BIST 9.660
DOLAR 34,60
EURO 36,25
ALTIN 2.902,36
HABER /  GÜNCEL

Türkiye'de polis ne iş yapar?

Polis, kapkaççıların ve hırsızları kovalamak yerine kuryelik yapıyor. Bürokrasi ile boğuşmaktan bunalan polis bir türlü asli vazifesine dönemiyor. İşte çelişkili tablo!

Abone ol

Polis, kapkaççılar ve hırsızları kovalamak yerine kuryelikten evrak taşımacılığına, yazışma işlemlerinden bürokrasinin hemen her alanında adeta boğuşuyor. Bir diğer ifadeyle söylersek; Türk polisi bürokratik işlerinden fırsat bulduğu ölçüde asli görevine  dönebiliyor. Star Gazetesi yazarı Hadi Özışık, bu trajik tabloyu çarpıcı örneklerle köşesine taşıdı:

Polis ne iş yapar?

İçişleri Bakanlığı, son günlerde hayatımızı cehenneme çeviren, kapkaç ve hırsızlık olaylarını en aza indirmek için, polis sayısında artışa gidiyor. 10 bin değil, 150 bin polis de alsak, polise asli işini yaptırmadıkça, hiçbir sorunun üstesinden gelmemiz mümkün değil.
Her şeyin başı İstanbul olduğu için, gelin İstanbul polisinin ne iş yaptığını tartışalım hep birlikte. İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün üç bin araca sahip olduğunu düşünelim. Bu araçları kim kullanıyor? Polis kullanıyorsa bu araçları, 3 bin polisimizin şoförlük yaptığı çıkıyor ortaya doğru mu?
Peki, başka ne yapıyor İstanbul polisi?
Kuryelik!

Kim taşıyor benim, sizin veya başkasının evraklarını? Savcının gönderdiği ifade talimatını evimize kadar polis getirmiyor mu?
Bu ülkede kaç bin polis koruma görevinde bulunduğundan haberiniz var mı? Özel Güvenlik Yasası dururken, 6 polisin bir gazeteciyi koruması niye? Hastane, postane, siyasi partiler ve aklıma gelmeyen bir sürü yerin kapısında polisin ne işi var? 5 bin polis kıytırık bir maç için görevlendiriliyorsa, İstanbul'da elbette kapkaç da olur, hırsızlık da.. Emniyet üst düzey yetkililerinin özel kaleminde polis, pasaport dairelerindeki evrak memuru polis, getir götür işlerinde polis... Yani ne kadar ıvır zıvır iş varsa yüklemişiz polisin omuzuna, ondan sonra da görev bekliyoruz bu adamlardan!

Velhasılı polisin sayısında bir sıkıntı yok, fazlalık var.. Ama biz polisi asli işinde kullanmıyoruz. Şoförlük yaptırdığımız polisi asli işine çekersek, onun yerine de işsiz güçsüz vatandaşı şoför olarak görevlendirirsek, bir taşla iki kuş vurmamız mümkün ama bunu yapan yok!
Neden acaba?

Polis araçları hırsıza yetişir mi?

Hırsız BMW çalıyor, polis onu 82 model Renault'la kovalıyor. Hırsız yakalanamayınca da polis suçlu oluyor. Dünya da böyle bir şey var mı?
Hadi diyelim ki, güzel devletimin imkanı yok; polisine yeni araba alacak güçte değil. Hal böyle olunca, polis olanla idare ediyor.
Peki, polisin olanla idare ettiği araca günde kaç litre benzin veriliyor?
İnanmayacaksınız ama on litre...
Evet rakamla yazıyorum sadece 10 litre!
Peki benzin bitti, ne yapacak polis?
Hiç!
O günkü benzin hakkını almışsa yapacak bir şey yok.
Ya polisin aracı arızalanırsa!
Eyvah eyvah işte o zaman polis tam yandı.
Niye?
Sizce İstanbul'un kaç yerinde polis araç bakımevi var?
Sözün özü şu; polisin problemi saymakla bitmiyor. Asli görevini, yapanlar kıt imkanlar içerisinde boğuşuyor. Ve özellikle İstanbul'da hiç kimse ama hiç kimse çalışmak istemiyor. Kalanlar ise, Cerrah Müdür'ün de ifade ettiği gibi zorla tutuluyor!

Yazı: Hadi Özışık
Kaynak: www.internethaber.com