DSP Genel Başkanı Masum Türker, "Yakın tarihte büyük bir suikast olursa, bunun sorumlusu hükümettir" dedi.
Abone olİNTERNETHABER
ANKARA- DSP Genel Başkanı Masum Türker, "Yakın tarihte büyük bir suikast, toplumun çalkalanmasına neden olabilecek bir patlamayla karşı karşıya kalırsak, bunun sorumlusu Hükümettir" dedi.
Türker, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında Devlet Sırrı Kanunu Tasarısının, Türkiye'nin demokratikleşme ihtiyacına ters olduğunu söyledi.
Devlet sırrı tanımının 5 müsteşara bırakılmasına, devlet sırrını tayin etme yetkisinin bir kurula ait olmasına karşı çıkan Türker, devlet sırrı ilkelerinin belirlenmesi gerektiğini ifade etti. Türker, Türkiye'nin devlet sırrına yönelik en fazla içtihatlara sahip olan ülkelerden biri olduğunu kaydetti.
Türker, Devlet Sırrı Kanunu Tasarısını amaçlı ve maksatlı bulduklarını vurgulayarak, son günlerde Türkiye'yi tek parti iktidarına götürecek, muhalefeti göstermelik hale getirecek bir yaklaşım görüldüğünü savundu.
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'a yönelik suikast iddialarının ardından "kozmik oda" araştırması yapıldığını ifade eden Türker, yaptıkları bir araştırmaya göre, son 3 ayda vatandaşların orduya güveninin yüzde 35 azaldığını belirtti. Türker, devlet sırrının, bir partinin, iktidarın kendi anlayışına bırakılmasının doğru olmadığını dile getirdi.
"EKSİ ZAM ALMIŞ OLACAKLARDIR"
Emeklilere yapılan zamları da değerlendiren Türker, ilk bakışta devlet memurlarına yönelik zamma göre bunun iyi bir oran olarak görüldüğünü kaydetti.
Türker, bunun, son 3-4 yıllık süreyi kapsayan bir düzeltme zammı olduğunu ve yetersiz bulduklarını vurgulayarak, "Krizin etkilerini önlemek ve vatandaşların insanca yaşamaları isteniyorsa bu yapılan zamlardan sonra, en az seyyanen her emekliye 160 lira ek zam verilmesi gerekir. Bu zam verilmediği takdirde yılbaşından itibaren başlayan ve devam edecek zam yağmuruyla birlikte emekliler, zam değil, eksi zam almış olacaklardır" diye konuştu.
Ankara Seferberlik Bölge Başkanlığındaki arama ve soruşturmayı yürüten hakime kargoyla mermi gönderildiğini anımsatan Türker, "Kurşunların herhangi bir tehlikeyle başka olaylara neden olabileceği imajının verilmesi, Türkiye'de tek parti yönetimine doğru gidişe, yabancı ajanların da son günlerde Türkiye'de cirit atmasına neden olduğunu ortaya koyuyor. Bir endişemizi paylaşmak istiyoruz; Bu olanlar kötü bir işarettir. Yakın bir tarihte büyük bir suikast, toplumun çalkalanmasına neden olabilecek bir patlamayla karşı karşıya kalırsak, bunun sorumlusu, bu olaylarla gündem saptırmaya çalışan Hükümetin neden olduğunu ve bu nedenden dolayı da kendisini aklamayacağını duyuruyoruz" diye konuştu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın TEKEL işçilerine yönelik sözlerinin emeğe ve emekçilere hakaret olduğunu öne süren Türker, Erdoğan'ın, TEKEL'in içki ve sigara fabrikalarının özelleştirilmesiyle kimin ne kadar rant elde ettiğini, sigara kaçakçılığının hangi oranda arttığını açıklaması gerektiğini söyledi.