Türkiye Avrupa Birliği'nin kapısını aşındırırken asıl tartışma birlik içinde yaşanıyor. AB Komisyonu'nun İngiliz ve Hollandalı üyeleri Türkiye için söz düellosuna girişti.
Abone olAB Komisyonu'nun dış ilişkilerden sorumlu üyesi İngiliz Chris Patten, komisyonun Hollandalı üyesi Frits Bolkestein'ın Türkiye aleyhindeki bazı ifadelerine cevap verdi. Avrupa Birliği (AB) Komisyonu'nun dış ilişkilerden sorumlu üyesi İngiliz Chris Patten, komisyonun Hollandalı üyesi Frits Bolkestein'ın Türkiye aleyhindeki bazı ifadelerinin yanlış olduğunu söyledi. Patten, ''Avrupa Politika Merkezi'' (EPC) adlı düşünce kuruluşunda yaptığı ''Dünyada Avrupa Birliği yansımalar ve hedefler'' adlı konuşmada, Bolkestein'ın Kopenhag kriterlerinin sadece Avrupa'ya özgü değerler olduğunu düşündüğünü, bu tür ''narsisist'' yaklaşımlardan kaçınılması ve demokrasi ile çoğulculuktan bahsederken çok dikkatli olunması gerektiğini söyledi. Patten, bazı komisyon üyelerinin Türkiye'nin üyeliği konusunda son dönemde ''hayran kalınacak ölçüde açık'' bir yaklaşım sergilediklerini ve Türkiye ile ilgili pek çok görüşün son zamanlarda dile getirildiğini belirterek, ''kendi görüşünü ilerleme raporuyla ilgili kararın alınacağı toplantıya saklayacağını'' ifade etti. Patten, Türkiye'nin Kopenhag siyasi kriterlerini yerine getirmek için AB'nin her isteğini yerine getirdiğini de söyledi. ''Türkiye hakkında alınacak kararın Arap dünyası üzerinde bir ölçüde etkili olacağını'' ifade eden Patten, ''öte yandan Türkiye'nin AB ile üyelik müzakerelerine başlamasının Arap dünyası için taşıdığı önemin abartılmaması gerektiğini'' savundu. Türkiye'nin büyük bir İslam ülkesi olduğunu, sivil özgürlükleri genişlettiğini, askerin rolünü sınırlandırdığını kaydeden Patten, ''Ankara siyasi kriterleri tam anlamıyla yerine getirdiğinde, AB'nin artık Türkiye'nin Avrupalılığını sorgulayamayacağını, zira bu konudaki kararın 1960'larda verilmiş olduğunu'' belirtti. ''Türkiye ile müzakerelerin başlaması kararı alınması halinde müzakerelerin uzun süreceğini ve Türkiye'nin katılacağı AB'nin bugünkünden farklı olacağını'' ifade eden Patten, ''Türkiye'yi üye olarak kabul edecek AB'nin ortak tarım politikası ve bölgesel politikalarının şimdiki şekliyle sürdürmesinin mümkün olamayacağını'' söyledi. Bir soru üzerine, Bolkestein'ın kendi görüşleri bulunabileceğini, ancak bazı ifadelerinin yanlış olduğuna inandığını belirten Patten, Bolkestein'ın Kopenhag kriterlerinin sadece Avrupa'ya özgü değerler olduğunu düşündüğünü, oysa bu tür ''narsisist'' yaklaşımlardan kaçınılması ve demokrasi ile çoğulculuktan bahsederken çok dikkatli olunması gerektiğini ifade etti. Patten, demokratik bir Türkiye'nin, Müslüman bir demokrasi olsa da demokratik Avrupa ile aynı değerleri paylaşıyor olacağını kaydetti. Bolkestein, pazartesi yaptığı bir konuşmada, ''AB'nin 1683'te Viyana'da kazandıklarını Türkiye'yi üyeliğe alarak kaybedebileceği'' düşüncesini ileri sürmüştü.