Türk Telekom CEO'su Ümit Önal, '(Şirketin ilk yarıdaki net karı) Deprem etkilerini içeren geçen yılın aynı dönemine kıyasla hızla ivmelenerek 2,5 milyar lira oldu.' dedi.
Abone olTürk Telekom'un 2024 yılı ikinci çeyrek finansal ve operasyonel sonuçları İstanbul'da gerçekleştirilen basın toplantısında açıklandı.
Yılın ilk 6 ayında güçlü performansıyla konsolide gelirleri yıllık bazda yüzde 5 reel artışla 63,2 milyar liraya yükselen Türk Telekom'un FAVÖK'ü yıllık bazda yüzde 22,2'lik sağlam reel artışla 23,9 milyar lira oldu.
Şirketin FAVÖK marjı ise geçen yılın aynı dönemine göre 530 baz puan iyileşme göstererek yüzde 37,8 olarak gerçekleşti.
Türk Telekom'un 2024'ün ilk yarısında net karı, deprem etkilerini içeren geçen yılın aynı dönemine kıyasla hızla ivmelenerek 2,5 milyar lira oldu.
2024 ikinci çeyrek itibarıyla toplam abone sayısı 52,6 milyon olan şirketin, Türkiye'nin her köşesinde yüksek hızlı internet sunma amacıyla sürdürdüğü çalışmaların sonucunda, fiber ağının uzunluğu 449 bin kilometreye yükseldi.
2024 ilk çeyrek itibarıyla 32,2 milyon haneyi kapsayan fiber ağ, 2024 ilk yarısında 32,4 milyon hane kapsamasına ulaştı.
Toplantıda basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Önal, sabit internet ürünlerinde toplam abone sayılarının yıllık bazda yüzde 1,8 artışla 15,2 milyona ulaştığını söyledi.
Toplam fiber abone sayılarının son 12 ayda 969 bin net abone kazanımıyla 13,2 milyona ulaştığı bilgisini paylaşan Önal, mobilde ise abone sayılarının 26,3 milyona çıktığını kaydetti.
Faturalı hatlarda son 12 ayda rekor seviyede 1,9 milyon net abone kazanımı sağladıklarının altını çizen Önal, konuşmasını şöyle sürdürdü:
'2024 yılı ilk yarısında, konsolide gelirlerimizi 63,2 milyar lira ile geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 5 reel oranında artırmış bulunuyoruz. FAVÖK geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 22,2'lik sağlam artışla 23,9 milyar lira, FAVÖK marjı ise yüzde 37,8 olarak gerçekleşti. 2024 yılı ilk 6 aylık net karımız ise deprem etkilerini içeren geçen yılın aynı dönemine kıyasla hızla ivmelenerek 2,5 milyar lira oldu. Ülkemizin dijitalleşmesi için 2005'ten bu yana yaptığımız yatırım toplamı 20,7 milyar dolara ulaştı.
Teknoloji yarışında ülkemizi ileri taşıyacak her hamlede biz varız. Önümüzdeki dönemde de dijitalden altyapıya, fiberden mobile, müşteri deneyiminden girişimlere, her alanda faaliyetlerimizle ülkemizin teknoloji ihracında bayrak taşıyıcısı olmaya tüm gücümüzle devam edeceğiz.'
'Memleketin bir şehrinde değil her şehrinde' anlayışıyla 81 ilin tamamını uçtan uca fiber ağlarla ördüklerini belirten Önal, Türkiye'nin tüm şehirlerini, güçlü altyapılarıyla buluşturduklarını bildirdi.
'Fiber Mobilite çağının öncüsü oluyoruz'
FTTH Council tarafından her yıl yayınlanan fiber gelişim raporuna atıfta bulunan Önal, Türkiye'nin fiber hane kapsaması sayısında Avrupa ikincisi olduğunu aktardı.
2024'ün ilk yarısı itibarıyla fiber ağ uzunluklarının 449 bin kilometreye yükselirken, fiber hane kapsamalarının da 32,4 milyona ulaştığına işaret eden Önal, şunları kaydetti:
'Hayatımıza artık yeni bir kavram giriyor ve 'Fiber Mobilite' çağını başlatıyoruz. Fiber alandaki gücümüzü mobile taşıyarak 'Fiber Mobilite' çağının öncüsü oluyoruz. Türkiye'nin tüm şehirlerinde fiber olması fiber mobilitenin vazgeçilmezi. Bu teknolojinin olanaklarından Türk Telekom mobil müşterileri, bugün dahi fazlasıyla yararlanıyor. 5G'ye geçtikten sonra ise bu faydayı hepimiz daha net göreceğiz.'
Mobilde önemli mesafe katettiklerinin altını çizen ve mobilin gelir büyümesine büyük katkı sunduğunu vurgulayan Önal, müşteri memnuniyeti odaklı yaklaşımları ve yatırımlarıyla mobildeki sürdürülebilir stratejilerinin olumlu çıktılarını almaya devam ettiklerini anlattı.
