BIST 9.627
DOLAR 35,25
EURO 36,67
ALTIN 2.970,69
HABER /  GÜNCEL

Türkiye israfta rekor kırdı

Her yıl Türkiye bütçesinin dörtte biri çöpe giderken, rakamlar dudak uçuklatan cinsten oldu.

Abone ol

Türkiye 2003 yılında yaklaşık 52.6 katrilyon lira olarak borç faizi ödemeyip tasarruf elde etmiş olsaydı konut, eğitim, sağlık, ulaşım sorunlarının tamamı çözülmüş olacaktı. Türkiye İsrafı Önleme Vakfı öncülüğünde yaklaşık 40 sivil toplum örgütünün katılımı ile hazırlanan 2004 İsrafı Önleme ve Verimlilik Yılı deklarasyonunda ilginç sonuçlar ortaya çıktı. Buna göre 1990-2002 yılları arasında ekonomik savurganlığın bütçeye verdiği zarar 803 katrilyon lirayı aşıyor. Yani her yıl Türkiye bütçesinin dörtte biri çöpe gidiyor. Deklarasyonda belirtilen israf alanlarından yalnızca 2003 yılında yaklaşık 52.6 katrilyon lira iç borç faiz ödemesi yapılmayıp tasarruf elde edilmesi durumunda neler yapılabileceği şöyle sıralandı: "Her biri 60 milyar lira değerinde 875 bin konut yapılabilir ve konut sorunu tamamen çözümlenme yoluna gidilebilir. Her birisi 300 yataklı ve tanesi 19 trilyon değerinde 2 bin 700 hastane yapılarak sağlık sistemi tamamen rahatlatılmış olurdu. Her birisi 1 trilyon 250 milyar lira değerinde 16 derslik 42 bin ilköğretim okulu yapılarak eğitimde fiziki kapasite artırılıp, her derhanede 30 öğrencinin okutulması hedefi gerçekleştirildi. Kilometresi 1 trilyon 500 milyar lira olan 35 bin kilometre otoyol yapılarak ülke kalkınması için gerekli ulaşım altyapısı tamamlanırdı. İstanbul için hayal edilen ve yaklaşık 2.6 milyar dolar krediye ihtiyaç duyulan İstanbul tüp geçit projesinden 8 tanesi tamamlanırdı. Her bir ihracatçı veya KOBİ'ye 150 milyar kredi verilmiş olsaydı 290 bin işletmeye kredi verilebilirdi. Yoksulların işadamı olması çerçevesinde, her bir dar gelirliye 2 milyar kredi verilmesi durumunda, halen Türkiye'de fakirlik sınırı altındaki 26 milyon 300 bin vatandaşın ülke ekonomisine katılması sağlanıp, gelir dağılımındaki adaletsizlik önlenebilirdi. Deklarasyonda ayrıca, nüfusu 68 milyon ve milli gelirinin 160 milyar dolar olan Türkiye'de makam araba sayısının 87 bin olmasına dikkat çekilerek, devletin elinde yaklaşık 200 bin taşıt bulunduğu vurgulandı. Neredeyse her müdür seviyesindeki yöneticinin altında bir kamu aracı bulunduğu ifade edilen deklarasyonda, 235 bin lojman ve 2 bin 408 tane sosyal tesis ile dünyada örneğinin olmadığına dikkat çekildi.