Türkiye bu koridoru değerlendirmeli!
Cumhuriyetimizin 100. yılında küresel arenada önemli bir aktör olmak, yüksek gelir elde etmek ve istihdamı arttırmak isteyen ülkemizde değişik tür ve ölçeklerde projeler geliştirilmektedir. Peki koridorlarımız buna müsait mi?
Cumhuriyetin 100. yılında her sektörde olduğu gibi turizmde de küresel arenada önemli bir aktör olmak, yüksek gelir elde etmek ve istihdamı arttırmak isteyen ülkemizde ilgili bakanlık başta olmak üzere sektör temsilcileri, sivil toplum örgütleri ve yerel yönetimler değişik tür ve ölçeklerde projeler geliştirerek, sürece katkı sağlamaya çalışıyor.
Tüm bu faaliyetlerin genel olarak planlanması ve koordinasyonunda sorumlu olan Kültür ve Turizm Bakanlığı, hazırladığı Türkiye Turizm Stratejisi (2023) eylem planı ile ülkemizin turizm potansiyelini; eko-turizmden kültür turizmine, sağlık turizminden kongre turizmine kadar her alanda ayrı ayrı ortaya koyarak ve geliştirilecek destinasyonları belirleyerek ilgili paydaşlar için gerekli olan yol haritasını çizmektedir.
Tesisler bağlamında turizm yatırımları özel sektör eliyle yapılırken, plan kapsamında yer alan kavramlardan biri olan “marka kent”ler de büyük ilgi uyandırmıştır. Bu statüde sayılan Ankara, İstanbul, İzmir, Antalya, Adıyaman, Amasya, Bursa, Edirne, Gaziantep, Hatay, Konya, Kütahya, Manisa, Nevşehir, Kars, Mardin, Sivas, Şanlıurfa ve Trabzon illerinde mülki idareler, yerel yönetimler, sivil toplum kuruluşları, sektör temsilcileri ve üniversitelerin eşgüdümünde oluşturulan platformlarla süreç her kentte aynı hızda olmamakla birlikte etkin şekilde yürütülmektedir.
Bu noktada strateji belgesinde yer almakla birlikte belki de sahipsiz kalan tek plan “kültür koridorları” olarak görülmektedir. Birkaç ili kapsayan bölgesel kültür koridorları çok büyük potansiyele sahip olmasına rağmen ortak çabayı ve detaylı bir envanter çalışmasını gerektirdiği için üzerine fazla eğilinmemektedir.
Oysaki ülkemizde İstanbul hariç, diğer büyükşehirlerin dahi tek başına uzun soluklu kültür odaklı tatiller için yeterli turistik çekiciliklere sahip olduğu konusu tartışmalıdır. Marka kentler kısa süreli konaklamalar için oluşturuluyorsa destinasyon olarak yeterli turistik çekiciliklere sahiptirler. Uzun süreli ve konaklamalı tatil programları için ise dünyada gelişen trende de uygun olarak, marka kentleri de kapsayan kültür koridorlarına ağırlık verilmesi turizm pazarından pay almada önemli bir avantaj yaratacaktır.
Esnek yapılı oluşturulabilen tur programları, sadece bir ülke ya da bölge ile sınırlı kalmayıp, birkaç komşu ülkeyi de kapsayabilmektedir. Avrupa’da Benelüks, Viyana-Prag-Budapeşte, Uzakdoğu’da Pattaya-Bangkok-Phuket turları bu kapsam içerisinde değerlendirilebilecek başlıca turlardır.
Özellikle birbirine komşu üç küçük Avrupa ülkesinin ortak girişiminin sonucu ortaya çıkan Benelüks ekonomik kalkınma ve işbirliği modelinin turizm ayağı bölgesel destinasyon markalaması ve pazarlamasında elde ettiği büyük başarı ile diğer ülkelere örnek teşkil etmiştir. Belçika, Hollanda ve Lüksemburg'tan oluşan bu yapıya Avrupa'nın büyük ve etkileyici şehirleri olan Paris ya da Londra eklenerek oluşturulan tur paketleri ülkemizin de en çok tercih edilen yurtdışı tatil destinasyonları arasında yer almaktadır.
Ülkeler arası geçişli turlara göre çok daha küçük kapsamlı olmakla birlikte birden fazla yerleşim birimini içerisine alan bölgesel destinasyon örneklerine ülkemizde de rastlanmakla birlikte planlı ve uzun dönemli turlara uygun bir rota ne yazık ki tam anlamıyla oluşturulamamıştır.
Bu çerçevede ülkemizde çok sayıda koridor geliştirilebilir. Örnek vermek gerekirse yaklaşık 24 bin km2 yüzölçümüne sahip, üzerinde üç ili (Edirne, Kırklareli ve Tekirdağ) tamamen, iki ili (Çanakkale ve İstanbul) ise kısmen barındıran, tarihi, doğal, kültürel çekiciliklere sahip, ulaşım ve konaklama altyapısı görece gelişmiş, güvenlik sorununun olmadığı, Türkiye'nin Avrupa'ya açılan kapısı Trakya Yarımadası kültürel koridor olabilecek potansiyele sahiptir.
Bugüne kadar lokal pazarlama çalışmalarına ağırlık verilen Trakya Yarımadası'nda bölgesel bir destinasyon oluşturulup, dünya şehri İstanbul ve/veya tarihinin en şiddetli çatışmalarına ev sahipliği yapmış, birçok milletten insanın ebedi istirahatgahı, bazı devletlerin tarihsel dayanağı olmuş Çanakkale ile eklemlenen gezi programları ile hem yerli, hem de yabancı turist için önemli bir turizm destinasyonu olabilecek potansiyele sahiptir.
İç yapılanma başarılı bir şekilde oluşturulduktan sonra, komşu ülkeler Yunanistan ve Bulgaristan’la da Benelüks benzeri bir yapılanma imkanı yakalanabilirse turistik çekicilik daha da artacak ve katma değeri yüksek bir destinasyon oluşturulmuş olacaktır.
Medeniyetler beşiği Türkiye’de koridor çok.
Yeter ki el ele verelim.
Üzerindeki tozu temizleyip, parlatalım.