Barem Research'ün global ortağı WIN/ GIA ile yaptığı periyodik Küresel Yolsuzluk Araştırmasından ilginç sonuçlar.
Abone olAraştırma şirketi Barem Research'ün global ortağı WIN/ GIA ile yaptığı periyodik Küresel Yolsuzluk Araştırması, Türkiye'de yolsuzluğun önlenebilir olduğu konusunda umutların arttığını ortaya çıkardı.
54. ÜLKE OLDUK
Barem Research açıklamasına göre, Türkiye 2012 yılında Transparency International'ın, içinde WIN/ Gallup International grubu tarafından yapılan Küresel Yolsuzluk Araştırması'nın da olduğu toplam 13 kaynaktan yararlanarak oluşturduğu Yolsuzluk Algısı Endeksinde 49 puanla 176 ülke arasında en temiz 54. ülke oldu.
Benzer çalışmanın 2004 yılındaki listesinde Türkiye 145 ülke içinde 32 puanla 77. en temiz ülkeydi. Buna göre Türkiye, geçen 9 yıl içinde 23 basamak atladı.
100'ün temizliği, sıfırın ise yolsuzluğu gösterdiği araştırmaya göre dünya ortalaması 43.
Endeksin 2012 raporuna göre; dünya ülkelerinin yüzde 70'inin puanı 50'nin altında ve bu ülkeler yolsuzluğun yüksek olduğu ülkeler olarak görülüyor. Batı Avrupa ülkelerinin yüzde 23'ü, Amerika kıtası ülkelerinin yüzde 66'sı, Asya Pasifik bölgesindeki ülkelerin 68'i, Ortadoğu ve Kuzey Afrika bölgesindeki ülkelerin 78'i, Sahraaltı Afrika ülkelerinin yüzde 90'ı, Doğu Avrupa ve Orta Asya bölgesi ülkelerinin yüzde 95'i 50'nin altında puana sahip.
Türkiye 49 puanla Gürcistan hariç, Doğu Avrupa ve Orta Asya bölgesindeki ülkelerden daha iyi konumda bulunuyor.
Açıklamaya göre, tabloya bakılıp yolsuzluk ile ülkelerin fakirliği arasında da doğrudan bağ kurulabiliyor. Kültür ve politik durum da bu oranı etkileyen diğer önemli etmenleri oluşturuyor.
Küresel Yolsuzluk araştırmasının Barem Research tarafından Eylül 2012'de yapılan Türkiye araştırması, yolsuzluğun azalmakta olduğunu gösteriyor.
Türkiye genelini temsil eden bin kişi ile CATI (Bilgisayar destekli telefon görüşmesi) yöntemiyle yapılan araştırma sonuçlarına göre; belediye, sağlık, yargıda ve vergi ile ilgili kurumlarda "hediye" vererek işini yaptıranlarda ciddi düşüş var.
Halkın yolsuzluk yapıp yapılmadığı konusunda; siyasi partiler, medya ve parlamento gibi önemli kurumlarla ilgili düşüncelerinde ise olumsuzluk hakim.