etme görevleri yüklenmiş. Bu bankalar tarafından usulsüz krediler kullandırılmış. 23.7 katrilyonluk iç borç bu bankalara verilmiş, iç borç kağıtları nedeniyle." Babacan, bankaların genel stretejisini ortaya koyduklarını, ticari kararları kendilerinin aldığını belirterek, 2 yıl içinde kamu bankalarına spesifik bir direktifleri olmadığını bildirdi. Babacan,, "Arkadaşlarımızın hepsi özel bankalardan gelmiştir. Onlara direktifimiz, (özel bankalar nasıl çalışıyorsa siz de öyle çalışın, zarar yok, size zarar yüklemeyiz, siz de ticari prensiplere göre çalışın) diyoruz" dedi.