Turkcell endişe değil fırsat dedi

Turkcell Genel Müdür Yardımcısı Selen Kocabaşa'tan telekominikasyon sektörüne ilişkin değerlendirmeler...

Turkcell Genel Müdür Yardımcısı Selen Kocabaş, Türkiye'de 3G'li cihazlarda bir artışın bulunduğuna dikkati çekerek, ''Türkiye'de 3G'li cihazlarda internet kullanım oranı yüzde 13'lerdedir. Biz bunu endişe olarak değil, bir fırsat alanı olarak görüyoruz, ülkemiz için'' dedi.

Kocabaş, Türkiye'nin ana hedefinde 2023 yılında 500 milyarlık bir ihracat olduğunu ve o hedefe ulaşma yolunda katkı sağlamak için çalıştıklarını söyledi.

Türkiye'de ilerlemenin sağlanabilmesi için girişimci toplumun en doğru şekilde yetiştirilmesi ve inovasyonla fark yaratılması gerektiğini ifade eden Kocabaş, inovasyonun müşteri için oluşturulan farklılıkların faydaya dönüşmesi anlamına geldiğini belirtti.

Türkiye'nin teknolojik altyapı ağını genişlettiklerini, kurumsal gelişimi arttırmak için kurumların sorunlarına sektörel bazda çözüm bulduklarını anlatan Kocabaş, ''Turkcell olarak baktığımız da Türkiye'nin ve Türkiye'deki kurumların büyümesine katkı sağlayacak en uygun altyapıya Turkcell sahiptir. Hem mobil teknolojiler, hem fiber teknolojiler, hem de bilişim teknolojileri konusunda çok iyi ve geniş bir alana yayılmış alt yapımız bulunmaktadır'' dedi.

Turkcell'in geliştirmiş olduğu teknolojisiyle müşteri odaklı bir hizmet anlayışı sürdürdüğünü ve müşterilerin kendi alanlarında uzlaşması halinde Turkcell'in gerekli teknolojik desteği vereceğini dile getiren Kocabaş, fiber teknoloji ağının 30 bin kilometreye varan bir alana yayıldığını ve güçlü bir altyapının olduğunu vurguladı.

ÇOK BÜYÜK BİR ÜRÜN YAPIMIZ VAR

Kocabaş, şunları söyledi:

''Fiber ağın gelişmesinin yanında 'bulut bilişim' dediğimiz teknolojiyi hayata geçirir durumdayız. Artık şirketlerin büyük sunucu yatırımlarını yapmalarına gerek yok. Bunları servis bedeli karşılığında bizden alabilirler. Hem bunun yedeklemesini yapabiliriz, hem de yedeklemenin ötesinde güvenliğini sağlayabiliriz. En güvenli şekilde verilerini depolayabiliriz. Onun dışında kurumlarımıza sektör özellikli farklı farklı yaklaşıyoruz. Bir finans sektörünün ihtiyaçlarıyla bir lojistik sektörünün ihtiyaçları çok farklı olabiliyor. Gündemindeki konu problemleri ya da fırsatları farklı olabiliyor. Her sektörün fırsatlarına yönelik çözümlerimiz var. Çok büyük bir ürün yapımız var.''

Turkcell'in, Türkiye'nin 2023 yılındaki 500 milyarlık ihracat hedefine katkıda bulunmak amacıyla yurt içinde olduğu kadar yurt dışında da çalıştığını ve 9 ülkede yatırımlar yaptığını anlatan Kocabaş, şöyle devam etti:

