BIST 9.725
DOLAR 35,20
EURO 36,75
ALTIN 2.968,40
POLİTİKA

Türkiye, soykırım davasına müdahillik bildirimini Uluslararası Adalet Divanı'na sundu

TBMM Adalet Komisyonu Başkanı Cüneyt Yüksel, Türkiye'nin Uluslararası Adalet Divanı'nda İsrail aleyhine açılan soykırım davasını yakından takip ettiğini ve davaya müdahil olarak sonuna kadar destekleyeceğini belirtti.

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, 5 Ağustos'ta Mısır'da mevkidaşı Bedr Abdulati ile düzenlediği ortak basın toplantısında Türkiye'nin dosyalarını bugün ileteceğinin bilgisini vermişti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da aynı gün yaptığı açıklamada, Türkiye'nin davaya bugün resmi olarak dahil olacağını teyit etmişti.

Güney Afrika Cumhuriyeti, İsrail'in Gazze'ye saldırılarına karşı harekete geçerek, 1948 tarihli Birleşmiş Milletler (BM) Soykırımın Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi'ni ihlal ettiği gerekçesiyle İsrail aleyhine 29 Aralık 2023'te Uluslararası Adalet Divanı'nda dava açmıştı.

İspanya dahil birçok ülke, zaman içinde davaya müdahil oldu.

Filistin Yönetimi, İrlanda, Belçika, Mısır, Meksika, Kolombiya, Nikaragua, Libya, Maldivler, Şili ve Küba şimdiye kadar davaya müdahil olan ya da müdahil olacağını açıklayan ülkeler arasında.

Bakan Fidan, 1 Mayıs'ta yaptığı açıklamada, davaya müdahil olmaya karar verdiklerini duyurmuştu.

Cüneyt Yüksel: 7 Ekim'den beri soykırım kastı var

TBMM Adalet Komisyonu Başkanı Cüneyt Yüksel, mahkeme önünde yaptığı açıklamada, "Netanyahu'nun oturması gereken yer sanık sandalyesidir" dedi.

Yüksel, İsrail'in Gazze'deki saldırılarına ilişkin şunları söyledi: "Öldürme eylemi var. Soykırım kastı 7 Ekim'den itibaren var. İsrailli yetkililerin açıklamalarında 'Kadın, çocuk demeden öldürün" denildi. Güney Afrika'nın belgelerinde de bunlar video olarak gösterildi. İsrail hükümetinin Gazzelileri yok etme kastıyla hareket ettiklerini görüyoruz."

Yüksel ayrıca İsrail'in Gazzelileri güvenli bölge olarak nitelendirilen Refah'a sürüklediklerine işaret ederek, "Orada da insanları acımasızca öldürdüler. Açlıktan ölen çocukların da olduğunu gördük. Bunlar, soykırım suçlarının işlendiğinin kanıtları" ifadelerini kullandı.

Eylemlerin şimdiye kadar İsrail'in yanına kâr kaldığını söyleyen Yüksel,  "Ancak Türkiye, haklının mazlumun yanında olarak bu davanın en iyi şekilde devam etmesini sağlayacaktır" diye ekledi.

Hakan Fidan'dan açıklama

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan Türkiye'nin başvurusuyla ilgili olarak sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada "İsrail aleyhine açılan soykırım davasına müdahillik başvurumuzu Uluslararası Adalet Divanı'na az önce sunduk. İşlediği suçların cezasız kalmasından cesaret alan İsrail, her geçen gün daha fazla masum Filistinliyi öldürüyor. Soykırımı durdurmak için uluslararası toplum üzerine düşeni yapmalı; İsrail ve destekçileri üzerinde gerekli baskıyı kurmalıdır. Türkiye, bu yolda elinden gelen her türlü gayreti gösterecektir." dedi.

Numan Kurtulmuş'tan açıklama 

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş şu ifadeleri kullandı: 

"İsrail'in Uluslararası Adalet Divanında (UAD) soykırım suçuyla yargılandığı davaya müdahil olmak üzere TBMM Adalet Komisyonu Başkanı Cüneyt Yüksel, Avrupa Birliği Karma Parlamento Komisyonu Eş Başkanı İsmail Emrah Karayel, Anayasa Komisyonu Üyesi Cahit Özkan'dan oluşan heyetimiz başvurusunu yapmıştır.

Türkiye'nin Uluslararası Adalet Divanına yapmış olduğu bu başvuru, Filistin davasının geleceği açısından somut ve tarihi bir adım olmuştur.

İsrail'in, soykırım suçu için uluslararası mahkemelerde yargılanması, Netanyahu ve çetesinin işlediği suçlar karşısında hak ettiği en ağır cezayı alması için çalışmalarımızı sürdüreceğiz.

Millî davamız olarak gördüğümüz Filistin davasını her platformda savunmaya, başkenti Kudüs olan özgür Filistin devleti kurulana kadar tüm insanlık cephesiyle birlikte mücadele etmeye devam edeceğiz." 

Ömer Çelik'ten açıklama 

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik ise, 

"Türkiye, İsrail'in Uluslararası Adalet Divanında (UAD) soykırım suçuyla yargılandığı davaya müdahil olmak üzere başvurusunu yaptı.

Türkiye'nin Uluslararası Adalet Divanına yapmış olduğu bu başvuru, tüm insanlık adına ve insani değerleri barbarlık karşısında savunmak içindir. Çağdaş nazilerin vahşetlerine karşı insanlık adına atılmış güçlü bir adımdır.

Netanyahu ve soykırım şebekesinin insanlığa karşı işlediği suçların, insani değerler adına mahkum edilmesi için çalışmayı sürdürüyoruz." dedi. 

 

Sitene Ekle