Devlet Bakanı Hayati Yazıcı, Genelkurmay Başkanı ile ilgili yeni bir tartışmanın fitilini ateşledi: "Önünde ayağa kalkmak garibime gidiyor..!"
Abone olDevlet Bakanı Hayati Yazıcı, 30 Ağustos Zafer Bayramı kutlamalarını tartışmaya açarak, “Bu bir askeri zafer olabilir ama Genelkurmay Başkanı, Başbakan’a bağlı değil mi? Ev sahibinin Başbakan olması gerekmez mi?” dedi.
Hürriyet Gazetesi'nden Nuray Babacan imzalı habere göre Yazıcı, anonsla birlikte Genelkurmay Başkanı gelirken Başbakan ve bakanların ayağa kalktığını söyleyerek, “Bu durum benim garibime gidiyor” diye konuştu.
Devlet Bakanı Hayati Yazıcı, milli bayramlara yönelik ev sahipliği ve protokol sıralamasını tartışmaya açtı. Yazıcı, 30 Ağustos Zafer Bayramı’nda ev sahipliğini Genelkurmay Başkanı’nın yapmasına itiraz ederek, “Kutlamaları Başbakan kabul etmeli. Törende Genelkurmay Başkanı geliyor, hepimiz ayağa kalkıyoruz” dedi.
Yazıcı, devlet protokolünde gözden geçirilmesi gereken çok düzenleme olduğunu belirterek, özellikle milli bayramlardaki uygulamaya yönelik itirazları olduğunu vurguladı. Yazıcı, şunları söyledi:
Askeri zafer ama...
Şimdi milli bayramlara bakıyorsunuz, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda Meclis’in kuruluş yıldönümü olması nedeniyle, TBMM Başkanı ev sahipliği yapıyor, kutlamaları kabul ediyor. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nda, Cumhuriyet’in en üst makamı olarak Cumhurbaşkanı kutlamaları kabul ediyor. Peki ama 30 Ağustos Zafer Bayramı’nda niye Genelkurmay Başkanı ev sahipliği yapıyor? Bu bir askeri zafer olabilir, ama Genelkurmay Başkanı, Başbakan’a bağlı değil mi? Bayram, bu devletin, bu hükümetin de bayramı. Ev sahibinin Başbakan olması gerekmez mi?
Anonsla kalkıyoruz
Zafer Bayramı törenlerine gidiyorsunuz. ‘Genelkurmay Başkanı gelmiştir’ diye anons ediliyor. Törene katılan TBMM Başkanı, Başbakan ve tüm bakanlar ayağa kalkıyor. Hepimiz ayağa kalkıyoruz. Genelkurmay Başkanı kutlamaları kabul ediyor. Bu kutlamanın sahibi Başbakan olmalı diye düşünüyorum. Bu durum benim garibime gidiyor.
Yıllardır tartışılıyor
30 Ağustos Zafer Bayramı’nın ev sahipliği ilk kez tartışmaya açılırken, protokol uygulamalarına ilişkin tartışmalar yıllardan beri sürüyor. Özellikle milletvekilleri, protokoldeki yerlerinden şikâyet ediyor. İllerde yapılan törenlerde komutanlardan sonra gelmelerine itiraz eden milletvekilleri, bunun düzeltilmesini sık sık talep ediyorlar. Devlet protokolü plaka sıralamasında, TBMM Başkanı, Başbakan, Anayasa Mahkemesi Başkanı ve Genelkurmay Başkanı, Yüksek Yargı başkanları ve Bakanlar Kurulu üyeleri geliyor. Törenlerde bu sıralamaya Genelkurmay Başkanı’ndan sonra olmak üzere anamuhalefet partisi lideri ve eski cumhurbaşkanları ilave ediliyor.
30 Ağustos 2009 töreni
Her yıl 30 Ağustos Zafer Bayramı nedeniyle Genelkurmay Başkanı resepsiyonla konuklarını ağırlıyor.
Atatürk, bu bayramı ordunun temsil etmesini uygun görmüş
Tarihçi yazar Turgut Özakman, askeri bir zafer olduğu için 30 Ağustos’a Genelkurmay Başkanlığı’nın evsahipliği yaptığını belirterek, şunları söyledi: “‘Genelkurmay Başkanlığı, Başbakana bağlı, evsahibi başbakan olsun’ mantığı doğru değildir. Öyle olursa ‘Başbakan da Meclis’e bağlı, Meclis de halka bağlı’ bunun sonu yok. Doğrusu budur. Çünkü bu ordunun kazandığı çok büyük ve önemli bir zafer. Başkalarının hiç tahmin etmediği bu zaferin hazırlığı 10 ay sürmüş, 14 günde tamamlanmıştır. İşgal kuvvetleri, 100 binden fazla kayıp vermiştir, 40 binden fazla esir vardır. Mustafa Kemal, bu bayramı ordunun temsil etmesini uygun görmüştür, orduya da yakışıyor.”
