Türker’den Başbakan Erdoğan’a cevap

DSP Genel Başkanı Masum Türker, Başbakan Erdoğan’ın "Polis destan yazdı" şeklindeki üzerine "Türk polisi destan yazdı’ diyor. Kime karşı ...

DSP Genel Başkanı Masum Türker, Başbakan Erdoğan’ın "Polis destan yazdı" şeklindeki üzerine "Türk polisi destan yazdı’ diyor. Kime karşı destan yazdı? Halkımıza karşı hangi polis, hangi asker destan yazar? Kardeş kardeşi vurur mu" dedi.
DSP Genel Başkanı Masum Türker, partisinin Selim Sırrı Tarcan Spor Salonu’nda gerçekleştirilen 9. Olağan Kurultay’ında konuştu. DSP’den ayrılan bir çok kişiyi tek tek arayarak partiye geri çağırdığını anlatan Türker, "Türkiyede artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Artık herkes uyandı. İki partili iktidarların bu Türkiye’nin derdine derman olmadığını herkes anladı" dedi. Salonda bulunan ve kendisine muhalif olan partililere seslenen Masum Türker, "Türkiye çok önemli bir süreçten geçiyor. Bu önemli süreçte, Allah bana nasip etsin; burada beni destekleyen ya da desteklemeyenlerle birlikte parlamentoda Tayyip’in paçasını aldığımızı Türk halkına ilan edelim. Bakın bunu, tek başıma, yalnız destekleyenlerle yapacağım demiyorum. Bana karşı olanlarla birlikte yapacağımı söylüyorum" diye konuştu.
"Bugünkü kurultay benim 2009 yılında seçildiğim 4 yıllık süre içinde gerçekleştirdiğim 4. kurultaydır" diyen Türker, "Her seneye bir kurultay. Ve her bir kurultayda delegenin oyuyla seçildim. Diyorlar ki, ’canım bu delegeyi sen yaptın’. Peki 2009’daki delegeyi de ben mi yaptım?" diye sordu. Kendisini eleştirenlere cevap veren Türker, "Aday olduktan sonra, seçildikten sonra mı faşist oldum? Ben faşizmle mücadele ederek geldim buraya. Ben faşistlerle kavga ederek geldim buraya" ifadelerini kullandı.
Kendisinin Atatürk milliyetçisi olduğunu vurgulayan Türker, Başbakan Erdoğan’ın "Tüm milliyetçilikleri ayaklarımın altına alıyorum" şeklindeki sözlerine de tepki gösterdi. Türker, Başbakan Erdoğan için "Allah onun ağzını kilitlesin" dedi.

"BEN ALLAH’A İNANIYORUM"
DSP lideri Türker, partililere inandığı 3 şeyi açıklamak istediğini söyledi. "Allah’a inanıyorum, vatana ve cumhuriyete inanıyorum, Ecevit’in bize bahşettiği demokratik solculuğa inanıyorum" diyen Türker, "Siz demokratik solcu olduğunuz sürece ben ölüme giderim. Çünkü ben, benden olana karşı olmam. Allah’a inanan insan kendi ailesine kendi konuklarına sahip çıkar" diye konuştu. DSP’yi ve Ecevit’i satanları açıklayacağını söyleyen Türker, bunu ise medyanın olmadığı ve diğer partilerden konukların olmadığı bir sırada partililere duyuracağını anlattı.
DSP’den ayrılarak başka partilere geçen milletvekillerini de eleştiren Türker, "Partiden ayrılan 3 milletvekili nerede? Beleşçi milletvekilleri nerede? Birisi şimdi AK Parti’de, birisi CHP’de. Hem de genel başkan yardımcısı. Hayatı boyunca politikası; DSP kapansın. Mahşerde hesabını soracağız. Allah’a inanan bir insanım, mahşerde hesabı soracağız" şeklinde konuştu.
Suriye konusuna da değinen Türker konuşmasını şöyle sürdürdü: "Suriye meselesi Türkiye’yi bölmek için icat edilmiş bir oyundur. Çünkü Türkiye üzerinde sağ ve sol kavgalarını Ecevit sona erdirdi ya, yeni kavgalara ihtiyaç vardı. Bir müslüman değil; bakın dinci-laik kavgası, alevi-sünni kavgası. Tayyip Erdoğan niye her yerde miting yaptı biliyor musunuz, bu protestolar bu ülkede müslüman-laik kavgasını ortadan kaldırdı. Birlikte beraber yürüdüler. Birlikte AK Parti’ye oy verenler bile Tayyip Erdoğan’a karşı yürüdürüler. Onun için Tayyip Erdoğan ne yapıyor, Türkiye’de konsersyum sağlandığı yerde kendisine oy verenleri dinci tabanı sağlamlaştırmak için. Bakın müezzin diyor ki ’bu camide içki içilmedi’. Bir bakan diyor ki ’yakınımın kızına...’ Çıkarda o kızın yüzünü görelim. Nerede o kız? Yok. Ondan sonra getiriyor, insanları dinsiz, dinci diye yani imanlı, imansız diye tanıtmaya çalışıyor. Ben inanıyorum bu ülkede yaşayan herkes; müslümanı, hristiyanı, musevisi, yezidizi, müslüman olanın her mezhebi, sünnisi, alevisi, hambelisi, inançlıdır, imanlıdır, nereden kalkarsa kalksın cenazesi ya camiden, ya cem evinden, ya kiliseden, ya havradan kalkmaktadır. İnsanlara inançsız demek kimin haddine, biliyor musunuz kimin haddine, diktatörlerin haddinedir. Bu ülkeyi kim yönetiyor, diktatörlük bayrağınnı dikmek isteyen Tayyip Erdoğan yönetiyor."

