BIST 8.619
DOLAR 34,32
EURO 37,50
ALTIN 3.026,17
HABER /  GÜNCEL

Türkiye sessizce değişiyor

Hantal devlet yapısından kurtulmanın hedeflendiği bu yasalarda artık Ankara, rahat bir nefes alacak.

Abone ol

bir değişimi gerçekleştiriyor.Önümüzdeki günlerde TBMM'de kanunlaşması beklenen Kamu Yönetimi, İl Özel İdareler, Belediyeler ve Büyükşehir Belediyeleri Kanun tasarılarıyla Türkiye kendisini hem AB üyeliğine hazırlıyor hem de kamu alanı daraltılıyor. Hantal devlet ve bürokrasi yapısından kurtulmanın hedeflendiği bu yasalarda artık Ankara, her sorunun çözüldüğü il olmaktan çıkacak. Ayrıca yerel yönetimlerde tam bir demokratik istem hakim olacak. KAMU YÖNETİMİYLE NELER GETİRİLİYOR TBMM Genel Kurulu'nda bir süre önce tartışmalara rağmen önemli bir bölümü kanunlaşan Kamu Yönetimi Kanunu Tasarısı'yla Genelkurmay Başkanlığı, Dışişleri Bakanlığı, Milli Savunma Bakanlığı, Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği ve MİT Müsteşarlığı'nın teşkilatlanmaları, özellikleri gereğince yeni düzenlemede yer alan merkezi idarenin yeniden örgütlenmesi ve denetlenmesi kısmına ilişkin düzenlemeler bakımından yasa kapsamı dışında tutuluyor. Tasarı ile merkezi idarenin görev, yetki ve sorumlulukları yeniden düzenleniyor. Merkezi idare, ulusal politikaları ve genel standartları belirleyecek. Adalet, savunma, güvenlik, istihbarat, dış ilişkiler ve dış politika hizmetleri, maliye, hazine, dış ticaret, gümrük hizmetleri ile piyasalara ilişkin düzenleme hizmetleri merkezi idarece gerçekleştirilecek. Ayrıca, eğitim, öğretim birliğinin sağlanması, müfredat, din, sosyal güvenlik, tapu kadastro, nüfus ve vatandaşlık hizmetleri, acil durum hizmetleri merkezi idare tarafından yerine getirilecek. Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcıları'nın sayısı en fazla üç olarak öngörülürken, halen 17 olan ve AK Parti Hükümeti tarafından yedisi kullanılan devlet bakanlıklarının sayısı, yeni tasarıda en fazla sekiz olarak düzenleniyor. Üst düzey görevler, hükümetin görev süresi ile eşdeğer tutuluyor. Bu hüküm kadrolaşmaya neden olacağı gerekçesiyle eleştirilirken, kamu yönetimi uzmanları her hükümetin göreve geldiğinde zaten kadrolaşma yaptığını belirterek yasa ile bir bakıma bu uygulamanın "adının konmuş olacağını" söylüyorlar. Hükümetin görevi sona erdiğinde, müsteşarlar ile başkanlık ve genel müdürlük şeklinde kurulan bağlı ve ilgili kuruluşların başkan veya genel müdürlerinden seçimle göreve gelmeyenlerin görevi kendiliğinden sona erecek. Bu kişiler, yerlerine yeni atama yapılıncaya kadar görevlerini sürdürecekler. Görevleri sona erenler, başka bir göreve atanmadıkları takdirde, özlük hakları saklı tutularak ve kadro şartı aranmaksızın bakanlık müşavirliğine atanacak. Dışişleri Bakanlığı ve TİKA dışındaki bakanlık ve kuruluşlar yurtdışı teşkilat kuramayacak. Tasarıda yer alan geçici bir madde ile de Dışişleri Bakanlığı ve TİKA hariç, diğer tüm kamu kurum ve kuruluşlarının yurtdışı teşkilatları bu yasanın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren kaldırılacak. Bakanlık ve diğer kamu kurum ve kuruluşlarının hangilerinin, hangi ülkelerde yurtdışı hizmet sunacağı bakanlar kurulunca belirlenecek. Bu tür yurtdışı hizmetleri yürütecek personel, dışişleri kadrolarında belirli sürelerle görevlendirilecekler. Bu durumda, yeni yasanın yürürlüğe girmesi ile birlikte yurtdışı görevlendirmeler yeniden belirlenecek ve yeni atamalar yapılacak. Yeni düzenlemenin yasalaşması durumunda, trafik hizmetleri belediyelere devredilecek. Ayrıca Milli Eğitim Bakanlığı taşra teşkilatının görev ve yetkileri ile bina, okul, araç ve gereçleri, Sağlık Bakanlığı'na bağlı sağlık ocağı ve dispanserler, Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlı olan ve ulusal nitelikli olmayan kütüphane, müze ve kültür binaları ve Çevre Bakanlığı, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı ile Bayındırlık Bakanlığı'nın taşra teşkilatları il özel idarelerine devredilecek. Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu, Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü'nün taşra teşkilatları belediyelere, belediye olmayan yerlerde ise il özel idarelerine devredilecek. Yeni tasarı ile daha önce olmayan halk denetçisi sistemi getiriliyor. Her ilde gerçek ve tüzel kişilerin kamu ile ilgili anlaşmazlıklarının çözümüne yardımcı olmak amacıyla bir halk denetçisi seçilecek. Halk denetçisi, il genel meclisinin üçte ikisinin çoğunluk kararı ile dört yıllığına seçilecek. Halk denetçisinin tüm raporları kamuoyuna açık olacak, gizli tutulamayacak. YEREL YÖNETİMDE REFORM TBMM'ye geçtiğimiz hafta sunulan Belediye Kanunu Tasarısı, Büyükşehir Belediye Kanunu Tasarısı ve İl Özel İdare Kanunu Tasarısı komisyonlarda 28 Mart tarihinden, yani seçimlerden sonra ele alınacak. Belediye ile mahalli idare birliklerini kapsayan Belediye Kanunu Tasarısı'yla getirilen yenilikler ana hatlarıyla şöyle: "- Belediye kurulabilmesi için gerekli olan nüfus şartı 2 binden 5 bine çıkarılıyor. - İçme ve kullanma suyu havzaları ile sit ve diğer koruma alanlarının dışında kurulu bir belediyenin sınırlarına, meskun sahası 5 bin metreden daha yakın olan yerleşim yerlerinde belediye kurulamayacak. - Mevzuata (Hemşehri hukuku) kavramı getiriliyor. Böylece, herkes ikamet ettiği belde ile ilgili belediye karar ve hizmetlerine katılma, belediye faaliyetleri hakkında bilgilenme ve belediye idaresinin yardımlarından faydalanma hakkına kavuşacak. - Belediyelerin görevleri de yeniden düzenlenirken, belediyelere motorlu taşıt muayene ve emisyon ölçümü yapmak veya yaptırmak görevi veriliyor. Daha önce kaymakamlıklara ait olan İkinci ve üçüncü sınıf gayrisıhhi müesseselerle içkili yerlerle ilgili düzenlemelerin yapılarak ruhsatlandırılması belediyelerin yetkileri arasına katılıyor. - Belediye başkanı, görevinin devamı süresince, siyasi parti teşkilatlarının yürütme organlarında görev alamayacak, profesyonel spor klüplerinde başkanlık veya yöneticilik yapamayacak. - Tasarıda, belediye başkanlarına, beldenin nüfusuna göre, bugünkü rakamlar itibariyle 1 milyar 92 milyon 600 bin ile 7 milyar 284 milyon arasında değişen miktarlarda aylık brüt ödenek verilecek. Belediye başkanı yılda en fazla 30 gün izin kullanabilecek. En aza iki yıl başkanlık yapanlar, önceki durumlarına bakılmaksızın Emekli Sandığı ile ilişkilendirilerek emekli edilecek. - İl belediyeleri ile nüfusu 30 bin ve üzerinde olan diğer belediyelerde zorunlu olarak stratejik plan yapılacak. - Belediye başkanlığının sona ermesine ilişkin koşullardan birisinin gerçekleştiğinin saptanması durumunda İçişleri Bakanlığının başvurusu üzerine Danıştay kararıyla ilgili Belediye Başkanının başkanlık sıfatı sona erecek. - Eskisinden farklı olarak görevden uzaklaştırılan belediye başkanına, görevden uzak kaldığı sürece aylık ödeneğinin üçte ikisi ödenecek, ayrıca bu süre içinde diğer sosyal hak ve yardımlardan faydalanmaya da devam edecek. - Belediyelerin yıllık toplam personel giderleri, gerçekleşen en son yıl bütçe gelirlerinin Vergi Usul Kanununda belirlenen yeniden değerleme katsayısı ile çarpımı sonucu bulunacak miktarın yüzde 30'unu aşamayacak. - İllerde belediyenin desteğiyle, belediye meclisi ve il genel meclisi üyelerinin, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının, sendika temsilcilerinin, varsa üniversite temsilcilerinin, mahalle muhtarlarının, ilgili sivil toplum kuruluş temsilcileriyle kamu kurum ve kuruluşları temsilcilerinin katılımıyla kent konseyi oluşturulacak. Konsey, kent yaşamında; insan hak ve hukukunun korunması, sürdürülebilir kalkınma, çevreye duyarlılık, sosyal dayanışma, saydamlık, hesap sorma ve hesap verme, katılım ve yerinden yönetim ilkelerini geliştirmeye çalışacak. - Nazım imar planları içinde kalan Hazine'ye ait arazi ve arsalar, bedelsiz olarak belediyelere devredilecek ve toplu konut ve şehircilik hizmetlerinde kullanabilecekler". Büyükşehirlerle ilgili yasa tarasıyla da kendileri tarafından yapılan ve işletilen yerlere ruhsat verip, denetleyebilmeleri imkanı geteriliyor. Ayrıca Büyükşehir Belediyelerine, ilçe ve ilk kademe belediyelerinin imar uygulamalarını denetleme yetkisi de veriliyor. Büyükşehir Belediye başkanlarına 10 adet üniversite mezunu danışman görevlendirme yetkisi veriliyor. İl Özel İdareleri Yasa Tasarısıyla da artık il genel meclislerinde başkanlık valilerden alınıyor ve kendi içlerinden seçilen birisinin başkanlık yapması hükmü getiriliyor. Valinin, hukuka aykırı gördüğü kararı geri göndermesi durumunda il genel meclisi saltçoğunlukla kararında ısrara edebilecek. İl genel meclisleri halk denetçilerini seçecek.