1935’te resmi bayram
Zafer Bayramı, 1922’de 26 Ağustos’ta başlayıp, 30 Ağustos’ta Dumlupınar’da Mustafa Kemal’in başkumandanlığında zaferle sonuçlanan Başkomutanlık Meydan Muharebesi’ni anmak için kutlanır. Zafer Bayramı, ilk defa 30 Ağustos 1923’te Afyonkarahisar, Ankara ve İzmir’de kutlandı. Resmi olarak Zafer Bayramı ilan edilmesi Mayıs 1935’te oldu.
Devlet Bakanı Hayati Yazıcı, milli bayramlara yönelik ev sahipliği ve protokol sıralamasını tartışmaya açtı. Yazıcı, 30 Ağustos Zafer Bayramı’nda ev sahipliğini Genelkurmay Başkanı’nın yapmasına itiraz ederek, “Kutlamaları Başbakan kabul etmeli. Törende Genelkurmay Başkanı geliyor, hepimiz ayağa kalkıyoruz” dedi.
Yazıcı, devlet protokolünde gözden geçirilmesi gereken çok düzenleme olduğunu belirterek, özellikle milli bayramlardaki uygulamaya yönelik itirazları olduğunu vurguladı. Yazıcı, şunları söyledi:
Askeri zafer ama...
Şimdi milli bayramlara bakıyorsunuz, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda Meclis’in kuruluş yıldönümü olması nedeniyle, TBMM Başkanı ev sahipliği yapıyor, kutlamaları kabul ediyor. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nda, Cumhuriyet’in en üst makamı olarak Cumhurbaşkanı kutlamaları kabul ediyor. Peki ama 30 Ağustos Zafer Bayramı’nda niye Genelkurmay Başkanı ev sahipliği yapıyor? Bu bir askeri zafer olabilir, ama Genelkurmay Başkanı, Başbakan’a bağlı değil mi? Bayram, bu devletin, bu hükümetin de bayramı. Ev sahibinin Başbakan olması gerekmez mi?
Anonsla kalkıyoruz
Zafer Bayramı törenlerine gidiyorsunuz. ‘Genelkurmay Başkanı gelmiştir’ diye anons ediliyor. Törene katılan TBMM Başkanı, Başbakan ve tüm bakanlar ayağa kalkıyor. Hepimiz ayağa kalkıyoruz. Genelkurmay Başkanı kutlamaları kabul ediyor. Bu kutlamanın sahibi Başbakan olmalı diye düşünüyorum. Bu durum benim garibime gidiyor.
Yıllardır tartışılıyor
30 Ağustos Zafer Bayramı’nın ev sahipliği ilk kez tartışmaya açılırken, protokol uygulamalarına ilişkin tartışmalar yıllardan beri sürüyor. Özellikle milletvekilleri, protokoldeki yerlerinden şikâyet ediyor. İllerde yapılan törenlerde komutanlardan sonra gelmelerine itiraz eden milletvekilleri, bunun düzeltilmesini sık sık talep ediyorlar. Devlet protokolü plaka sıralamasında, TBMM Başkanı, Başbakan, Anayasa Mahkemesi Başkanı ve Genelkurmay Başkanı, Yüksek Yargı başkanları ve Bakanlar Kurulu üyeleri geliyor. Törenlerde bu sıralamaya Genelkurmay Başkanı’ndan sonra olmak üzere anamuhalefet partisi lideri ve eski cumhurbaşkanları ilave ediliyor.
30 Ağustos 2009 töreni
Her yıl 30 Ağustos Zafer Bayramı nedeniyle Genelkurmay Başkanı resepsiyonla konuklarını ağırlıyor.
Atatürk, bu bayramı ordunun temsil etmesini uygun görmüş
Tarihçi yazar Turgut Özakman, askeri bir zafer olduğu için 30 Ağustos’a Genelkurmay Başkanlığı’nın evsahipliği yaptığını belirterek, şunları söyledi: “‘Genelkurmay Başkanlığı, Başbakana bağlı, evsahibi başbakan olsun’ mantığı doğru değildir. Öyle olursa ‘Başbakan da Meclis’e bağlı, Meclis de halka bağlı’ bunun sonu yok. Doğrusu budur. Çünkü bu ordunun kazandığı çok büyük ve önemli bir zafer. Başkalarının hiç tahmin etmediği bu zaferin hazırlığı 10 ay sürmüş, 14 günde tamamlanmıştır. İşgal kuvvetleri, 100 binden fazla kayıp vermiştir, 40 binden fazla esir vardır. Mustafa Kemal, bu bayramı ordunun temsil etmesini uygun görmüştür, orduya da yakışıyor.”
1935’te resmi bayram
Zafer Bayramı, 1922’de 26 Ağustos’ta başlayıp, 30 Ağustos’ta Dumlupınar’da Mustafa Kemal’in başkumandanlığında zaferle sonuçlanan Başkomutanlık Meydan Muharebesi’ni anmak için kutlanır. Zafer Bayramı, ilk defa 30 Ağustos 1923’te Afyonkarahisar, Ankara ve İzmir’de kutlandı. Resmi olarak Zafer Bayramı ilan edilmesi Mayıs 1935’te oldu.