Türkiye'de yeni bir dönem başlıyor

Hükümet, Kamu Yönetimi Temel Kanun Tasarısı'nı Meclis'e sevketti. Tasarı, tabiri caizse, eski kokuşmuş sistemi çöpe atıyor, yepyeni bir devlet modeli getiriyor..

Yeni Şafak Gazetesi'nden Nevzat Demirkol ve Behçet Göngür'ün haberine göre, tasarı ile merkezi idare ile mahalli idarelerin yetkileri yeniden tarif ediliyor. Tasarı yasalaştıktan sonra hangi işlerin Ankara'dan hangi işlerin ise mahallinde çözüleceği konusu netleşecek, böylece sorunların çözüm adresi de tam olarak belli olacak. Tasarı, devlet yönetiminde reform değişiklikler yapacak. Kurumların dış denetiminin tümüyle Sayıştay'a, iç denetimin ise teftiş kurullarından alarak birim amirlerine veren paket, devlet bakanlığı sayısı 8, başbakan yardımcılığı sayısı ise 3 ile sınırlandırıyor. Tasarı ile devlet memurları ilk defa 'performans kriterleri' ile karşılaşacaklar. Kurumlar, yıl sonunda belirlenen kriterlere göre başarı veya başarısızlık derecelerini ortaya koyacaklar. Ankara'nın ağırlığı azalıyor Tasarı, Ankara'ya genel politikaları belirleme görevi verirken, sorunların çözüm adresi olarak yerel yönetimleri gösteriyor. Tasarının yasalaşmasından sonra müşterek ihtiyaçların tümü yerel yönetimler tarafından karşılanacak. Bir mahallenin, köyün veya beldenin müşterek ihtiyaçları için Ankara'ya gelmenin hiçbir faydasının olmayacağına işaret edilen tasarıda şöyle denildi: "Mahalli müşterek ihtiyaçlara ilişkin her türlü görev, yetki ve sorumluluklar ile hizmetler mahalli idareler tarafından yerine getirilir." Tasarıya göre mahalli idareler sorumluluk alanlarına giren hizmetleri, idarenin bütünlüğüne, kanunlarda belirtilen esas ve usullere, kalkınma planına, kendi stratejileri ile performans kriterlerine uygun bir şekilde yerine getirecekler. Yerel yönetimler, bu görevlerini yerine getiremezlerse, İçişleri Bakanlığı'na müracaat edecekler. İçişleri Bakanlığı ise, ancak yazılı talep üzerine yerel hizmetlere karışabilecek. Milli Eğitim merkezde kaldı Tasarıda Milli Eğitim Bakanlığı'nın yetkilerinin taşra teşkilatlarına devredilmesi durumunda, "eğitimde birlik" ilkesinin zedeleneceği eleştirileri üzerine, "Milli Eğitim'le ilgili görev ve hizmetlerin merkezi idare tarafından yürütülecek görev ve hizmetler" arasına alınmasına karar verildi. Bakanlığa ait fiziki mekanların yapımı ve korunması gibi hizmetlerin taşra teşkilatına devredilebilmesi ise tasarıdaki yerini korudu. Kamu hizmetlerinin devri Tasarının daha önceki halinde yer alan, kamu hizmetlerinin bazı yetkili organlara devredebileceğini düzenleyen 11. maddesinde önemli değişiklikler yapıldı. Bu hizmetlerin "merkezi idare ve mahalli idarenin yetkili organları tarafından tespit edileceği" ifadesi kaldırıldı. Bu hizmetlerin kanunlarda öngörüldüğü şekilde belirleneceği ifade edildi. Ayrıca bu hizmetleri görecekler arasından noterler çıkartıldı. Ancak üniversiteler, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları, hizmet birlikleri, alanında uzmanlaşmış sivil toplum örgütleri bu hizmetleri yerine getirebilecek. Değiştirilen ifadeler Tasarının 18. maddesinde İçişleri, Sağlık, Maliye, Milli Eğitim, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlıkları'nda rehberlik ve denetim birimi oluşturulmasına karar verilmişti. Bu fıkrada yeralan "kurum dışı müşteri" ifadesi ticari bir ifade taşıyacağı kaygısıyla "kurum dışı işyeri" şekline dönüştürüldü. İnsan Kaynakları Daire