Önal, uzun yıllardır yaptıkları yatırımların ve elde ettikleri birikimlerin bir sonucu olan bu kazanımlarla mobil iş kolunu daha da büyütmeye devam edeceklerine işaret ederek, '4,5G ihalesi sonrası frekans sahipliğimizi 3 katına çıkardık. Hız için önemli olan abone başı frekansta ve 5G için de kritik öneme sahip 1800 Mhz frekans sahipliğinde pazar lideriyiz. Yüksek kaliteli altyapımız ve müşteri deneyimi odaklı stratejimiz ile fiberde olduğu gibi mobil iş kolunda da çok iddialıyız. Bu alandaki güçlü büyüme ivmemizi sürdürerek pazar payımızı artırmayı amaçlıyoruz.' diye konuştu.
'Türkiye'nin dijital geleceğini inşa ediyoruz'
Ümit Önal, yılın ilk 6 ayında somut adımlar attıklarına işaret ederek, grup şirketleri Argela ve Netsia'nın 5G ve yeni nesil geniş bant teknolojileri alanındaki uluslararası patent sayısının 71'e ulaştığını aktardı.
Önal, 'Türk Telekom olarak fiber ve mobil ağlarımız, yatırımlarımız, teknoloji çözümlerimizle Türkiye'nin dijital geleceğini inşa ediyoruz. En yeni teknolojileri dünyayla aynı anda ülkemize sunmakla kalmıyor, üretime, inovasyona odaklanarak teknoloji ihracı için var gücümüzle çalışıyoruz. Sadece ülkemizin değil, bölgenin teknoloji taşıyıcısı olmak amacıyla bu alandaki faaliyetlerimizi daha da artırdık.' ifadelerini kullandı.
Yenilikçi teknolojilere yönelik öncü çalışmalara imza attıklarını dile getiren Önal, 5G alanında da ilk canlı 5G maç yayını, 5G destekli ilk çevrim içi uzaktan ameliyat, ilk otonom traktör gibi çalışmaları gerçekleştirdiklerini hatırlattı.
LTE baz istasyonlarının yüzde 52'sinin şimdiden fibere bağlı olduğunu söyleyen Önal, 'Tüm yatırımlarımızı yıllardır 5G ile uyumlu olarak yapıyoruz. Yarın 5G'ye geçiyor olsak, buna bugünden en hazır biziz. Ama biz ülkemizin 5G yolculuğunu, ülkeye katma değer sağlayacak şekilde 360 derece her yönüyle ele alıyoruz. Ülkemizin bu konuda, yerli 5G teknolojisini üreten ve etrafına kullandıran bir güç olmasını amaçlıyoruz. Bu amaçla global teknoloji devleriyle işbirliklerimizi sürdürürken bir yandan da yerli teknoloji girişimleri ve 5G oluşumlarına katkımızla yerli ekosistemi de sonuna kadar destekliyoruz.' şeklinde konuştu.
'Türk Telekom'un altyapısı Türkiye'nin altyapısı'
Türk Telekom CEO'su Önal, 'Türk Telekom demek Türkiye demek; Türk Telekom'un altyapısının Türkiye'nin altyapısı' olduğunu defalarca dile getirdik. Bu gerçeği ısrarla anlamak istemeyenler var. Bunların ticari kaygılar dışında bir hedefleri yok.' dedi.
Türkiye'nin en batı ucundan en doğusuna, en kuzeyinden en güneyine kadar halka ve millete hizmet için fiberi ülkenin her yerine götürme hedefiyle hareket ettiklerini dile getiren Önal, şu değerlendirmelerde bulundu:
'Ülkemizin dijital dönüşüm vizyonu çerçevesinde kurup geliştirdiğimiz bu altyapıyı herkesin kullanmasını birçok defa gündeme getirdik. Bugün ülkemizin en batı ucu Gökçeada'da da fiber var, en doğusu Iğdır'da da. Bizim hizmet alanımız yalnızca büyük şehirlerin merkezlerinden ibaret değil. Yani sadece karlı yerlerde değil, karlı yerlerdeyiz. Çoğu noktada ise tek başımızayız. Üstelik sadece karada da değiliz. Türkiye'yi birbirine ve dünyaya bağlayan deniz altı fiberlerimizle de denizlerdeyiz. Tüm bunlar nasıl oluyor derseniz, yatırımla oluyor. Gururla söylüyorum, sektörümüzün her alanda en çok yatırım yapan şirketiyiz.'
'Mobilde de fiberde olduğu gibi lider motivasyonuyla hareket ediyoruz'
Şirketin yılın ilk yarısına dair finansal sonuçlarının açıklandığı basın toplantısında soruları yanıtlayan Önal, büyüme stratejilerine ilişkin detayları paylaştı.
