Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu,Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi'nin temel atma töreninde Yunanlı doktorlara çağrı yaptı.
Abone olİstanbul İl Özel İdaresi tarafından Küçükçekmece'de yaptırılacak olan Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi'nin temeli atıldı. 2015 yılında hizmete girmesi beklenen sağlık merkezinin temel atma törenine Sağlık Bakanı Dr. Mehmet Müezzinoğlu ve İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu katıldı.
"YUNANLI DOKTORLARA İHTİYACIM VAR"
Törenin açılış konuşmasında Yunanlı 7 bin doktorun iş aramak adına yurt dışına çıktığını ifade eden Sağlık Bakanı Dr. Mehmet Müezzinoğlu, Türkiye'ye zamanında Yunanistan'ın örnek gösterildiğini belirtti. Türkiye'nin 2002 yılından beri Yunanistan'ın başardıklarını katlamalı olarak başardığını kaydeden Müezzinoğlu, "Yunanistan'ın 7 bin doktoruna kapılarımız açık. Onları ülkemize hizmet etmeye davet ediyorum" diye konuştu.
Müezzinoğlu şöyle konuştu:
"Ülkemiz adına da Yunanistan'ı örnek gösteriyorduk. Çok şükür ki, 2002 yılından itibaren, evet Yunanistan'ın başardıklarını katlamalı olarak başarmaya başlayan bir Türkiye var. Yunanistan veya Avrupa artık, 'Türkiye bunu nasıl başardı ?' diye kendisine sormaya başladı. Bugünkü medyaya yansıyan haber, (Yunanistan'ın) 7 bin doktoru yurt dışında iş arıyor. Benim de onlara ihtiyacım var. Yunanistan'ın 7 bin doktoruna kapılarımız açık. Onları bu ülkeye, birikimleriyle bu millete hizmet etmeye davet ediyorum."
Müezzinoğlu, AKP'nin 10 yıllık iktidarında zaman zaman "ülkeyi satıyorlar" denildiğini ifade ederek, şunları kaydetti:
MİLLETİMİZİN İSTİFADE ETMESİ İÇİN SATTIK
"Ülkenin öz kaynaklarını satıyorlar' dediler. Evet sattık. Bu ülkenin özelleştirmeyle ilgili yönetiminin dinamik olması gereken bir çok şeyini milletimizin istifadesi adına sattık. Fakat bir şeyi satmadık, milletimizi satmadık. Bize 'sattın' diyenlere 3 örnek göstereceğim.
Almanya 1945 yılında tarumar olmuş şekilde savaştan çıktı. Fakat 1960 yılında bizden işçi almaya başladı. Biz oraya binlerce insanımızı karın tokluğu için gönderdik. Şu anda oradaki 3. kuşağın Türkçeyi konuşup konuşmadıkları soru işareti. Bu milletin değerlerini, kültürünü bilip bilmedikleri soru işareti. Onların hak ve hukuklarının gerçek bir vatandaş anlamında korunup korunmadıkları soru işareti.
BİZ NİYE ALMANLARI İŞÇİ OLARAK ÇALIŞTIRMADIK
Bugün dünya çapında, Türk vatandaşı olarak 5 milyon vatandaşımızın yüzde 99'u karın tokluğu nedeniyle dünyanın değişik ülkelerinde. İnsanımızı biz nerelere sattık Biz ikinci dünya harbine girmedik. Biz niye Almanlar'ı burada işçi olarak istihdam edemedik, o yönetimleri niye yapamadık Egemenlik kayıtsız şartsız milletin olsaydı, bugün olduğu gibi işte, nasıl Yunanistan'daki 7 bin doktora 'Buyurun gelin bize hizmet edin' diyebiliyorsak, bunu 50 yıl önce de derdik. O gün diyebilecek koşulları, darbe yaparak, milli iradeyi idama götürerek önünü kestiler.
Beyin göçü dedik. Bizim en iyi yetişmiş insanlarımız Profesör Gazi Yaşargil, Profesör Mehmet Öz ya da bir başkaları acaba İsviçre bizden daha az mı milliyetçiydi ki Gazi Yaşargil'i marka yaptı. Amerika bizden daha az mı milliyetçiydi ki Mehmet Öz'ü marka yaptı ve Amerika'yı bir kalp merkezi haline getiriyor? Bu beyinleri biz nereye sattık. Şimdi geri dönüşünü ve dünyadan beyin almayı planlayan bir noktaya geldik."
1 MİLYAR NÜFUSA HİZMET EDECEĞİZ
2002 yılında yurt dışına tedavi için giden vatandaşlarının net olmamakla birlikte 100-150 bin kişi arasında olduğunu belirten Müezzinoğlu, ödedikleri paranın asgari 50 bin dolar olduğunu söyledi.
Müezzinoğlu sözlerini şöyle sürdürdü:
"Neyi satmış oluyoruz 2012 yılı yurt dışından Türkiye'ye tedavi için gelen insan sayısı 480 bin... İnşallah bu seneki rakam 500 binin üzerindeki bir rakama... Bu rakam Türkiye'nin hak ettiği rakam değil. Bu rakam şu anda Türkiye'nin sağlık turizminden alabileceği payın dörtte biri. İnşallah 5 yıl sonra yüzde 50'lere, 10 yıl sonra da yüzde 70'lere taşıyacağız. Üç saatlik yakın mesafedeki 1 milyarlık nüfusa bu ülke sağlık turizmi anlamında hizmet edecek. Çünkü o özgüveni ve tecrübesi olan doktorlarımız, sağlık çalışanlarımız var. Artık teknolojik alt yapısı olan hastanelerimiz de var.
Şimdi sattı diyenlerden bu üç sorunun cevabını bekliyorum. Bu 5 milyon insanımızı karın tokluğuna nereye sattınız Bu ülkenin büyüttüğü, eğittiği beyinlerimizi dünyanın farklı ülkelerine hangi yönetim anlayışıyla göz yumdunuz ve gönderdiniz Her yıl 100 binle ifade edilen insanımızın sağlık sorunlarını çözmekteki dinamiklerini koyamamanın anlayışı yönetim anlayışı mıdır Sabiha Gökçen'i 2 milyar liraya özelleştirdik. Sabiha Gökçen nerede? Yine aynı yerde. İki kilodan fazla toprağını alıp kimsenin bir yere gitmesi mümkün mü?
Kapasitesi arttı, vergisi arttı, istihdamı Türkiye'den sağladı. Peki neyi satmış olduk? Milleti istismar edenlere, milleti slogan cümlelerle kandıranlara asla prim vermeyin"