Başkanlığı görevlerine sicil işlemlerini yürütme görevi de ilave edildi. Halk denetçiliğine düzenleme Mahali idarelerle, bunlara bağlı kuruluş ve bu idareler tarafında kurulan birlik ve işletmelerin gerçek ve tüzel kişilerle ilgili işlem ve eylemlerinden kaynaklanan anlaşmazlıkların çözümüne yardımcı olmak üzere, il genel meclisleri tarafından "halk denetçisi "seçilmesine ilişkin maddede düzenleme yapıldı. Mahalli idareler ile gerçek kişiler arasında çıkacak uyuşmazlıklara bakacak personelin kurum dışından olması yönünde ek yapıldı. Vatandaşa bilgi vermek zorunlu Saydamlığın, hesap verebilirliğin ve halkın bilgi edinme hakkını kullanmasının sağlanması için kamu kurum ve kuruluşları, gerçek ve tüzel kişilere yasada belirtilen istisnalar dışında tüm bilgi ve belgeleri verecekler. Ankara'nın yetkileri kısılıyor... Adalet, savunma, güvenlik, istihbarat, dış politikaya ilişkin görev ve hizmetler. Maliye, Hazine, dış ticaret, gümrük hizmetleri ile piyasalara ilişkin düzenlemeler. Ulusal düzeyde ekonomik, sosyal ve fiziki planları hazırlamaya, bölgeler arasındaki gelişmişlik farklılıklarını gidermeye yönelik program ve projelerin uygulanmasını sağlamaya ilişkin görev ve hizmetler. Milli Eğitim'le ilgili görev ve hizmetler. Diyanet'le ilgili görev ve hizmetler. Tapu ve kadastro, nüfus ve vatandaşlıkla ilgili görev ve hizmetler. Acil durum ve sivil savunma ile ilgili yapılması gereken görev ve hizmetler. Vakıflarla ilgili görev ve hizmetler. Mahalli idarelere teknik ve mali yardımda bulunma, rehberlik yapma ve eğitim desteği sağlama görev ve hizmetleri. Merkezi idare tarafından yerine getirilmesi öngörülen ulusal nitelikli veya birden çok ili kapsayan diğer görev ve hizmetler. Sorumlulukları da devrediliyor Kamu hizmetlerine ilişkin ulusal düzeyde genel ilke ve politikaları amaç ve hedefleri ile standartları belirlemek. Kamu hizmetlerinin hukuka, belirlenen politika ve standartlara uygunluğunu izlemek, değerlendirmek ve denetlemek. Hizmetlerin verimli ve merkezi idare ile mahalli idareler arasında koordinasyon içerisinde yerine getirilmesini sağlamak. Kamu kurum ve kuruluşları ile özel sektör, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ve sivil toplum örgütleri arasında iletişim ve işbirliğini sağlayıcı mekanizmalar oluşturmak, hizmet kapasitesini geliştirmek. Kamu hizmetlerini uygun ölçek ve nitelikte olmak üzere merkezde, gerekli durumlarda işbirliği ilkesi çerçevesinde taşrada ve yurt dışında yerine getirmek. Mahalli idareler ve hizmet yönünden yerinden yönetim kuruluşları üzerinde kanunlarla öngörülen idari vesayet yetkisini kullanmak. Devlet bakanı sayısı 8'e inecek Etkili ve katılımcı bir yönetim için kamuda yeniden yapılanma öngören tasarıda, devlet bakanı sayısı 20'den 8'e indirilecek. En çok 3 bakan başbakan yardımcısı olarak görevlendirilebilecek. Tasarıya göre, hükümetlerin görevi sona erdiğinde Milli Savunma Bakanlığı müsteşarı dışındaki müsteşarlar ile kendi genel kurullarının seçimiyle gelenler dışındaki başkan ve genel müdürlerin görevi kendiliğinden sona erecek. Bu şekilde görevi sona erenlerden başka bir göreve atanmayanlar, özlük hakları saklı kalmak üzere kadro şartı aranmaksızın bakanlık müşaviri olarak atanacaklar. Cumhurbaşkanlığı, "anayasal konumu ve ilgili Anayasa hükümleri" nedeniyle yasa kapsamı dışında bırakılıyor. Mahalli idareler, genel bütçe vergi gelirleri tahsilatından pay alacak.