BIST 9.420
DOLAR 34,42
EURO 36,30
ALTIN 2.833,68
HABER /  GÜNCEL

Türkiye Öcalan'ı affedecek mi?

MİT Kontrterör Dairesi eski başkanı Mehmet Eymür, PKK ve Kürt sorununda gelinen noktayı değerlendirdi.

Abone ol

Terörle mücadelede yaklaşık 10 gündür sürdürülen başdöndürücü trafikle ilgili, eski MİT'çi Mehmet Eymür, Canlı Ana Haber'de Can Dündar'ın sorularını yanıtladı.

Abdullah Öcalan'a affın yakın olduğunu belirten Eymür, çarpıcı açıklamalar yaptı.

- Abdullah Öcalan Türkiye’ye getirildiğinde, ‘beni kulanın, ben her türlü işbirliğine hazırım’ demişti. Devlet bunu değerlendiremedi mi?

Ben o dönemi tam bilmiyorum, uzaktım. Ama tabi ki faydalanılabilinirdi. Hatta yıl 2011 ve aradan epey zaman da geçti. Sizin döneminizde yakalama çabaları, operasyon hazırlıkları vardı sanıyorum. Bir takım temaslar yapılıyordu. Suriye ile temastaydık ve canlı getirmeyi umuyorduk.

- Canlı getirmekte amaç, şimdikine bezer bir yöntemle yararlanmak mıydı?

İlişkilerini ortaya çıkarmak, kimden yardım aldığı noktasında sorgulamak ve adalete teslim etmek düşünceseydik. Bunun gerçekleşmesi için içten ve dıştan çok fazla engel vardı.

- İçerideki engellerin sebebi neydi?

Terörün devam etmesinde medet umanlar vardı ve hala da vardır.

- Bugün de varsa işimiz zor mu?

Biraz zor. Bakıyorum da olaylar bitmiyor. Ateşkes varken olaylar oluyor, bu daha önce de yaşanmıştı.

- Bunlar provokasyonları engellemenin bir yolu var mı?

Yok. İçimizdeki nüveleri bulmak lazım.

- Savaşı bu kadar kar getiren bir şey olmaktan mı çıkarmak lazım?

O zaman savaştan fayda umanlar başka şeyler bulacaklardır. Bir BOP projesi var, petrol savaşı var ve bunlar dikkate alınmalı. Ama yine de bu kanın durması lazım.

Bu diyalog süreci tamamen gizli servisler yoluyla yapılmalı. Gerekirse dağdakilerle görüşülmeli ama gizli şekilde yapılmalı. Tabi bu rencide edici bir şey. O kadar şehit verilmiş. Daha dikkatli şekilde yapılması lazım. Örneğin Habur girişleri rencide ediciydi.

- Şu anda süreci MİT mi götürüyor?

Bilemiyorum. MİT’in içinde de fikir ayrılıkları olduğu kanaatindeyim. Görüşelim diyenler olacağı gibi görüşmeyelim diyenler de olacaktır. MİT’ten bu süreci sabote edenler de çıkabilir. İnsan faktörü her yerde aynıdır. ‘Askerler devre dışı ve daha çok MİT öne çıktı’ deniyor.
Yeni müsteşarın faaliyetleri bunu gösteriyor.

- Müsteşar Hakan Fidan’ın CIA’le tamasları nasıl yorumlanmalı?

O bölgede ABD’nin etkinliği çok fazla ve samimi bir işbirliği olursa faydalı olur. Barzani ile muhakkak iyi ilişkiler kurmak gerekir.

- Barzani işin neresinde sizce?

Barzani kendi geleceği için de barış ister. Öbür taraftan, fazla risk almayabilir de. Soydaşlarını kollayacaktır. Daha önce Barzani PKK ile savaşırken bizden mühimmat ve silah desteği istedi ama veremedik. O zamanlardan küskünlüğü var bize karşı.

- Şu an örgütle neyin görüşmesi yapılıyordur?

Şartlar görüşülüyordur. Silah bırakıp dönülürse ne olacağının ayrıntıları konuşuluyordur.

- Bu ayrıntılar ne olabilir? Örneğin ETA’da kapsamlı bir af ve rehabilitasyon programı yapıldı. Dağdakiler silahsızlandırılarak topluma kazandırılıyor. Öyle bir şey olabilir mi?

Daha önce de söylemiştim. Liderlerini affetmiyorlar da alttakileri af ediyorlar. Lider altındaki adamı bırakır mı? Yapılacak olan bütünüyle ve kapsamlı bir aftır.

- Öcalan da katılmalı bu affa?

Öcalan 1998’de Suriye’den çıkarıldığında politize olma süreci başladı...

- Bu korkutucu mu yoksa hayırlı mı?

Hep onu söylüyorum. Bütün komşularla kavga eden, savaşan, içinde terörle yaşayan bir ülke olmaktan çıkmalıyız. Öcalan’ın af kapsamında olması, Türkiye tarafından kabullenilebilir mi? Ben oraya varacağını düşünüyorum ve iş oraya doğru gidiyor.

- Öcalan’ın örgüt üzerindeki hakimiyeti nedir sizce?

Bence hala hakim. Muhakkak dinlemeyen kişiler de olacaktır. Ama hala güçlü olduğunu düşünüyorum.

- Terör biterse, Kürt sorunu da biter mi?

Ben Kürt sorununun suni yaratılmış bir sorun olduğunu düşünüyorum. Türkiye’de, bu işin ustaları var ve başka sorunlar çıkartabilirler. Azınlıklarla, halkımızın diğer renkleriyle ilgili olabilir bu. Bir ara Aleviliği kaşıdılar. Her zaman bunlar vardı ve öyle geldik öyle gidiyoruz. Değişik bir manzara görmedik şimdiye kadar.

Çözüm için uzun bir süreç deniyor. Ne kadar uzun, biz görür müyüz bu işin bitiğini; riskleri de var mı, kamuoyu neye hazırlıklı olmalı?
Bir kere bir af çıkacaksa, aftan sonra bir şeyler yapanları hiçbir şekilde affetmemek lazım. Ağır cezalar verilmeli. Bence iyi nasıl elenecek onu da düşünmek gerekir. Kime ne dereceye kadar af gelecek. Bir takım kişilerin ceza almaları gerekecek. O ne kadar hafifletilecek. Tüm bunlar iyi düşünülmeli.

- Şu anki yöntem sağlıklı mı?

Çok açığa çıktı ve bu çok rahatsızlık veriyor.