Dünyanın önde gelen üniversitelerinden London School of Economics'in (LSE) Türkiye raporunu yayımladı.
Abone olDünyanın önde gelen üniversitelerinden London School of Economics'in (LSE) Türkiye raporunda, Orta Doğu'daki nüfuzu artan Türkiye'nin Arap Baharı'nda önemli bir rol oynayacağı tahminine yer verildi.
Ülkelerindeki rejimleri devirmeyi başaran devrimci hareketlerin şimdi yeni rejimler inşa etme aşamasına geldiği hatırlatılan raporda, Türkiye'nin nüfuzunun, bölgenin bu süreçteki siyasi ve ekonomik gelişiminde büyük rol oynayacağı vurgulandı.
Ancak Türk dış politikasının bu süreçte bir sınavdan da geçeceği; ülkenin bu bölgenin siyasi geleceği için bir vizyon geliştirmeyi, bölge ülkeleriyle ikili ilişkilerinin önüne alması gerektiği de belirtildi.
Raporda ayrıca Türkiye'nin önemli bir aktör olarak yükselişinin, diğer yükselen güçler Brezilya ve Çin için de yol gösterici olacağı belirtildi.
"Türkiye'nin Küresel Stratejisi" adlı rapor, Türkiye'nin son on yılda büyüyen ekonomik, siyasi ve kültürel gücünün bölgedeki nüfuzunun artışına nasıl katkıda bulunduğunu analiz etmek amacıyla, komşuları ve Batı ile ilişkilerini mercek altına alıyor.
Bu çerçevede 8 uzmanın, Türkiye'nin AB, ABD, Kafkaslar, Suriye, İran, Irak ve Yunanistan ile ilişkilerini ele alan makalelerine yer veriliyor.
'Esad'ın Erdoğan'a ihtiyacı var' Orta Doğu uzmanı Dr. Christopher Phillips "Türkiye ve Suriye" başlıklı makalesinde, Suriye ile kurduğu yakın ilişkilerin Türkiye'nin Arap dünyasına açılan kapısı niteliğinde olduğuna dikkat çekiyor.
Ancak Phillips, bu yakın ilişkilerin Ankara'nın Esad rejimini kurtarmaya çalışacağı anlamına gelmediğini vurguluyor.
Şam'da rejim değişikliğinin Recep Tayyip Erdoğan hükümetinin işine gelebileceğini savunan Phillips, "Esad Erdoğan'a, Erdoğan'ın Esad'a duyduğundan daha fazla ihtiyaç duyuyor. Suriye ekonomik ve diplomatik açıdan Türkiye'ye bel bağlarken, Türkiye için Suriye'nin önemi azalıyor" diyor.
Türkiye'nin gücünün kaynakları LSE raporundaki giriş yazısında, Türkiye'nin bölgede artan nüfuzunun kaynakları irdeleniyor.
Türkiye uzmanı Dr. Joshua Walker imzalı yazıda, ülkenin değişen dış politikasının mimarının Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu olduğu belirtiliyor.
Bu çerçevede Davutoğlu'nun "stratejik derinlik" ve "komşularla sıfır sorun" prensipleri mercek altına alınıyor.
Walker'a göre, AKP'nin ülke içinde güçlü bir siyasi kadro olarak yükselişi ile Türkiye'nin bölgede ve dünyadaki rolünün artması arasında ortak bir nokta var.
Walker, AKP'yi iktidara taşıyan Anadolu sermayesinin, Türkiye'nin komşularıyla siyasi, ama daha önemlisi ekonomik ve sosyal ilişkilerini geliştirmesinde de itici güç olduğunu savunuyor.
Değerlendirmede ayrıca, "Batı odaklı düşünmekten vazgeçerek bölgesel bir güç olma hevesinin ardında güçlü bir Osmanlı ideali olduğunun" altı çiziliyor.