AB Bakanı ve Başmüzakereci Ömer Çelik, AB Dışişleri ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini’nin Afrin açıklamalarına sert tepki gösterdi. Çelik, "Terör örgütünü Kürt halkının temsilcisi gibi göstermek zalimane bir yaklaşımdır" dedi.
Abone olAVRUPA Birliği Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini, Zeytin Dalı Harekatı nedeniyle Türkiye'yi eleştirip, gelişmelerden "kaygı duyduğunu" söyleyip, "Türkiye'yi çatışmaların hafifleyeceği yönünde güvence vermeye" çağırdı. Avrupa Birliği Bakanı Ömer Çelik anında sert tepki gösterdi. Başmüzareci Çelik, "Kürt savaşçılar" tabirinin kullanılmasının terörü masumlaştırma çabası olduğunu belirterek "Terör örgütünü Kürt halkının temsilcisi gibi göstermek zalimane bir yaklaşımdır." dedi.
AB BAŞINDAN BERİ YANLIŞ TUTUM İÇİNDE: AB Bakanı Çelik, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, AB'nin baştan beri Türkiye'nin Afrin'deki mücadelesi hakkında yanlış bir tutum içinde olduğunu ve destek yerine sadece eleştirdiğini belirtti. AB'nin “çatışmalara çatışma eklemeyin, askeri aktiviteler artmasın” çağrılarını anımsatan Çelik, "Zeytin Dalı Harekatı çatışmalara çatışma eklemek için değil, terörün zulmüne son vermek için yapılıyor. Terörle mücadele için somut önerisi olmayanlar, teröre karşı mücadeleyi eleştiriyor. Türkiye, Zeytin Dalı Harekatı ile etkili bir şekilde terörle mücadele yürütmese, AB’nin sınırımızın yakınında kalıcı otorite kurmak isteyen terör örgütlerine karşı bir mücadele planı var mıdır? Bunun olmadığını gördük." ifadelerini kullandı.
BM LİSTESİNDE OLMAYAN TERÖR ÖRGÜTÜ FÜZE ATARKEN...: Çelik, Türkiye'ye "sadece Birleşmiş Milletler (BM) listesinde olan terör örgütleri ile mücadele edin” çağrısını de eleştirerek, "BM listesinde olmayan bir terör örgütü topraklarımıza roket atarken, bununla mücadele etmek yerine, yıllarca BM’nin listeye almasını mı bekleyeceğiz? PKK terör örgütü Suriye’de isim değiştirdi diye bunu terör örgütü saymayanlar, terörle mücadeleyi tabela mücadelesi zannediyorlar. PYD/YPG eşittir PKK’dır. Tabela değişiklileri terör örgütü olma vasfını değiştirmez." değerlendirmesinde bulundu.
ESAS AMACI TERÖRLE ÖZDEŞLEŞMEK: PYD/PKK'dan bahsedilirken "Kürt savaşçılar" tabirinin kullanılmasının terörü masumlaştırma çabası ve oradaki Kürt halka iftira atılması olarak değerlendirilebileceğini belirten Çelik, şunlara yer verdi: "Terör örgütünü Kürt halkının temsilcisi gibi göstermek zalimane bir yaklaşımdır. Esas niyetlerini ortaya koyuyorlar. Terör örgütlerine silah verenlerin, Kürt çocukları kendi siyasi emelleri için kullanmak istedikleri açıktır. PKK/PYD/YPG terör örgütü de bunun taşeronu olarak görev yapmaktadır. PKK/PYD/YPG’nin sıfatı 'terör örgütü'dür. Kim bunun yerine etnik bir sıfat kullanıyorsa, esas amacı bir halkı terörle özdeşleştirmektir. Ve kendi amaçları için kullanmaktır."
ONLAR GİBİ SEYİRCİ KALMIYORUZ: Çelik, Türkiye'nin Suriye'deki çatışmalara çatışma eklemediğini, terör koridorlarının kurulmasına karşı mücadele ettiğini vurgulayarak, "Buna seyirci kalanlar gibi sadece seyretmekle yetinmiyoruz, mazlumları terör örgütlerinden kurtarıyoruz. Zeytin Dalı Harekatı ile mazlum Suriye halkının terör örgütlerinin otoritesine terkedilmesi siyaseti ağır darbe almıştır. Suriye halkının yanında olan herkesin Zeytin Dalı Harekatı ile ortaya konan iradenin yanında olması gerekir." ifadelerini kullandı.