BIST 9.660
DOLAR 34,61
EURO 36,26
ALTIN 2.923,59
HABER /  GÜNCEL

Türkiye'nin en büyük sorunu cari açık!

Dallas Teksas Üniversitesi Profesörü Özalp Özer, Türkiye’nin uluslararası markalara ihtiyacı olduğunu belirterek, kazancın artması için markaya ihtiyaç olduğunu kaydetti.

Abone ol

Türk ekonomisine ilişkin AA muhabirine değerlendirmelerde bulunan İşletme Profesörü Özer, Türkiye ekonomisi ve Türk şirketlerinin büyük bir potansiyele sahip olduğunu ifade etti.

Özer, ”Bir ülkenin büyümesini sürdürebilmesi için reel-imalat sektörüne sahip olması, ihracat fazlası üretim yapabilmesi, rekabet gücünü arttırması, Ar-Ge, inovasyon yapması ve reel sektörün yurt dışına açılımında destek olması gerekiyor” diye konuştu.

EN BÜYÜK SORUN CARİ AÇIĞIN KAPATILMASI

Türkiye açısından en önemli sorun olan cari açığın kapatılması için dışa açılımlı üretim sanayinin desteklenmesi gerektiğini vurgulayan Özer, ”Tabi cari açıkta ikinci sorun enerjide dışa bağımlılık. Kısa vadede bunun kapanması zor gözükse de nükleer enerjiye geçilmesi, hidroelektrik santral sayılarının arttırılması ve uzun vadeli alternatif enerji kaynakları araştırılmalıdır” önerisinde bulundu.

-”Almanya’yı krizden koruyan, markalı imalat sanayisinin gücü”-

Geçmiş 15 yıl boyunca her ülkede yaptıkları toplantılarla katılımcıların bölgelerinin lokal güçlerinin, artılarının nasıl fırsata çevirebilecekleri ve global ekonominin nereye gittiği konularını tartıştıklarını dile getirdi.

Özer, ”Toplantılarda özellikle reel sektörün sorunlarına değinmeye çalışıyoruz. Mesela Almanya krizden en az etkilenen ülkelerden biri. Halbuki tüm Avrupa etkilendi. Şu an İngiltere’de ciddi sıkıntılar baş gösterdi. Almanya’nın bu olumlu havasının en önemli nedeni markalı imalat sanayisinin çok güçlü olması. Yurt dışına da aynı güçlü markasını taşımış. Enerjide kendi kaynaklarını tüketmede ve inovasyonda çok ciddi hamleler yapıyor” şeklinde konuştu.

TÜRKİYE'NİN ULUSLARARSI MARKA OLMUŞ ŞİRKETLERE İHİTYACI VAR

Türkiye’deki firmaların global pazarda rekabet edebilmesi için ölçek büyütmesi gerektiğini anlatan Özer, şunları kaydetti: ”Uluslararası marka sahibi olmuş firmalara ihtiyaç var. Kazancın yüksek olması için marka sahibi olmak gerek. Anlatmak istediğim, tüketime yönelik sadece marka olmak değil, üretim üssü ve marka olacak firmalardan bahsediyorum. Yani fason üretim yapan devasa bir firmamız mı var, bunun marka olmasından bahsediyorum.

Dünya genelinde diyelim kot üretimi mi yapılacak; ’Türkiye’de şu bölge şu firma kot üretiminde markadır veya bu ürünü en iyi şu firma üretir’ denilecek. Marka firmalar kast ettiğim.

TÜRKİYE'NİN ÖNÜNDE BÜYÜK FIRSATLAR VAR!

Türkiye, patlayacak bir potansiyele sahip ve keskin bir virajda. Virajı alırsa çok büyük bir ivme kazanacak. Araştırmaya, üretime ve imalat sektörlerine destek verilmeli. Firmaların büyümelerine katkı sağlayacak dışa açılımlı politikalar takip edilmeli. Bu meyanda, ekonomi elitlerinin çıkarttıkları yasalarla sektörün yanında yer aldıklarını gözlemlemekteyiz.” Türkiye’nin önünde büyük fırsatlar olduğunu vurgulayan Özer, ”2005’ten önce 10-15 yıl ABD gibi ülkelerin zamanıydı. 2005’ten sonra gelişmekte olan ülkelerin dönemi olacak ve Türkiye bu açıdan önünde önemli fırsatların olduğu bir ülke olacak” dedi.