"GEZİ PROTESTOLARI ’TC’Yİ KALDIRMAYA İSYANDIR"
Masum Türker, konuşmasının bir bölümünde ise üzerinde ’No’ yazılı tişört bulunan ve kendisini eleştiren bir partiliye sert çıktı. Türker, "Adam CHP’de kayıtlı, Yargıtay’da çalışıyor geliyor burada ’No’ diyor. Ne diyeyim söyleyin bana" dedi. "
"Partiyi seviyorsan önce kongreyi engellemeyeceksin" diyen Türker, partisinden ayrılan bir belediye başkanını ise isim vermeden eleştirdi. Türker, "Sayın Keskin’den özür dileyerek söylüyorum, yazıklar olsun o adama verdiğimiz paralara, emeklere yazıklar olsun. Arıyor ’Ordu’da kongreye yapmayın’ diye arıyor. Adam ol adam. Niye bunu söylüyorum, DSP’nin üzerini kapatmak maharet değil arkadaşlar" şeklinde konuştu.
Sözü tekrar Gezi Parkı olaylarına getiren Türker, şöyle konuştu:
"Bu Geziciler, TC’yi kaldırmaya isyandır, ’milliyetçilği ayaklar altına alırım’ demeye isyandır, ’iki sarhoş kanunu’ demeye ölümüne isyandır. Bu protestolar pembe kapitalizme isyandır. Bakın siz de o pembe kapitalizmin mağdurlarısınız. Şuanda Türkiye’nin sıcak para borcu milli gelirinin yüzde 40’ından fazladır. Onun için para Türkiye’den çıkıyor".
"BU PARTİNİN KAPISI HERKESE AÇIKTIR"
Masum Türker, konuşmasının son bölümlerinde ise Diyanet İşleri Başkanlığı’ndan destek alamadıkları için Cemevlerine yardım yaptıklarını da anlattı. Başbakan Erdoğan’ın ise son dönemdeki politikasını eleştiren Türker, "Alevilerle oynama, Suriye konusunu Alevi-Sünni oyununa getirme, bu ülkede kardeşlik hakimdir, bu ülkede birlik hakimdir, bu ülkede beraberlik hakimdir" diye konuştu.
DSP’nin kapılarının herkese açık olduğunu ifade eden Türker, "Bu partinin kapıları demokratik sol partiye gelmek isteyen Ayşe bacıya da, Tayyip Erdoğa tarafından istismar edilen Zümre bacıya da açıktır. Bu partinin kapısı herkese açıktır, NO’culara bile açıktır" dedi.

"MECLİS’TE OTURUM EYLEMİ YAPIN, İŞGALCİ OLUN"
Masum Türker, Gezi Parkı olaylarının incelenmesini ve eylemcilerin yargılanmasını içeren Meclis Araştırma Önergesi’ni de salondakilere gösterdi. Orada CHP’nin imzasının olduğuna da gönderme yapan Türker, CHP’lilere seslenerek, "Meclis’te bir gün Allah aşkına oturum eylemi yapın, işgalci olun. Bana diyorlar ’işgalci’ diye, size de desinler" diye konuştu. "Bu önergeye imza atmak zuldür" diyen Türker, "2001’de her Cuma günü zincir yapanlar neredeler?" diye sordu.
Başbakan Erdoğan’ın "Türk polisi destan yazdı" sözlerini de eleştiren Türker, " ’Türk polisi destan yazdı’ diyor. Kime karşı, destan yazdı? Halkımıza karşı hangi polis, hangi asker destan yazar? Kardeş kardeşi vurur mu" diye konuştu. Konuşması sırasında bir de espiri yapan Türker, göbekli olmasından dolayı belki kendisine oy vermeyenlerin olabileceğini söyleyerek, "Ben bu ülkeyi bu göbekle değil, bu beyinle idare edeceğim" dedi. Türker daha sonra ise elindeki Meclis Araştırma Önergesi kurulmasını içeren belgeleri kürsüden atarak, "Biz belki bunun için eylem yapacağız. Biz işte böyle yırtar atarız. Biz de bu yürek var" şeklinde konuştu.
(İHA)