Türkiye'den Yunanistan ve AB'ye tepki! Suçlarını AB şemsiyesi altında örtbas etme çabası
Yunanistan ve AB'ye tepki gösteren Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, "Suçlarını AB şemsiyesi altında örtbas etme çabasının yeni bir tezahürü." ifadelerini kullandı.
Abone olDışişleri Bakanlığı, Yunan Dışişleri Bakanı'nın Türkiye sınırında yaptığı açıklamaların AB tarafından da desteklenmesinin ibret verici olduğunu duyurdu.
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Aksoy, Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Dendias ve Avrupa Birliği (AB) Yüksek Temsilcisi Josep Borrell'in, dün Türkiye'nin kara hududunda sığınmacılara ilişkin yaptığı açıklamalara tepki gösterdi.
"AB Komisyonu’nun ortak olması ibret verici"
Açıklamalarla ilgili sorulan soruya yazılı yanıt veren Hami Aksoy şunları söyledi:
Yunanistan Dışişleri Bakanı Dendias’ın AB Yüksek Temsilcisi Borrell ile birlikte dün Türk-Yunan sınırında sarf ettiği sözler, her şeyden önce Yunanistan’ın sığınmacılara yönelik insan hakları ihlallerini ve suçlarını AB şemsiyesi altında örtbas etme çabasının yeni bir tezahürüdür. AB Komisyonu’nun buna ortak olması ise ibret vericidir.
"Gerçeklikten tamamen kopuk"
Türkiye sınırında bu açıklamaları yapanlara, Avrupa Konseyi İnsan Hakları Komiseri Dunja Mijatovic'in "mültecilerin onurunu korumanın üye devletlerin saygı göstermek zorunda olduğu ahlaki ve hukuki bir yükümlülük olduğu"na ilişkin açıklamasını bir kez daha hatırlatan Aksoy, sözlerini şöyle sürdürdü: AB ve Yunanistan’ı ülkemizi suçlamak yerine bir kez daha kendi ahdi sorumluluklarını yerine getirmeye, sığınmacıların haklarına saygı göstermeye davet ediyoruz. Dendias'ın, Ege ve Doğu Akdeniz konusundaki ifadeleri ise gerçeklikten tamamen kopuktur. Yunanistan, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ile Türkiye'yi kendi kıyılarına hapsedebileceği ve bunun uluslararası hukuka uygun olduğu rüyasından artık uyanmalıdır.
"AB'yi suistimal etme teşebbüsleri"
Aksoy, Türkiye’ye karşı şer ittifakları kurma ve AB'yi suistimal etme teşebbüslerinin Yunanistan'a bir faydası olmayacağının altını çizerek, "Bunun yerine Türkiye'nin meşru hak ve çıkarlarına saygı göstermeli, meselelerini bizi şikayet ederek ve başkalarından medet umarak çözmek yerine bizimle konuşarak çözmeye çalışmalıdır. Uluslararası hukukun ve komşuluğun gereği de budur" değerlendirmesinde bulundu.