Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, video konferans ile gerçekleştirilen JETCO İmza Töreni ve Türkiye-İtalya Sanal İş ve Yatırım Forumu açılış töreninde konuştu.
Abone olTicaret Bakanı Ruhsar Pekcan, Türkiye-İtalya II. Dönem Ortak Ekonomi ve Ticaret Komisyonu (JETCO) imza töreninde yaptığı konuşmada, Türkiye'nin İtalya ile oldukça dengeli bir ikili ticaret yapısına sahip olduğunu belirterek, "20 milyar dolar mertebesine yaklaşan ikili ticaret hacmini, en kısa sürede 30 milyar dolar seviyesine çıkarabilmeyi arzu ediyoruz." açıklamasını yaptı.
“İtalya, Türkiye'nin önemli ticari ortaklarından biri''
İtalya'nın Türkiye'nin en önemli ticaret ortaklarından biri olduğunu ifade eden Pekcan, ihracatta 3'üncü, ithalatta ise 4'üncü sırada yer aldığını, bunun İtalya’nın stratejik önemini ve İtalya ile ticari ilişkilere verilen değeri somut şekilde ortaya koyduğunu söyledi.
“Ortak fayda temelinde yeni projelere imza atabiliriz''
Türkiye'nin, genç, iyi eğitimli nüfusunun yanında güçlü ve dinamik bir üretim altyapısına sahip olduğuna işaret eden Pekcan, "Yenilikçiliğe, katma değere ve tasarıma önem veren şekilde üretim tecrübemizi her geçen gün geliştiriyoruz. Bu da İtalyan ve Türk firmaları için pek çok sektörde ortak yatırım, ortak iş ve ortak ticaret fırsatları anlamına gelmektedir. Farklı fırsatları birlikte değerlendirerek, ortak fayda temelinde yeni projelere imza atabiliriz. Bugünkü etkinliğimizin de bu doğrultuda önemli katkı sağlamasını umuyorum." değerlendirmesinde bulundu.
(İtalya Dışişleri ve Uluslararası İşbirliği Bakanı Luigi Di Maio)
"Resmi ve teknik düzeyde çeşitli işbirliği konuları ele alındı''
Pekcan, koronavirüs salgını koşullarına rağmen bu yıl içerisinde İtalya Dışişleri ve Uluslararası İşbirliği Bakanı Luigi Di Maio’nun 19 Haziran'da Türkiye’ye yaptığı ziyaret ve temmuz ayında düzenledikleri JETCO hazırlık toplantısının Türkiye için önemli ve değerli gelişmeler olduğunu vurguladı.
Bugünkü JETCO Toplantısı ile bu çalışmaları bir adım daha öteye taşıdıklarını belirten Pekcan, şöyle devam etti:
"JETCO toplantımız çerçevesinde resmi ve teknik düzeyde çeşitli iş birliği konuları ele alındı. Biraz sonra sizlerin huzurunda, Bakan Di Maio ile birlikte JETCO II. Dönem Protokolü'nü imzalayacak olmaktan memnuniyet duyuyorum. Keza, iki ülkeden farklı kurumlarımız arasında bazı iş birliği protokollerinin imzalanacak olması sevindiricidir. JETCO bünyesinde kurulan çalışma grupları, JETCO mekanizmasının etkin bir şekilde işletilmesi noktasında oldukça faydalı bir rolü yerine getiriyor."
Bugün iş dünyasının aktif katılımıyla bir yuvarlak masa toplantısı ve ikili iş görüşme oturumlarının da yapılacağına dikkati çeken Pekcan, bu etkinliklerin ikili ticari ve ekonomik ilişkileri geliştirme noktasında gösterdikleri iradenin bir sonucu olduğunu söyledi.
"Somut adımlar atmaya devam edeceğiz''
Pekcan, gelecek dönemlerde de aynı azim ve kararlılıkla ikili ilişkileri geliştirmek adına somut adımlar atmaya devam etmenin önemine değinerek, şu ifadeleri kullandı:
"Türkiye olarak ikili ilişkilerimizi geliştirme anlamında alınacak her inisiyatife destek olmaya hazırız. Bugünkü JETCO Protokol metnimize sanayi, enerji, sağlık, tarım, eğitim, kadın girişimciliği, turizm, ulaştırma gibi pek çok farklı konuda mevcut iş birliğinin devamı ve geliştirilmesi yönündeki mutabakatımızı yansıttık. Karşılıklı yatırımlarımız ile üçüncü ülkelerde, özellikle de müteahhitlik ve teknik müşavirlik alanlarında yapabileceğimiz iş birliği faaliyetlerine değinildi. İkili konuların ötesinde, özellikle AB ile ilişkiler bağlamında vize konularına, Türkiye ile AB arasındaki 'Gümrük Birliği'nin Güncellenmesi' sürecine dair hususlara, Yeşil Mutabakat'a, AB’nin demir çelik ürünleri ithalatında uyguladığı korunma önlemlerine, ulaştırma kotalarına, kamu alımları ve kamu ihaleleri gibi konulara değindik."
Gümrük Birliği'nin güncellenmesi
Pekcan, Gümrük Birliği'nin güncellenmesinin tüm tarafların yararına bir gelişme olacağını ifade ederek, "Bu çerçevede, AB’nin Türkiye ile güncelleme müzakerelerine başlaması noktasında bir an önce adım atmasını umuyoruz. Başta İtalya iş dünyası olmak üzere, AB iş dünyasından ve tüm üye ülke hükümetlerinden, sürece destek ve pozitif katkı beklediğimizin altını çizmek isterim." dedi.