Mobilde aslında fiberde olduğu gibi lider motivasyonuyla hareket ettiklerini dile getiren Önal, sözlerini şöyle sürdürdü:
'Bizim mobilde genel stratejimiz, hem abone hem de ARPU (kullanıcı başına ortalama gelir) dengesini koruyan bir strateji. 'Abone kaybında kampanya ve fiyat odaklı, abone kazanımında ise fiyat yükseltelim' gibi bir stratejimiz yok. Dengeli hem geliri artırdığımız hem de abone kazanımını sağlıklı bir şekilde sürdürdüğümüz stratejimiz var. Bu stratejiyi son 3 yıldan beri çok istikrarlı bir şekilde uyguluyoruz. Stratejimizin temelinde yüksek yatırım var. Güçlü network altyapımız ve müşteri deneyimi odaklı stratejimiz sonucunda mobilde olumlu çıktılarımızı almaya devam ediyoruz.'
'Memlekete hizmet' olarak gördüğümüz yatırımlarımıza devam edeceğiz'
Ümit Önal, 'Bir süredir sektörün üzerinde konuştuğu konulardan birisi de sabit imtiyaz süreci. Yeni imtiyaz döneminde fiber altyapı yatırım şartı da gündeme geldi, bu konudaki yaklaşımınızı öğrenebilir miyiz?' şeklindeki soru üzerine, sabit imtiyazın bir ön koşulu olarak getirilen yatırım yükümlülüğü olmamasına rağmen 2005'ten bu yana Türkiye'nin dijitalleşmesi için 20,7 milyar dolarlık yatırım yaptıklarını söyledi.
Bu yatırımların çok büyük kısmının sabit şebekelere yapıldığını dile getiren Önal, şu açıklamalarda bulundu:
'Dolayısıyla herhangi bir yatırım yükümlülüğüne gerek olmaksızın Türk Telekom halihazırda yatırımlarına devam ediyor. Üstelik bu yatırımları diğer operatörler gibi sabit tarafta yaptığı yatırımlar kendine kalacak şekilde değil, devlete imtiyazın sonunda iade edecek şekilde yapıyoruz. 'Türk Telekom'un altyapısı Türkiye'nin altyapısıdır' diye bu yüzden söylüyoruz. Yeni imtiyaz döneminde de bizim için herhangi bir yükümlülük gelmiş gelmemiş buna bakmadan, 'memlekete yatırımı memlekete hizmet' olarak görme vizyonuyla yatırım yapmaya devam edeceğiz. Kaldı ki bugün Türkiye'de sokakların yüzde 96'sına fiberi getirmiş bir telekomünikasyon şirketiyiz.'
Önal, imtiyaz sürecinin 2026'da biteceğini, yeni sürecin de 25 yıllık olması gerektiğine dair görüşlerini ilgili kurumlara ilettiklerini bildirdi.
'Türkiye'de 32,4 milyon hane Türk Telekom'un fiberine erişebilir noktada'
Basın toplantısının ardından AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Önal, Türk Telekom olarak Türkiye'nin teknolojik ve dijital geleceğini inşa etmeye devam ettiklerini kaydetti.
Önal, 'Türkiye'nin sadece bir ya da birkaç ilinde değil, her ilinde ve sokakların nüfus yoğunluğu bakımından yüzde 96'sında Türk Telekom fiberle gelmiş durumda. Uçtan uca bütün Türkiye'yi fiber ağlarla örmeye devam ediyoruz. Sadece bu yıl 2 milyon yeni haneyi fiberle buluşturmayı amaçlıyoruz. Gelinen noktada Türkiye'de 13 milyon hane Türk Telekom'un fiberine erişebilir durumda. Fiber ağı uzunluğumuz 449 bin kilometre. BTK'nın 2024 sonu verilerine göre, Türkiye'de 550 bin kilometre toplam fiber var. Tek başına Türk Telekom 449 bin kilometresini üstlenmiş durumda.' değerlendirmesinde bulundu.
'Fiber mobilite' kavramını açıklayan Önal, sözlerini şöyle tamamladı:
'Türkiye'de 32,4 milyon hane Türk Telekom'un fiberine erişebilir noktada. Tam da bu anlamda hayatımıza yeni bir kavram getiriyoruz. Fiberdeki bu gücümüzü mobile taşıma amaçlı fiber mobilite çağını başlatıyoruz. Bu yenilikçi vizyonumuzun aslında heyecan verici bir yansıması bizim için. Bunun için tüm şehirlerde fiber olmazsa olmaz bir ihtiyaç. Fibere bağlı baz istasyonu sayımız oransal olarak yüzde 52'lerde. Bu, dünyanın 2030'da gelmek istediği yer. Rakipsiz fiber gücümüz ve Türk Telekom mobil müşterilerinin bugün dahi faydalandığı bu teknolojiyi 5G ile birlikte çok daha üst bir seviyeye taşıyacağına inanıyoruz. Bugün ilk kez açıkladığımız fiber mobilite kavramıyla ilgili olarak önümüzdeki günlerde, daha fiber mobilite özelinde, birlikte bir lansmanla bu kavramın derinliklerini ve bizim hayatımıza getireceği yeniliklere şahit olacağız.'