''Türkiye'de 34 milyon abonemiz bulunmaktadır. 9 ülkede bulunan operasyonlarımızla bu ülkelerde en hızlı yükselen ve abonesini artıran operatör haline geldik. Türkiye, Almanya, Kazakistan, Ukrayna, Belarus, Azerbaycan, Gürcistan, Moldova ve KKTC olmak üzere 9 ülkede büyüyen bir operatör konumundayız. Bu ülkelerdeki operasyonlarımıza baktığımızda mesela Almanya bunlardan en önemli ve en heyecanlandığımız ülkelerden biri. Orada 2011 yılında yatırıma başladık. Çok hızlı bir şekilde 2011 yılında en hızlı yükselen ve abone bazını geliştiren operatör haline dönüştük. Teknolojiye Türkiye'de baktığımızda ise yeni yeni alanlarda hayatımızın içerisine girer vaziyette. Bunlardan biri 3G'li cihaz sayısı. 3G'li cihazların artışı devam ediyor ama bu cihazlarda internet kullanımının artması lazım. Türkiye'de 3G'li cihazlarda internet kullanım oranı yüzde 13'lerdedir. Biz bunu endişe olarak değil bir fırsat alanı olarak görüyoruz, ülkemiz için.''

SOSYAL SORUMLULUK

Türkiye'de teknolojiyi kullanarak internete, bilgiye ulaşmanın ve bilgiye ulaşarak fırsat avantajını sağlamanın kolay olduğunu ifade eden Kocabaş, eğitim alanında Fatih Projesi'nin başlatılması ile birlikte dijital bir dönüşüm olduğunu söyledi.

Öğrencilerin akıllı tahtalardan, tabletlerden eğitim alır hale geldiğini, Turkcell'in de özel eğitim kurumlarında Fatih Projesi'ne benzer ilkleri gerçekleştirdiğini kaydeden Kocabaş, ''Bununla ilgili de bir çok örneğimiz var. Ankara'da okullarda benzer uygulamalarımız var. Özetle hayatın her noktasında her yerinde teknolojiyi, hem bireysel müşterilerimizin hem kurumsal müşterilerimizin hem de toplumun ayağına fırsat olarak getirmek önceliğimiz'' dedi.

Dünyada artık fırsat eşitliğinin olduğunu Diyarbakır'da, Rize'de ve İstanbul'da mobil internet hızının Paris'in 3,5 misli daha hızlı olduğunu bildiren Kocabaş, Diyarbakır, Rize ve İstanbul'daki mobil internet hızını Türkiye geneline yaymak için doğru zamanda doğru altyapının kurulması gerektiğini bunun da kritik bir durum olduğunu belirtti.

Turkcell'in sosyal sorumluluk projesine çok fazla önem verdiğini vurgulayan Kocabaş, sosyal kampanya fırsatını Van için değerlendirdiklerini ve Van'ın Türkiye için kritik bir önem taşıdığını dile getirdi.

Türk halkının Van'a sahip çıktığını ve insanların oradaki olumsuz hava şartlarından etkilenmemesi için barınma konusunda ehemmiyet gösterdiklerini anlatan Kocabaş, konuşmasını şöyle tamamladı:

''Gerçekten bizim için kritik, bizden daha çok Türkiye için kritik... Biz de kendimizi Türkiye'nin Turkcell'i olarak gördüğümüz için depremin hemen akabinde mobil iletişim fırsatlarını kesintisiz şekilde tüm vatandaşlarımıza getirme noktasında en hassas seferberliği hayata geçirdik. Oradaki en temel ihtiyaç barınma ihtiyacıdır. Öğretmenlerimizin barınma ihtiyacı. Buradan aldığımız güçle ve inançla 5 milyon TL'lik bir bütçe oluşturduk. Öğretmen evini hayata geçireceğiz ve bununla birlikte 100 kişilik öğrenci yurdu yapacağız. 100 öğrenciye de eğitim bursu vereceğiz. Biz bunu bir başlangıç olarak görüyoruz. Bu projeyi gerçekleştireceğiz ve devamı olarak aslında üzüm salkımı modeli ile halkımıza, 'Bu bir fırsat hep birlikte Türkiye'nin büyümesine katkı sağlayalım' diyoruz''